KONYA HABER
Konya
Açık
21°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,1623 %0,27
48,1434 %0,47
4.612,93 % 0,35
Ara
BBN Haber Magazin Küçük bir Türkmen beyliğinden 3 kıtaya yayıldı

Küçük bir Türkmen beyliğinden 3 kıtaya yayıldı

Batı Anadolu'nun kuzeyinde küçük bir Türkmen beyliği olarak ortaya çıkıp üç kıtaya yayılan ve Türk-İslam dünyasında en uzun ömürlü devlet olan Osmanlı Devleti'nin temellerini atan Osman Gazi, hayata geçirdiği barışçıl politikalarla bir ömür sürdü.

Okunma Süresi: 3 dk

Oğuz Türklerinin Kayı Boyu'na mensup olan Ertuğrul Gazi'nin üç oğlundan biri olarak 1258 yılında doğan Osman Gazi, kabiliyeti ve atikliğiyle 23 yaşında beyliğe seçildi. Osman Gazi, Bilecik ve Yarhisar'ı 1298'de, İnegöl'ü ise 1299'da fethetti.

Gerçekleştirdiği fetihlerle Türk-İslam medeniyetinin dünyaya yayılmasında atılan adımlarda öncü olan Osman Gazi, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda etkin rol aldı. Hayata geçirdiği barışçıl politikalarıyla İznik ve Bursa'yı yıllarca kuşatan Osman Gazi, 1326'da vefat etti.

Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Doğan Yavaş, AA muhabirine, Osmanlı Devleti'nin evrensel bir devlet olduğunu ve bunun gerçekleşmesindeki en büyük rolün Osman Gazi'ye ait olduğunu anlattı.

Osman Gazi'nin kurduğu devletin temellerini çok sağlam attığını kaydeden Yavaş, "Bir karar alınacağı zaman tek başına değil, bir meclis oluşturarak sonuçta çıkan kararı tatbik etmek, uygulamak gibi bir yöntem izlerdi. Osman Gazi bu konuda çok mahirdi. Bir devletin kurulma aşamasında bu kadar önemli kararlara imza atan bir adam. Osman Gazi'yi başarılı kılan en önemli sebeplerden bir tanesi de bu." diye konuştu.

Yavaş, Osman Gazi'nin geldiği toprakların Rumlarla ve tekfurluklarla çevrili bir coğrafya olduğunu anlattı.

Selçuklu Sultanı Alaaddin'in Osman Gazi'de gördüğü yetenek üzerine sınır boyunu ona teslim ettiğini dile getiren Yavaş, şöyle konuştu:

"Osman Gazi sadece kişiliği ve devlet yönetimiyle değil aynı zamanda fethettiği topraklarda hızlı şekilde imar faaliyetine ciddi katkılarda bulunmasıyla ön plana çıktı. Yaptıkları daha sonra tüm Osmanlı mimarisine örnek oldu. Döneminde yapılan halka hizmet binaları, sosyal hizmet binaları olarak külliyeler çok önemli. Dönemde ücretsiz yemek dağıtan yerlerin yaygın olması bir açıdan da gayrimüslimlerin gönlünü alıyor. Osman Gazi'nin ve daha sonra Orhan Gazi'nin bu kadar hızlı şekilde toprak sahibi olması ve sınırlarını genişletmesi de bu iyi niyetine bağlanıyor. Osman Gazi'nin en önemli katkılarından biri de Türk-İslam kültüründe var olan vakıf kültürü. 'Vakfı, işlet ki insan yaşasın, insanı yaşat ki devlet yaşasın' şiarıyla hareket ediliyor. İnsana verilen değer bu. Osmanlı'nın genel yerleşim yerlerinde Rum nüfusu var ama hiçbir şekilde dokunulmamış ve ibadethaneleri duruyor. Demografik yapıya hiç dokunulmamış. Hiçbir şekilde memnuniyetsizlik söz konusu değil. Osmanlı'nın ne kadar hoşgörülü ve devlet yönetiminde mahir olması bir devlet kurmasına vesile oldu."

"Osman Gazi her zaman anılmayı hak eden bir bey"

Osman Gazi'nin oğlu Orhan Gazi'ye olan vasiyetinin bilinen ilk önemli vasiyetlerden biri olduğunu vurgulayan Yavaş, "Oğlu Orhan Gazi'yle geldiği Balabancık Hisarı'ndan Bursa'yı seyreder. 'Oğul ben öldüğümde beni şu Gümüşlü Kümbet'in altına gömesin' şeklinde vasiyette bulunur. Bu önemli bir vasiyet." ifadelerini kullandı.

Yavaş, Osman Gazi'nin erken dönem Osmanlı beylerinde görülen gut hastalığına yakalanıp, 1326'da vefat ettiğini anlattı.

Orhan Gazi'nin ise babasından aldığı mirası hızlı bir şekilde ileriye götürdüğünü belirten Yavaş, şunları kaydetti:

"Orhan Gazi babasından öğrendiği tüm devlet yönetimini sahaya yansıtıyor. Ondan sonra oğlu 1'inci Murat ondan sonra Bayezid derken Osmanlı çok büyük bir şekilde topraklarını genişletti. Hepsinin kökeninde Osman Gazi'nin imzası var. O yüzden 697'nci yılı diyoruz ama yani bin yıl da olsa Osman Gazi her zaman anılmayı hak eden bir bey olarak karşımıza çıkıyor."

Türbesinde saygı nöbeti tutuluyor

Oğlu Orhan Gazi'nin Bursa'yı fethetmesinin ardından vasiyeti üzerine "Gümüşlü Kümbet" olarak bilinen yere defnedilen Osman Gazi'nin türbesinde alp kıyafetli jandarma personelince saygı nöbeti tutuluyor ve gün boyu Kur'an-ı Kerim okunuyor.

Tophane Parkı'ndaki türbede pirinç parmaklıklarla çevrili ve sandukanın üzeri sırma işlemeli kadifeyle örtülü Osman Gazi'ye ait ahşap sandukanın yanı sıra, Osman Gazi'nin oğlu Alaaddin Bey, Orhan Bey'in eşi Asporça Hatun ve oğlu İbrahim Bey, 1'inci Murad'ın oğlu Savcı Bey'e ait sandukalar da bulunuyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *