Taliban'ın Afganistan'daki çeyrek asırlık varlığı

Taliban'ın Afganistan'daki çeyrek asırlık varlığı

Sovyet işgalinin ardından Afganistan’daki iç savaş koşullarında ortaya çıkan Taliban, 1996'da yönetimi ele geçirdikten sonra 2011'de ABD müdahalesiyle iktidarı kaybetti. Taliban, ABD ile anlaşarak 9 yıl sonra sisteme geri dönme fırsatı elde etti

Sovyet işgalinin sona ermesinin ardından Afganistan’ın içine düştüğü iç savaş koşullarında bir güç olarak ortaya çıkan Taliban, ülkede son 25 yılın en etkili siyasi aktörlerden biri oldu. Sovyetler Birliği’nin 10 yıl süren işgalin ardından 1989’da ülkedeki askerlerini çekmesiyle Afganistan'da mücahit gruplar arasında 1992'de başlayan bir iç savaş yaşandı. Afgan İç Savaşı, henüz işgalden yeni çıkmış bir ülkeyi yeniden çatışma ortamına sürükledi. Siyasi istikrarsızlık ülkede devlet kurumlarının yerleşmesini, tahrip olan altyapının yeniden inşa edilmesini, eğitim ve sağlık hizmetlerinin verilmesini engelledi. Taliban bu kargaşa ortamında, Afganistan’da "Hanefi fıkhına dayalı İslami bir sistem" kurma hedefiyle ortaya çıktı. Örgüt, “talebeler” anlamına gelen Taliban adını, Afganistan’da Peştun etnik topluluğunun yoğun yaşadığı, ülkenin doğu ve güney bölgelerindeki medreselerde eğitim görmüş öğrencilerden alıyordu.  Molla Ömer, Taliban’ı Eylül 1994’te, ülkenin güneyindeki Kandahar vilayetinde 50 medrese öğrencisiyle birlikte kurdu. Sovyet işgali sırasında mücahitler arasında yer alan, işgalin sona erdiği 1992’den sonra Kandahar’ın kuzeybatısındaki Mayvand köyündeki Sang-i Hisar medresesinde eğitimine başlayan Molla Ömer, komünist yönetim devrildikten sonra ülkede "İslami esaslar"a dayalı bir düzenin kurulmasını talep ediyordu. 50 kişiyle başlayan hareket, yaklaşık bir ay sonra savaş yorgunu, umutsuz ve çoğu iç savaşta yurtlarından edilmiş Afgan medrese öğrencilerinin katılımıyla 15 bine ulaştı.
TALİBAN'IN YÖNETİMİ ELE GEÇİRMESİ
Grubun militan kaynağını sağlayan medreselere ev sahipliği yapan Pakistan'ın başından beri örgütün en önemli destekçisi olduğu ileri sürüldü. Taliban, 3 Ekim 1994’te sürpriz bir saldırıyla Kandahar vilayet merkezini ele geçirdi.  1995 yılı başına gelindiğinde Afganistan’ın 12 vilayetinde kontrolü ele alan örgüt başkent Kabil’i kuşattı.  Örgütün Kabil’i ilk ele geçirme girişimi, Savunma Bakanı Ahmed Şah Mesud önderliğindeki geçici hükümet güçleri tarafından püskürtüldü. Örgüt burada ağır kayıplar verdi.  Taliban, ertesi yıl güç toplayıp yeni bir saldırıya hazırlanırken Şah Mesud, 26 Eylül 1996’da kendi kuvvetleriyle şehri terk edip Taliban işgaline karşı direniş örgütlemek üzere Hindukuş Dağlarının kuzeyine çekildi.  Ertesi gün Kabil’e giren Taliban geçici hükümete son vererek “Afganistan İslam Emirliği” adıyla kendi devletini kurduğunu ilan etti.  1998 yılına gelindiğinde Taliban, Afganistan topraklarının yüzde 90’ını kontrol eder hale gelmişti.  Taliban iktidara geldiğinde ülke 20 yıla yakın süren savaş ve çatışma nedeniyle bitap durumdaydı. Yeterli su, elektrik, telekomünikasyon ve ulaştırma altyapısı bulunmuyordu. Halkın barınma, gıda ve ilaç gibi en temel gereksinimlerinin karşılanmasında sıkıntı yaşanıyordu.  İç savaş ülkenin ekonomik ve sosyal dinamiğinin temelini oluşturan aile ve aşiret dayanışmasına dayalı toplumsal yapıyı sarsmıştı. İşgal ve iç savaş yıllarında yaklaşık 1 milyon sivil hayatını kaybetmiş 100 bine yakın kadın dul kalmıştı. 
TERÖRE YARDIM VE YATAKLIK SUÇLAMASI 
Taliban’ın 1996-2001 yıllarında Afganistan’da kurduğu rejimi dünyada diplomatik olarak yalnızca Pakistan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri tanıdı.  Örgüt bu dönemde, 1980’lerde Afganistan’da Sovyetlere karşı savaşmış yabancı mücahitlerden bir bölümünü “El Kaide” adını verdiği uluslararası terör ağı içinde örgütleyen Suudi milyarder Usame Bin Ladin’e koruma sağladı.  Bin Ladin, El Kaide’nin uluslararası terör eylemlerini burada planlayıp yönetirken, Taliban’a mali destek veriyordu. Bin Ladin’e bağlı militanlar, Taliban saflarında savaşıyor, sivillere yönelik saldırılarda rol alıyordu.  BM Güvenlik Konseyi (BMGK), Aralık 2000’de aldığı 1333 sayılı kararla, Afganistan’da kontrolündeki bölgeleri uluslararası teröristlerin eğitimi için kullandırdığı ve El Kaide ele başı Bin Ladin’e yataklık yaptığı gerekçesiyle Taliban rejimine yaptırım uygulama kararı aldı. 
11 EYLÜL SALDIRILARI VE AMERİKAN İŞGALİ 
El Kaide’nin 11 Eylül 2001’de New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’nin ikiz kulelerine düzenlendiği terör saldırılarının ardından ABD, 7 Ekim 2001’de Afganistan’da “Sürekli Özgürlük Operasyonu” adını verdiği işgal harekatına başladı.  ABD öncülüğündeki koalisyon ve “Kuzey İttifakı” çatısı altındaki Afgan destekçileri, birbiri ardına büyük vilayetleri ele geçirdi.  Taliban 13 Kasım’da başkent Kabil’den, aralık başında ise kalesi kabul edilen Kandahar’dan çekildi. Taliban ve El Kaide ele başları ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.  Taliban yönetiminin devrilmesinin ardından Aralık 2001'de Almanya’da düzenlenen Bonn Konferansı’nda bir araya gelen Afgan liderleri, daha sonra Cumhurbaşkanı seçilecek Hamid Karzai’yi Afgan Geçici Yönetimi liderliğine getirdi.

Taliban'ın Afganistan'daki çeyrek asırlık varlığı
TALİBAN’IN YENİDEN ORTAYA ÇIKIŞI 
İşgalin ardından Molla Ömer liderliğinde yeniden örgütlenen Taliban, 2003’te ABD ve çoğunluğunu NATO ülkelerinin oluşturduğu Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF) ile Afgan merkezi hükümetine karşı gerilla savaşı başlattı.  Kırsal bölgelerde pusu ve gerilla baskınları, kentlerde ise intihar eylemleri düzenleyen örgüt 2006’tan itibaren yeniden ülkede belli bölgelerde kontrol sağlamaya başladı.  Uluslararası koalisyon güçleri Taliban’ın yeniden güçlenmesi karşısında ülkedeki asker sayısını artırmak zorunda kaldı. 2009-2011 yıllarında ülkede 100 bini ABD askeri olmak üzere ISAF komutasında 140 bin asker bulunuyordu.  Taliban lideri Molla Ömer’in de 23 Nisan 2013’de Pakistan’ın Karaçi kentindeki bir hastanede tüberkülozdan öldüğü ortaya çıktı.  ABD, 2012’de, Afganistan’daki operasyonlarını 2014 Aralık’ta sonlandırarak askerilerini çekmeye başlayacağını açıkladı.  28 Aralık 2014’te NATO, ISAF operasyonlarını resmi olarak sonlandırırken tüm güvenlik sorumluluğunu Afgan hükümetine devretti. Aynı gün Sürekli Özgürlük Operasyonu'nun devamı niteliğinde NATO öncülüğünde Kararlı Destek Operasyonu’nun başladığı duyuruldu.  Ülkede merkezi hükümete bağlı güçler güvenliği sağlamada başarı sağlamazken, çekilme planı başarısız oldu. Ülkede çatışmalar sürerken Taliban terör eylemlerine devam etti. (AA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.