
Karatay'ın değerlerini keşfe çıkanlar tarihin izinde derin bir yolculuk gerçekleştiriyor. Müzecilikte Konya’nın yükünü Karatay sırtlıyor. Başta tüm insanlığın ortak paydası, Konya’nın evrensel değeri Mevlana olmak üzere Konya Çini Eserler Müzesi, Panorama Müzesi, Yusuf Ağa Yazma Eserler Müze ve Kütüphanesi, Koyunoğlu Şehir Müzesi ve Kütüphanesi, İstiklal Harbi Şehitleri Abidesi ve Obruk Kervansaray Müze ve Oteli ile tam bir müze kenti olan Karatay, ziyaretçilerin belleklerinde unutulmaz izler bırakıyor.
İşte Karatay’a değer katan müzeler:

MEVLANA MÜZESİ
Mevlâna Müzesi, 1926 yılından bu yana müze olarak hizmet veren, Mevlâna ve Mevlevîlik kültürüne ait eserlerin, el yazması kitapların, levhaların, kandillerin ve müzik aletlerinin sergilendiği, semahane, mescid, matbah-ı şerif ve derviş hücreleriyle büyük bir külliye oluşturan, Konya’nın manevi ve kültürel hazinesi.


KONYA ÇİNİ ESERLER MÜZESİ (KARATAY MEDRESESİ)
Karatay Medresesi, 1955 yılından bu yana "Çini Eserler Müzesi" olarak hizmet veren, Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerine ait çini ve seramiklerin sergilendiği, özellikle Kubad-Âbâd Sarayı çinileri, alçı süslemeler, dolaplar, çini tabaklar ve kandilleriyle sanatseverleri büyüleyen Konya’nın kültürel hazinelerinden biridir.



PANORAMA MÜZESİ
Panorama Müzesi, Mevlâna ve Mevlevilik hakkında derinlemesine bilgi sunan, Hz. Pir’in hayatındaki önemli dönüm noktalarını görsel yağlı boya tablolar ve bal mumu heykellerle zenginleştiren bir müzedir. 13. yüzyıl Konya’sının sanatı, kültürü, ticaret hayatı ve mimarisini detaylı bir şekilde sergileyen müze, İpek ve Baharat Yolu üzerindeki Konya'nın tarihine panoramik bir bakış sunar.
Panorama Müzesi, Mevlâna ve Mevlevilik hakkında derinlemesine bilgi sunan, Hz. Pir’in hayatındaki önemli dönüm noktalarını görsel yağlı boya tablolar ve bal mumu heykellerle zenginleştiren bir müzedir. 13. yüzyıl Konya’sının sanatı, kültürü, ticaret hayatı ve mimarisini detaylı bir şekilde sergileyen müze, İpek ve Baharat Yolu üzerindeki Konya'nın tarihine panoramik bir bakış sunar.



KOYUNOĞLU ŞEHİR MÜZESİ VE KÜTÜPHANESİ
Tarihî Konya Evi Müzesi, 3000 m² teşhir alanı ile Anadolu Medeniyetlerine ait arkeolojik buluntular, sikke, hat eserleri ve etnografik koleksiyonları sergileyen geniş bir kültür hazinesidir. El yazması eserlerle zenginleştirilmiş 35.000 ciltlik kütüphanesiyle ziyaretçilerine tarih, sanat ve bilgi dolu bir deneyim sunmaktadır.


İSTİKLAL HARBİ ŞEHİTLERİ ABİDESİ
Bir Kurtuluşun Şanlı Destanını gözler önüne seren İstiklâl Harbi Şehitliği, Çanakkale Harbi Cephesi'nden İstiklâl Harbi'ne uzanan tarihi bir kompozisyonla, Konya ve köy yaşamının zorluklarını ve halkın mücadelesini gözler önüne seriyor. Mevlâna Müzesi ile Mevlâna Kültür Merkezi arasında, Üçler Mezarlığı'na bitişik olarak inşa edilen şehitlik, kahramanlık destanlarını ve bağımsızlık mücadelesini ziyaretçilerine hissettiren bir anıt niteliği taşıyor.


YUSUF AĞA YAZMA ESERLER MÜZE VE KÜTÜPHANESİ
Tarihin ve yaşamın ışığında bir müze…. Sultan Selîm Câmii’nin batı yönüne bitişik olan ve hâlâ nadir yazma eserler ile eski harfli basma kitapların bulunduğu, aynı zamanda ilmî araştırmaların yapıldığı önemli bir kütüphanedir. Yusuf Ağa, Darphâne Emîni ve Sultan III. Selîm’in annesi Mihrişah Sultan’ın Kethüdâsı olduğu dönemde bu kütüphane inşa edilmiştir. Binanın inşasında sorumlu kişi Emîni Mehmed Sâdık’tır. Dış ve iç yüzeyinde yer alan altı kitabe sayesinde, binanın 17 Ocak 1795 (25 Cemâziyelâhir 1209) yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. Üç vakfiyesinden biri kütüphanede mevcut olup, asıl girişi Selîmiye Câmii'ne açılan kütüphaneye günümüzde pencereden bozma bir kapıdan erişilmektedir. Bina, Gödene taşından yapılmış ve üzerinde kurşun kaplı bir kubbe bulunmaktadır. Konya Yazma Eserler Bölge Müdürlüğü’ne bağlı olarak hizmet veren bu kütüphanede, 3 binden fazla el yazması eser ve 8 binden fazla matbu kitap yer almaktadır. Elyazması eserlerin tamamı dijital ortama aktarılmış ve araştırmacıların kullanımına sunulmuştur. Kütüphane, hafta içi günlerde ziyaretçilere açıktır.

OBRUK KERVANSARAY MÜZE VE OTELİ
Her detayında tarihin izi yaşayan 800 yıllık kervansarayın müze otele çevrilmesinin ardından Obruk Otel bünyesinde Konya’ya ve turizme kazandırılan Rumi Tat ve Koku Müzesi, ziyaretçilerini kokuların büyülü dünyasında tarih ve duyularla buluşturarak, unutulmaz bir içsel keşfe davet ediyor. Obruk Kervansaray Müzesi ve Oteli ise doğanın kalbinde konfor ve huzuru bir araya getiriyor. Konaklayan misafirlerine, Orta Anadolu’nun büyüleyici manzaraları eşliğinde ilham dolu bir yolculuk sunarken, sadeliğin, doğanın ve sanatın zarafetiyle örülü bir dönüşüm deneyimi yaşatıyor.

