KONYA HABER
Konya
Açık
29°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,9762 %0,51
47,7926 %0,57
4.395,24 % 0,21
Ara
BBN Haber Güncel Artık 100 TL borç için 500 liralık haciz yapılmayacak: İcrada yeni dönem

Artık 100 TL borç için 500 liralık haciz yapılmayacak: İcrada yeni dönem

İcra İflas kanunu değişiyor. Yeni değişiklikle borçlunun onurunu korumaya yönelik adımlar atılıyor. İşte ayrıntılar...

Okunma Süresi: 6 dk

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Temmuz 2025’te yaptığı açıklamada uzun süredir beklenen İcra ve İflas Kanunu (İİK) reform paketinin tamamlandığını duyurmuştu.

Prof. Dr. Selçuk Öztek başkanlığında oluşturulan bilim kurulunun çalışmaları sona erdi. 

TOPLUM RAHATLAYACAK

Yeni düzenlemenin taslak çalışması önümüzdeki günlerde kamuoyunun ve milletvekillerinin takdirine sunulacak. Neredeyse bir asırdır uygulamada olan mevcut İcra İflas Kanunu'nda köklü bir dönüşüm gerçekleşecek. Yeni düzenlemenin toplumu rahatlatacağı ifade ediliyor.

ALACAKLI HIZLI ALACAK BORÇLU MAĞDUR EDİLMEYECEK

İcra dairelerindeki iş yükü azaltılacak. Teşkilat revize edilerek yeni icra müdürlüklerinin kurulacak, uzman personel sayısı artırılacak. Böylece alacaklıların daha hızlı sonuca ulaştırılması amaçlanıyor. Yanı sıra borçlular açısından da geciken adaletin yaratacağı mağduriyetlerin önüne geçileceği ifade ediliyor.

BORÇLU KORUNACAK

Uzmanlara göre icra ve İflas Kanunu’nun en hassas alanlarından biri, borçlunun korunması ile alacaklının hakkının tahsili arasındaki denge olarak nitelendiriliyor. Günümüzde taşkın haciz yapılarak 100 TL’lik borç için 500 TL değerinde taşınmazın haczi söz konusu olabilmekte. 

KİŞİSEL ALAN VE EŞYALARIN MAHREMİYETİ

Yeni düzenlemede, özellikle konut hacizleri, kişisel eşyaların korunması ve taşkın haczin yasaklanması gibi borçlu lehine maddelerin güçlendirilmesi öngörülüyor. Bu, Anayasa’nın “insan onuru” ve “konut dokunulmazlığı” ilkeleriyle de uyumlu bir yaklaşım olarak nitelendiriliyor. Ancak denge doğru kurulmazsa, alacaklılar açısından tahsilin zorlaşması riski de gündeme gelebileleceği de belirtiliyor.

ELEKTRONİK AÇIK ARTIRMA

Son yıllarda elektronik açık artırma ve e-satış sistemiyle başlayan dijitalleşme, taslakla birlikte zorunlu olacağı tahmin ediliyor. Haciz, satış ve takip işlemlerinde elektronik süreçlerin kullanılması, hem şeffaflık hem de hız sağlayabilecek.

İCRA TAKİBİNDE BELGE ŞARTI NEDİR?

Reformun en dikkat çekici yeniliklerinden biri de icra takibine başlanabilecek belgelerin sınırlandırılması olarak gösteriliyor. Artık icra takibi, yalnızca resmi sözleşmeler, noter senetleri ve fatura gibi resmiyet kazanmış belgelerle yapılabilmesinin önü açılıyor. 

Özel yazışmalar, elden verilen belgeler veya ispat gücü zayıf evraklarla takip başlatılama imkanı olmayacak. 

SAHTE BELGEYE ÖNLEM

Banka dekontu, taraflar arasında yapılan adi yazılı sözleşmeler, emlakçılarda yapılan sözleşmeler, doldurulan maktu formlar gibi resmi olmayan belgeler tarihe karışacak. Böylece hem sahte belgelerle yapılan kötü niyetli takiplerin önüne geçilecek hem de icra teşkilatı üzerindeki iş yükü azalmış olacak. Uzmanlara göre bu hukuki güvenlik artıran bir unsur. Yanı sıra vatandaşın beklenmedik icra takibiyle karşılaşma riski de önemli ölçüde ortadan kalkması anlamına geliyor. Bu durum, alacaklı açısından ispat külfetini arttıracak ve alacağın icra takibine konu edilebilmesi için kanunun sınırlı olarak saydığı resmi şekil şartlarına bakılacak.

ARABUUCULUK BELGESİ

Taslak, arabuluculuğun icra kabiliyetini de daha güçlendiriyor. Bilindiği üzere, arabuluculuk sonucunda düzenlenen ve mahkemece şerh verilen arabuluculuk anlaşma belgeleri, ilam niteliğinde belge sayılıyordu. Böylece “Arabuluculuk Anlaşma Belgesi” doğrudan ilamlı icraya konulabiliyordu. Arabuluculuk Anlaşma Belgesi ile icra takibi açılırken alınacak yüzde üzerinden değil maktu ve cüzi bir harç ödeniyordu. 

Yeni düzenleme ile bu belgelerin icra takibine konu edilmesi daha da kolaylaştırılıyor. Taraflar, arabuluculuk sürecinde bir borcun ödenmesi veya belirli bir yükümlülüğün yerine getirilmesi hususunda anlaşmışlarsa, bu belge artık doğrudan icra edilebilirlik vasfı taşır ve alacaklı, ayrı bir dava açmak veya yeniden yargılama süreçlerine girmek zorunda kalmadan, anlaşma belgesini icraya koyabilecek. Bu düzenleme ile yargının iş yükünü azaltarak alacaklının hakkına daha hızlı kavuşmasını sağlayacağı ifade ediliyor.

Hukuki açıdan bakıldığında, bu düzenleme arabuluculuğu sadece bir dostane çözüm yöntemi olmaktan çıkarıp, bağlayıcılığı ve icra kabiliyeti yüksek bir mekanizma sisteme dahil ediliyor Bunun da uyuşmazlıkların yargıya taşınmadan çözümlenmesini teşvik edeceği ve mahkemelerin üzerindeki yükü önemli ölçüde azaltacağı kaydediliyor.

BORNUNU SÜRESİNDE ÖDEMEYEN BORÇLUYA KOLAYLIK

Borçlu, icra emrinin tebliğinden sonra süresi içinde borcunu öderse; sadece maktu vekâlet ücretini ödeyecek, takip gideri ve tahsil harcından muaf tutulması gündemde. Bu düzenleme, borçluları borcunu hızla ödemeye teşvik edecek; alacaklı ise masrafsız şekilde alacağını almış olabilecek.

İLAMLARIN İHLALİ HALİNDE GÜNLÜK TAZMİNAT BEDELİ

Bir işin yapılması ya da yapılmaması yönündeki mahkeme kararına aykırılık halinde, günlük en az 1.000 TL olmak üzere, toplamda 1 milyon TL’yi aşmayacak icra tazminatı öngörülüyor. Bu, özellikle işçi alacakları veya ihtiyati tedbir kararlarının ihlalinde caydırıcı bir yaptırım olabilecek.

İCRA EDİLEMEYECEKLER

Nafaka, bedensel zarar, işçi-işveren alacakları gibi bazı istisnalar hariç, ilk derece mahkemesi kararları kesinleşmeden icra edilmesi mümkün olmayacak. Bu değişiklik, borçlunun temyiz hakkını güvence altına alırken, nafaka gibi acil alacakların korunmasının yolunu açmış oluyor.

KİRA ALACAKLARINDA İCRA

Üç aylık kira bedeli karşılığında tehir-i icra prosedürü devam edecek. Böylece kiracının hakları da yasal güvence altında kalabilecek.

HACİZ VE SATIŞLARDA DİJİTALLEŞME NE ANLAMA GELİYOR?

Taslak, satışların elektronik ortamda yapılmasını ve zorunlu elektronik satış sistemini günlek hayata taşıyor. Satış süreci şeffaflaşacak, tarafların erişimine açılacak. Bu yenilik, ihalelerdeki şaibeleri azaltarak güveni artıracağı belirtiliyor.

KONKORDATO GÜÇLENİYOR MU?

İflas ertelemenin alternatifi olan konkordato kurumu daha da güçlendirilecek. Konkordato komiserlerinin yetki ve sorumlulukları artırılacak, denetim mekanizmaları bu güçlendirilmeye dahil olacak. Bu düzenlemenin, şirketlerin kötüye kullanımlarını önleyerek, alacaklıların menfaatini koruyacağı ifade ediliyor.

BORÇLUNUN YAŞAM STANDARDINA GÜVENCE

Yeni düzenleme taslağında, sosyal devlet anlayışıyla borçlunun temel yaşam hakkını da koruma altına alınıyor: Haczedilemeyecek mallar kataloğu genişletiliyor, aile bireylerinin mağduriyetini önlemeye yönelik düzenlemeler getiriliyor, maaş haczindeki ¼ sınır kaldırılırken, borçlunun insanca yaşamı güvenceye alınıp, alacaklının da makul sürede tahsil imkânı gerçekleşebilecek.

ARABULUCULUĞUN YENİ STATÜSÜ

Yeni düzenlemede hem borçlunun makul korunması hem de alacaklının menfaatinin gözetilmesi amacıyla süreler yeniden düzenleniyor. Bu, keyfi uzatmaların önüne geçecek. Yanı sıra bir yandan borçlunun temel hakları korunurken, diğer yandan alacaklının alacağını daha hızlı ve şeffaf şekilde tahsil etmesi sağlanıyor. Özellikle elektronik satış sistemi ve ilamsız icranın belgeye bağlanması, icra hukukunda devrim niteliğinde adımlar. Burada özellikle arabuluculuk anlaşma belgelerinin doğrudan icra edilebilirliği ile icra takibine başlanabilecek belgelerin resmileştirilmesi birlikte düşünüldüğünde, ortaya çıkan tablo; alacaklı açısından daha güvenli ve hızlı tahsil imkânı, borçlu açısında keyfi icra tehdidine maruz kalmama güvencesi sağlıyor. Kanunun nasıl uygulanacağı kadar; arabuluculuğun bu yeni statüsünün de uyuşmazlık çözümünde bir devrim yaratıp yaratmayacağı, önümüzdeki dönemin en kritik sorusu olacağı belirtiliyor. Fotoğraf: TV24

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *