Cumhurbaşkanı Avn, Lübnan halkına seslendiği televizyon konuşmasında, dün mali denetim konusunda Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası ve yabancı denetim şirketi "Alvarez& Marsal" yetkilileri ile yaptığı toplantılardan herhangi bir sonuç alamadığını belirtti.
Söz konusu yetkililerle 9 Nisan'da yeniden toplantı kararı alındığını aktaran Avn, ancak bunun Lübnan'da mali denetimleri gerçekleştirmeye dair bir iradenin bulunmadığının teyidi olduğunu savundu.
Avn, Cumhurbaşkanı olduktan sonra insanların mevduatlarını korumak adına mali denetimi başlatmak için 3 yıl boyunca çeşitli girişimlerde bulunduğunu ifade etti.
Ülkede ekonomik çöküşe dair ilk işaretlerin Temmuz 2019'da görülmeye başlandığını, 17 Ekim 2019'da da durumun patlak verdiğini dile getiren Avn, şunları kaydetti:
"Lübnan'da mali çöküşe neden olanları öğrenmenin kapısı mali denetimdir. Bu, Cumhurbaşkanı'nın şahsi değil, Uluslararası Para Fonunun (IMF) talebi olduğu gibi tüm Lübnanlıların da isteğidir. Ey Lübnanlılar, benimle siyasi olarak ihtilafa düşebilirsiniz ancak her zaman hakikatle yanınızda olduğumu göreceksiniz. Lübnan tarihindeki en büyük yağmayı ortaya çıkarma savaşında sizlere öncülük ediyorum, benimle kalmaya devam edin."
Ülkedeki ekonomik ve siyasi durum
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan'ın ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizlerden birini yaşıyor.
Başbakan Hassan Diyab, Mart 2020'de ülkedeki kamu borcunun 90 milyar doları aştığını kaydetmişti.
Sermayenin çıkışına karşı sert uygulamalara başvuran bankalar, aylardır yurt dışı havalelerini askıya alarak müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getiriyor.
Lübnan hükümeti, her yıl 2 milyar dolar olmak üzere 5 yılda toplam 10 milyar dolar kredi almak için IMF ile müzakerelere başladığını açıklamıştı.
Maliye Bakanı Gazi Vezni, 1 Eylül 2020'de yaptığı açıklamada, Merkez Bankasının hesaplarına yönelik mali denetim için "Alvarez& Marsal", "Oliver Wyman" ve "KPMG" isimli yabancı şirketlerle anlaşma imzalandığını belirtmişti.
Lübnan'da halk, mevcut ekonomik krizin nedeni olarak gördüğü siyasi güçler ile yöneticileri yolsuzluk yapmakla suçluyor.
