Uğur Özteke

Uğur Özteke

İlaç yok, personel yok, yatak yok, para yok...

İlaç yok, personel yok, yatak yok, para yok...

Haftanın ilk yazısına yine moral bozucu, can sıkıcı; ama birebir gerçek ve yaşanmışlıklarla başlamak zorunda kaldığımız için özür dileriz.

Tabii ki yine yazımıza bu illet hastalık ve her gün 7-8 yakınımızın, tanıdık ismin hayatını kaybetmesi ile başlayacağız.

Bugünü haftalar öncesinde yazmıştık. Ve hâlâ aynı yerdeyiz.

*******

“DEVLET SALDI, MİLLET SALDI”...

...........

Kimin neyi nasıl saldığının genel yorumunu yapmadan, bizimle birebir konuşan bize birebir yazan 3’ü Konya’dan 1’i Antalya’dan okurlarımızın yaşadıklarını sizlere aktaralım;

“KURTULAMAYACAĞIZ”

İşte annesi ve babası hastanede kendisi de evde karantinada olan bir işçi kardeşimizin bize yazdıkları;

“Kurtulamayacağız Uğur abi, daha çok can yakacak bu koronada ipin ucu kaçtı. Kalp damar, hipertansiyon, astım, kolestrol, diyabet, genetik pıhtılaşma bozukluğu var kanımda.

Konya Numune Hastanesi acil doktoruna, “hocam kronik rahatsızlıklarım var” dememe rağmen “bir şey olmaz” dedi ve eve gönderdi.

Virüs iki akciğerden de tutmuş.

Şimdi evde ölüp ölüp diriliyorum.

Ayağa kalkacak dermanım yok bugün 8. günüm evdeyim.

Adamlar tanıya da şüpheli hastalıklar, gözlem yazıyor.

Ne Sağlık Bakanlığından arayan var ne de Sağlık İl Müdürlüğünden halimizi hatırımızı soran.

İnsanlar ölüme terkedildi abi. Yazıklar olsun böyle sisteme!”

.............

Meram’dan bir abimiz ise şöyle diyordu;

“Meram Eğitim Araştırma Hastanesinde yapılan testlerde eşim pozitif çıktı. Eve gönderdiler. Bir gün geçti. Hastaneyi arıyorum. “Bizim ilaçlar ne zaman gelecek?” diyorum. “Şu anda ilaç yok” diyorlar.  Sonra da hanımefendi “İlaçları dağıtacak personelde sıkıntı var vakalar çok arttı yetişmiyor” diyor.

“Ne kadar bekleyeceğiz böyle?” diyorum “5/7 gün içerisinde gelir” diyor.

Dayanamadım abi bisiklete atladım, tanıdığım bir ecza deposundan tüm şansımı deneyerek ama güzellikle ama kötülükle ilaçları temin ettim.

Allah rızası için abi eşim hasta ve gözümün önünde kötüleşiyor.”

..................

Ve şehrin yakından tanıdığı bir iş adamının yazdıkları;

“Merhaba Uğur Bey, Konya'daki Covid-19 durumu ile ilgili yazınızı okudum.

Doktor bana da filme göre pozitif dedi ama ilk test negatifti ikinci test yapılalı 5 gün oldu cevap yok.

Numuneyi arıyorum telefona bakmıyor laboratuvar.

Bütün ev karantinada ihtiyaç soran yok.”

...................

Dün Antalya’da KPSS’ye giren Antalyalı bir genç okurumuz ise saat 13 sularında sınavı şöyle özetlemeye çalışıyordu;

“Bugün KPSS’ye Antalya’da girdim ve burası 35 derece. Sınav salonlarında klimaları çalıştırmak yasak ve öğrenciler sıcaktan dolayı konsantre olamadılar. Buna ben de dahil. Maske ile nefes almak zaten çok zordu. Tüm bunların olabileceği bilinmesine ve tahmin edilmesine rağmen sınavı ertelemediler ve çoğu kişinin emeğine yazık oldu. Bununla ilgili haber yapılabilir mi?”

.................

Ve yine cumartesi günü bu savaşta en ön cephede savaşan bir doktor abimiz ise şu son dakika bilgisini veriyordu;

“Bugün bizim hemşirelerden biri de Covid + çıktı”

................

Şimdi soruyorum “Bir tek okurumuz çıkıp benim hiç bir tanıdığım bildiğim kişi Covidli çıkmadı. Ölmedi” diyebilir mi?

Vallahi de billahi de göz göre göre, bağıra bağıra ölüme gidiyoruz.

Sağlıkçılar ve devleti yönetenler millet olarak bizlerin ne yapmamız gerektiğini sürekli söylüyorlar.

Ama onlar bunu söylemekle vebalden ve sorumluluktan kurtulduklarını sanıyorlarsa çooook yanılıyorlar.

Millet olarak ise biz söylenenleri işimize geldiği şekilde yorumlayıp bildiğimizi okumaya devam ediyoruz.

Kendimiz ölmesek de ya “taşıyıcı” ya da “kötü bir örnek” olarak büyük vebal ve sorumluluk taşıyoruz.

SONUÇ; Devlet salarsa, kötü örnek olursa millette haydi haydi salar.

Bu konuda cumadan bu yana yaşanmış örnekler bunlar. Ve kanun koyucu isterse bu yukarıdaki insanlarında bire bir yazdıklarını isimleri ve telefonlarını paylaşmak şartı ile verebilirim.

Yani sağlıkka geldiğimiz noktada ilaç yok, personel sıkıntısı yaşanıyor.

*******

YATAK DA YOK

Sağlık Bakanımız Sayın Koca her ne kadar hastanelerde doluluk oranını en iyimser tablo ile yüzde 70 de gösterse yaşayan biliyor ki hastanelerde yer yok. Bazı hastalar başka servislerde tedavi altına alınıp cenazelere göre pandemi bölümlerine taşınıyorlar.

Devlette yatak yok da özelde var mı?

Yok, yok, yok.

Özelde yatak bulabilmeniz için önce paranız sonra araya girecek hatırlı bir büyüğünüzün olması gerekiyor.

PARA DA OLSA HATIR DA OLSA SONUÇ?

Evet bu konuda parası da olsa, çok büyük hatırı ve siyasi gücü de olsa Konya’da yaşadığı sağlık sorununu ulusal basına taşımaya hazır abimizi zor tutuyorum. Ne kadar tutabiliriz onu da bilmiyorum.

Tek bildiğim her geçen gün kötüye gidiyoruz.

*******

YEREL DE YAZARIZ ULUSAL DA

KAVAF Holding bünyesinde BBN Haber ve BBN TV çatısı altında büyük hedefler ve hayaller peşinde koşarken bazı bulvarlarda ulusal anlamda podyuma çıkma işinde de artık geri sayım hızla sürüyor.       

Bu kapsamda patronumuzdan tüm çalışma arkadaşlarımıza kendimizi geliştirmeye ve yenilemeye devam ediyoruz. Tabii buna ben de dahil.

İstanbul dönüşü yıllarca size “YEREL BİR GAZETECİ OLARAK” diyorduk, şimdi Allah’ın izni ile “ULUSAL” alanda hem de çok güçlü olma adına yenileniyoruz. Küllerimizden doğabilmek için sabırsızlanıyoruz.

............

Tabii ki yereliz.

Haddimizi biliriz. Doğduğumuz toprağa borcumuz var. Cenab-ı Allah’ım hayırlı bir ölüm verirse yine bu toprağa verileceğimizi de hiç aklımızdan çıkarmıyoruz.

Yani YEREL’iz.

Ve diyoruz ki

İlaç yok, personel yok, yatak yok, para yok...

Her Covid hastanesinde çalışan fedakar insanları billboardlara çıkarıp “ İyi ki varsınız!” demek çok güzel bir düşünce. Uğur Başkan ve İletişim Başkanlığını tebrik ediyoruz.

İlaç yok, personel yok, yatak yok, para yok...

Evet bizi sizler uyardınız. Büyük bir hata. Tam üç sıfır fazla (!). Ama burayı da Büyükşehir değil TOKİ yapıyormuş. Bu tabela bugün değişecek.

 

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kendi ellerinle ittiğin birisini, gitti diye suçlayamazsın

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Gelin-damat otomobilinin önünü arkasını, sağ ve sol şeridini kapatarak yolu işgal etmenin mutluluk ve keyif verici olmanın ötesinde utanç tablosu olduğunu idrak edebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi