Konya Aydınlar Ocağı 35 yaşında
Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, bu haftaki Salı Kültür Sohbetleri’nde, Konya Aydınlar Ocağı’nın kuruluşunun 35.yılı dolayısıyla ocağın geçmişini ve bugüne nasıl geldiğini anlattı. Maraş Çorbacısı’nda gerçekleştirilen ve Memleket Tv’den çevrimiçi olarak canlı yayınlanan sohbette Dr. Mustafa Güçlü, özelde Konya Aydınlar Ocağı, genelde Aydınlar Ocağı hakkında dinleyicilere bilgi verdi. Türkiye’de 105 binin üzerinde sivil dernek ve vakfın bulunduğunu ve yaklaşık 3.500’ünün Konya’da olduğunu söyleyen Dr. Mustafa Güçlü, Konya Aydınlar Ocağı’nın da gönüllü insanlardan oluşan bir STK (Sivil Toplum Kuruluşu) olduğunu ifade etti. Dr. Güçlü, Aydınlar Ocağı’nın asıl misyonunu “Türk halkıyla ve Türk aydını arasında 200 yıldır açılan makasın kapatılmasını sağlamaktır” şeklinde açıkladı.
AYDINLAR OCAĞI TÜRKİYE’NİN ŞEMSİYESİ
Batı medeniyeti ile Doğu medeniyeti arasında asırlardır devam eden mücadelede Doğu’nun, Batı’daki teknik gelişmelere ayak uyduramayarak aradaki makasın bir türlü kapatılamadığına işaret eden Güçlü, bunun 100-200 yıl sürmesiyle birlikte aydınımızda bir aşağılık kompleksine yol açtığını, neticede Batı değerlerini kutsayan, kendi değerlerini aşağılayan ve küçümseyen bir aydın profilinin ortaya çıktığına dikkati çekti. Güçlü, kısa ve öz konuşmasında ocakla ilgili şunları dile getirdi: “Türkiye’de 50’li yıllarda başlayan demokratikleşme ve 60’lı yıllarda dernekleşmeyle birlikte aralarında Süleyman Yalçın, Necmettin Hacıeminoğlu, Salih Tuğ, Nihat Sami Banarlı, Sebahattin Zaim, Muharrem Ergin gibi hocaların da yer aldığı 54 kişi Türkiye Aydınlar Ocağı adıyla dernek kurmaya çalıştılar. Türkiye ismi ile amblem olarak Türk bayrağının kullanılması Bakanlar Kurulu kararıyla oluyormuş. Bu karar çıkmadığı için 65’li yıllarda önce Aydın Fikirler Kulübü olarak ortaya çıktı. Konya’da Fevzi Özçimi ve Veysel Öksüz gibi dönemin entelektüel insanları Konya şubesini kurdular. 70’li yıllarda genel merkezi İstanbul’da Aydınlar Ocağı olarak resmi kuruluşu gerçekleşti. Anadolu’daki şubeler de birbirinden bağımsız olarak kurulmaya başlandı. İstanbul’da başlayan bu hareket zamanla Anadolu’ya dalga dalga yayıldı. Konya’da da Selçuk Üniversitesi hocaları Abdülkadir Akçin, Mehmet Arslan, Ali Sinan, Akif Akkuş, Ahmet Bilge, Abdurrahman Kutlu ve Sekreter olarak Orhan Aydın’ın yer aldığı dokuz kişi Konya Aydınlar Ocağı’nı 8 Kasım 1986’da kurdular. Mekân olarak da Fatih Çarşısı birinci katta bir yer tutuldu. 22 Kasım 1986 tarihinde yapılan genel kurulda Prof. Dr. Şaban Karataş Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı seçildi. Ondan önce geçici olarak Prof. Dr. Abdülkadir Akçin başkanlık yaptı. 1988’de Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu başkanlığında yönetim değişikliği oldu. Sonra Opr. Dr. Mustafa Akın başkan seçildi. Av. Mehmet Ali Uz ise 1989- 2002 arasında 13 sene başkanlık yaptı. İki grup arasında çıkan ihtilaflar üzerine benim ismim üzerinde ittifak edilip uzlaşılınca 2002’den itibaren Konya Aydınlar Ocağı genel başkanlığını ben devraldım. Aydınlar Ocağı’nın diğer derneklerden tek farkı ise, Türk aydınıyla Türk halkını aynı çizgi etrafında birleştirmek ve halkın inancını, kültürünü, geleneğini, değerlerini daha rafine hale getirip hem kendi halkına hem dünyaya sunabilmenin kavgasını veriyor. Bundan dolayı bir partinin, bir cemaatin arka veya ön bahçesi değil. Yelpazenin bütün renklerine açık İslâm’la barışık, Osmanlı ve tarihiyle barışık Türkiye’nin şemsiyesidir.”
Konya Aydınlar Ocağı Başkan Yardımcısı Mustafa Sinan Ümit’in sürpriz yaptığı ve üzerinde 35 rakamı yazısı ile Aydınlar Ocağının ambleminin yer aldığı yaş pasta ise, Dr. Mustafa Güçlü tarafından ilk defa kılıçla kesilerek Konya Aydınlar Ocağı’nın 35.yaş günü “Hayırlı olsun. Nice 35.yıllara” denilerek kutlandı. Gazeteci-Yazar Mustafa Balkan ise, Dr. Mustafa Güçlü ile kitap kurdu Mustafa Sinan Ümit’e 35.yıl anısına manzara resmi bulunan iki büyük tablo armağan etti. Dr. Güçlü de Mustafa Sinan Ümit’e “Selçuklular” adlı kitap hediye etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.