MEDENİYET MESELESİ-II-
Medeniyet Meselesinin ilk safhasında bahsi geçen medeni olma halinin günümüz gerekçeleri ile tamamen kemiyet ile karabet kurması küresel bir salgının en muayyen ayetidir. Zira günümüzde modern, medeni veyahut muasır diye tesmiye edilen ulusların ideolojisi tamamen Orta Çağ’ın akabinde yeni bir tarik arayan milletlerin aslından kopmadan Prometheus meziyetlerine binaen inşa ettiği mistik bir rüyadır. Mamafih, ateşi insanın modern-medeni olması için insanlığa kazandıran ve teknolojinin-kantitenin bu hususta en büyük kıstas olması günümüz medeni girivesini izah etmektedir. Ateş simgesi burada insanlığın irade ve tercihlerini temsil etmekte, ateşin etkisi ise günümüz dünyasının çıktısına delalet getirmektedir.“Promete” yanlılarının hayat ideolojisi çevreyi kendi hevalarına müstemleke etmek suretiyle cihana pragmatist bir yaklaşım sunmaktadır. Bu hususta, iki tarafın olması gerekmektedir ki, medeni olmanın hudutları ayan olsun. Buna binaen barbar diyebilecekleri onlardan olmayan hedefler belirlediler ve kendilerinin her yaptığını insanlığa medeniyetin anahtarı olarak gösterdiler. İlk başta da dediğim gibi, zahir ile batın arasında kurulan ilahi bir muvazenenin, insanın tercihleri tarafından yeniden şekillenmesidir şu geçici yaşam. Bahşedilen bu belirlenmiş süreç, insanlığa yaptığı tercihler doğrultusunda farklı misyonlar atfedecektir. Bu noktada bir kesimin diğer kesimi neden ötekileştirdiği net bir şekilde idrak edilmektedir. Zira hedefte bir düşmanın yoksa sana tabi olanları, etrafında diri tutacak bir kudretinde olmayacaktır.
Voltaire, barbarlıktan medeniyete geçiş evresinde etkili olan değerlerin neler olduğunu sorma ameliyesi ile aslında temeddün sürecinin neye istinat ettiğini muhakeme etmiştir. “Burada kantite değerleri mi elzem yoksa başka bir mefhum mu elzem?” sorusu tabi olarak akıllara mıh etmektedir. Çeşitli reform hareketleri ile teknik ahvalden terakki eden toplumlar, bunu kendi lehlerine çevirerek ateşten daha har olan iradeleri ile diğer kavimleri barbar ilan etmek suretiyle hedef tahtasına vazetmiştir. Hülasa, hedef tahtasına vazedilen bir toplumu barbarlıkla yaftalamak suretiyle benliklerini ötekileştirmek için bazı mefhumları kıstas olarak tasrih etmek, günümüzde toplum kimliği kargaşasına sebep olmuştur. Unutmamalıyız ki; “Medeniyetin künhüne vakıf olamayan, men edildiği değerlerin de idrakine varamaz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.