Türkiye'de imar planlamasının en büyük sorunlarından biri olan ve on binlerce vatandaşı mağdur eden "kamu hizmet alanında kalan özel mülkler" sorunu, köklü bir çözüme kavuşuyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan "Arazi ve Arsa Düzenlemeleri Hakkında Yönetmelik Değişikliği", Resmi Gazete'de yayımlanarak resmen yürürlüğe girdi.
Birçok vatandaşın sahip olduğu arsa veya tarlalar, belediyelerin yaptığı imar planlarında "okul alanı, hastane alanı, yeşil alan, resmi kurum alanı" gibi kamusal kullanıma ayrılıyordu. Bu durumda olan mülk sahipleri:
Arazilerine hiçbir şekilde yapı yapamıyordu.
Belediyeler tarafından arazileri yıllarca kamulaştırılmadığı için paralarını da alamıyorlardı.
Arazilerini satmak isteseler de, üzerinde yapılaşma hakkı olmadığı için değerinin çok altında satmak zorunda kalıyorlardı.
Bu durum, on binlerce mülk sahibinin yıllardır süren büyük bir mağduriyet yaşamasına ve hukuki anlaşmazlıklara neden oluyordu.
Yeni yönetmelik, bu mağduriyeti "imar hakkı aktarımı" (transferi) adı verilen bir yöntemle ortadan kaldırıyor. Sistem şu şekilde işleyecek:
Arazisi kamusal alanda kalan vatandaşın, o arazideki imar hakkının değeri, SPK lisanslı değerleme kuruluşları tarafından tespit edilecek.
Bu değere karşılık gelen imar hakkı, belediyenin imar planında belirleyeceği başka bir arsa veya bölgeye aktarılacak.
Vatandaş, bu yeni alandaki imar hakkını ya kendisi kullanabilecek ya da başka bir yatırımcıya satarak mülkünün gerçek değerini almış olacak.
Bakan Murat Kurum, "Bu kararla parseli kamu hizmet alanında kalan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidereceğiz. Kamu kurumlarımız ise hizmet edecek kamusal yatırımları hayata geçirebileceği alanlara sahip olacak," dedi.
Bakanlık, bu işlemin bir "el koyma" olmadığının altını çizdi. İmar hakkı aktarımı, hem arazisi kamusal alanda kalan mülk sahibinin hem de imar hakkının aktarılacağı yeni parselin sahibinin karşılıklı rızası (muvafakati) ile yapılacak.
Yeni yönetmelikle gelen bir diğer büyük kolaylık ise, parselasyon planlarının artık e-Devlet üzerinden takip edilebilecek olması. Vatandaşlar, arazileriyle ilgili bir imar planı değişikliği olduğunda bunu anında e-Devlet'ten öğrenebilecek ve gerekirse itirazlarını da yine e-Devlet üzerinden yapabilecek.
