Yücel KEMANDİ

Yücel KEMANDİ

Menderes Neden İdam Edildi?

Menderes Neden İdam Edildi?

Adnan Menderes’in 10 yıllık başbakanlık döneminde neler olmuş neler! Türkiye, Demokrat Parti'nin (DP) 1950 yılında iktidara gelmesiyle siyasi ve sosyal anlamda önemli bir dönüşüm geçirirken, yürütülen mali politikalar sayesinde ekonomide de önemli kalkınma hamlelerine imza atılmış.

Kara yolu yatırımlarında, limanlar, barajlar, fabrikalar, özel sektör yatırımları…

Biz bunların hiçbirini yazmayacağız.

Bugünkü yazımızda farklı bir bakış açısıyla bu dönemi değerlendirmek, sonra da Menderes neden idam edildi sorusuna cevap aramak istedik.

Adnan Menderes Hükümeti’nin ilk icraatı tasarruf için devlete ait otomobilleri satmak oldu.

Sonra CHP iktidarının kaldırdığı paralardaki Atatürk resmini tekrar paralara bastırdı. Devlet dairelerine Atatürk’ün portresinin konması hakkında genelge yayımlandı.

Yine iktidarının ilk yıllarında 1951 yılında Atatürk’ü Koruma Kanunu çıkarıldı.

Neden, kimden, Atatürk'ü koruyacaktı derseniz?

Belki de Atatürk'ün resmini paralardan ve devlet kurumlarının duvarlarından kaldıranlardan korumak için diyebilirim.

1938 yılından beri tamamlanamayan Anıtkabir inşaatı tamamlandı. 1953 yılında Atatürk’ün naaşı Etnografya Müzesi’nden Anıtkabir’e taşındı.

Türkçe okunan ezanın tekrar Arapça okunmaya başlaması tüm Anadolu'ya bayram sevinci yaşattı.

1951 yılında Menderes Hükümeti Türkiye’nin Kore Savaşı’nda Birleşmiş Milletler Kuvvetleri’ne Türk Tugayı ile katılmasına karar verdi.

Bunun karşılığında Türkiye 1952’de NATO’ya tam üye olarak kabul edildi.

Menderes iktidarının ilk yıllarında pek bir şey anlayamayan sessiz kalan muhalefet, Siyonizm’in desteğiyle 1957 erken seçimleri sonrası mecliste siyaseti sertleştirmeye başladı.

Çünkü Menderes iktidarı ilk yıllarda farklı, 1957 sonrası farklı bir yol izledi.

Menderes'te Türkiye'yi küçük Amerika yapma hayali bitmiş daha milli bir politika izlemeye başlamıştı.

1957 erken seçiminde, Menderes'in partisi DP % 48 oy alarak 421 milletvekili çıkardı.

CHP % 41 oy oranı ile 173, HP ve CKMP ise 4’er milletvekili ile meclise girdi. (TBMM 11.dönem milletvekili sayısı 602’dir)

Bu durumda muhalefet % 52 oy oranı ile 181 sandalye, DP ise % 48 oy oranı ile 421 sandalye almış oluyordu.

Bu yüzden muhalefet “azınlık iktidarı” deyimini kullanmaya başladı.

Menderes iktidarının önceki döneminde alınan borç­ların ödemeleri başlayınca 1958 yılından itibaren Türkiye ekonomisi sıkıntıya düştü

İktidar Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranlı devalüasyonunu yapmak zorunda kaldı, dolar 2 liradan 9 liraya çıktı. Türkiye 600 milyon dolar dış borcunu ödeyemeyeceğini açıklayarak moratoryum (borçların ödenemeyeceği ve yeni bir ödeme planına bağlanması ilanı) ilan etti ve IMF ile ilk stand-by anlaşması imzalandı.

Menderes Hükümeti bunlar yetmiyormuş gibi bir de dış politikada da hatalar yaptı. NATO ile birlikte hareket etti ve Cezayir’in Kurtuluş Savaşı sırasında Fransa’nın iç meselesi olduğu görüşünü savundu. 1958’deki Cezayir’in bağımsızlığı oylamasında çekimser oy kullandı.

Bu durum Menderes'in seçmeninin gözünden düşmesine de sebep oldu.

1959’da Türkiye ilk kez (o dönemki adı Avrupa Ekonomik Topluluğu olan) Avrupa Birliği’ne başvuruda bulundu.

Aynı yıl ABD’ye bir gezi yaparak ilave maddî kaynaklar isteyen Menderes’e, artık Marshall yardımı fonlarının bitmek üzere olduğu hatırlatıldı ve istekleri reddedildi.

Ülke içinde ise muhalefet ve iktidar arasında bir başka gerginlik ABD ordusunun doğrudan veya dolaylı bir saldırı karşısında Türk topraklarına gelmesi gibi hükümlerin yer aldığı ikili anlaşmalardı.

Tam bu sıkıntılı günler yaşanırken, CHP’li bazı milletvekillerinin bazı darbe yanlısı subaylarla sürekli temas halinde olduğu istihbaratını alan Hükümet, bu durumu soruşturmak için “Tahkikat Komisyonu”nu kurdu.

Komisyonun ilk işi muhalefet partisi CHP aleyhine soruşturma açmak oldu.

Meclis dışında ise üniversitelerde Hükümet’e karşı protestolar düzenleniyordu. Hükümet bazı Yargıtay üyelerini emekliye sevk ederek yargı kontrolünü eline almak istedi ancak yapılan yeterli olmadı.

Bunları gören muhalefet daha da sertleşiyor, mitinglerin sayısını artırıyordu.

5 Mayıs 1960’ta Ankara Kızılay Meydanı’nda 555K parolasıyla büyük bir protesto mitingi düzenlendi. (5. ayın 5. günü saat 5'te Kızılay'da)

21 Mayıs’ta ise Harp Okulu öğrencileri ve subay­lardan oluşan yaklaşık 1000 kişi Ankara’da Hükümet aleyhinde sessiz bir yürüyüş yaptı.

Bu mitingler ve protestolar sonucunda 27 Mayıs 1960 sabaha karşı saat 04:00’te radyoda Kurmay Albay Alparslan Türkeş, TSK olarak yönetime el koyduklarını belirtti ve askerî darbenin sebeplerini bir radyo bildirisi ile halka duyurdu.

Başbakan Menderes ise 27 Mayıs 1960 günü Kütahya’da Albay Muhsin Batur tarafından gözaltına alınarak Ankara’ya götürüldü.

Daha sonra da diğer tutuklu Demokrat Parti üyeleri ile birlikte Yassıada’da hapsedildi.

Darbeci subaylar ise Cemal Gürsel başkanlığında kurulan Milli Birlik Komitesi ve kurucu meclis ile beraber ülke yönetimini devraldı.

Menderes ve diğer DP üyeleri bulundukları Yassıada’da kurulan Yüksek Adalet Divanı tarafından yargılanmaya başlandı.

Yaklaşık on ay süren yargılama sonucu Adnan Menderes 17 Eylül 1961’de İmralı Adası’nda idam edildi.

Adnan Menderes neden idam edildi?

"Suçu çok büyüktü"

Görünen suçu bebek ve köpek; görünmeyen ve gerçek suçu 1957 sonrası Milli bir politika izlemesi...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yücel KEMANDİ Arşivi