Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Mevlânâ Hazretleri’nin “Düğün gecesi” olarak ifade ettiği Hakk’a Vuslatı’nın 752. Yıldönümü Anma Etkinlikleri’nin tanıtım ve duyuru toplantısı vesilesiyle bir araya gelmiş bulunmaktayız. Bu vesileyle sizleri en kalbi duygularımla selamlıyor, vuslatının 752. Sene-i Devriyesinde Hazreti Mevlana'yı rahmetle yâd ediyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Konya Büyükşehir Belediyesi ile birlikte bu yıl da hikmetleri ve düşünceleri ışığında Hazret-i Mevlânâ’yı 11 gün sürecek meşkler, paneller, sergiler, söyleşiler, atölye çalışmaları, konserler, Sema Mukabelesi ve farklı etkinliklerle anmakla kalmayıp anlamaya da çalışacağız. Mevlânâ’nın yolundan gidenlerin bir hayat anlayışına dönüştürdüğü “Mevlevîlik” kültürünün bizlere armağan ettiği değerler arasında; kendine has âdâb ve erkânı, özel mûsikîsi ve edebî külliyâtı ile “Semâ” geleneği, hiç şüphesiz benzersiz bir yere sahiptir. Türk kültürünü oluşturan ve besleyen birçok unsur gibi, bu geleneğin ve mirasın korunması da Bakanlığımızın başlıca sorumluluğu arasındadır. Bu çerçevede bakanlık olarak Mevlevî Semâ Törenleri’nin dünya ölçeğinde tanınması ve bu kültürün evrensel düzeyde bilinmesi için birçok çalışma gerçekleştirmekteyiz. Nitekim Dışişleri Bakanlığımız ile Kültür ve Turizm Bakanlığımızın yoğun girişimleri neticesinde, Mevlevî Semâ Mukabelesi UNESCO nezdinde “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsilî Listesi”ne 2008 yılında “ülkemiz adına” kaydettirilmiştir.
Mevlana düşüncesini ve felsefesini anlatıyoruz
Mevlana’yı anmanın yanında meselenin bir diğer önemli yanı da onu doğru anlamaktır. Ve aynı zamanda buna bağlı olarak da doğru anlatmaktır. İşte bu sebeple her yıl düzenli bir şekilde gerçekleştirdiğimiz anma etkinliklerinin yanında Mevlana’nın doğru anlaşılması ve doğru anlatılması çabasıyla da önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Dünyanın dört bir yanında düzenlediğimiz etkinliklerle farklı milletlerden ve kültürlerden insanlara Mevlana düşüncesini ve felsefesini anlatıyoruz. Onun eserlerinin yabancı dillere çevrilmesini sağlıyoruz. Size şunu çok açık bir şekilde ifade edebilirim ki, dünyanın çok farklı bölgelerinden bu alanla ilgili çok önemli geri dönüşler alıyoruz. Dönem dönem çalışma arkadaşlarımdan Anadolu erenleriyle ilgili yaptığımız çalışmaların nasıl karşılandığına dönük bilgiler alıyorum. Büyük bir gurur ve mutlulukla belirtmek isterim ki, bugün geldiğimiz nokta itibariyle dünyanın çok farklı ülkelerinde insanlar Anadolu erenlerimize karşı ciddi bir ilgi ve alaka içerisindedirler. Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Hacı Bektaşı Veli’nin, Ahmet Yesevi’nin sesleri çok farklı coğrafyalarda yankılanmaya başladı. Yüzyıllar öncesinden gelen ses zaman, mekan ve kültür ayrımı gözetmeksizin insanların kalplerine dokunuyor. Anadolu’dan yükselen ışığın bugün birbirinden farklı kültürlerdeki toplulukların yaşamını aydınlattığını, ekilen tohumların filizlendiğini görüyoruz. Modern hayatın bin bir zorluğu içerisinde ayakta kalmaya çalışanlar Mevlana’nın, Yunus Emre’nin öğretileriyle hayata tutunuyor. Asırlar geçti, dünya bambaşka bir hale geldi, zaman değişti ama Yunus’un Hazret-i Mevlana’nın asırlar önce kaleme aldığı eserler tesirini hiç kaybetmedi.

O ses bugün tüm dünyada karşılık buluyor, gönüllere hayat bahşeden nefesi hala tazeliğini koruyor
Çünkü insanlık bugün her zamankinden daha çok onun merhamet ve muhabbet çağrısına ihtiyaç duyuyor. Zulmün, adaletsizliğin, bencilliğin kasıp kavurduğu bu çağ yangının ateşini, Mevlana gibi, Yunus gibi Yesevi gibi manevi önderlerimizin barış ve kardeşlik çağrısına kulak vererek söndürebiliriz. İşte bu sebepleAnadolu erenlerinin evrensel mesajlarını anlamak ve kendimize rehber edinmek zorunda olduğumuzu unutmamalıyız. Bu sesin daha güçlü ve etkili şekilde yankılanması, Anadolu’da yakılan meşalenin aydınlığından daha fazla insanın nasiplenmesi için biz Hazreti Mevlana’yı anlamaya, anlatmaya, tanıtmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda Bakanlığımız Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğüne bağlı topluluklarla Hazret-i Mevlânâ’yı Anma ve Şeb-i Arûs Törenleri başta olmak üzere, Mevlânâ’nın eşsiz fikir dünyasını ve öğretisini, sevgi ve hoşgörüsünü yaymak, bu vesileyle millî birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek hedefleriyle faaliyetler yürütülmektedir. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri’ni, bu yıl bir ilk olmak üzere, 6 Aralık 2025 Cumartesi günü, Mevlânâ’nın vâlidesi Mümine Hatun’un Karaman’da Aktekke Camii’nde bulunan kabrinde; “Mâder-i Mevlâna” etkinliği ile başlatıyoruz. Bu 11 günlük süre zarfında ziyaretçilerimizi, günün erken vakitlerinden itibaren konserleri, Mesnevî Sohbetleri, konferanslar, sergi etkinlikleri ve Mevlevî yaşam biçimi ve tasavvuf yolunun “öz”ünü ifade eden “Semâ Mukabelesi”ni, aslına uygun ve bu kültürel mirasa yakışır bir icra düzeyiyle idrak edebilmek adına sayısız etkinlik bekliyor. Bu yıl çocuklarımıza yönelik etkinlikler de planladık. Minik misafirlerimizi Mesnevî’den seçilmiş birbirinden güzel hikâyelerle buluşturacağız. Programın bir müstesnâ başlığı da, yakın zamanda ebediyete irtihal eden, Türk müziğinin âbide şahsiyetlerinden, kültür dünyamıza değerli eserler ve öğrenciler armağan eden Kutbu’n-Nâyî merhum Niyazi Sayın Hocamız anısına düzenlediğimiz “ney meşki” etkinliğimizdir.
200'DEN FAZLA ÜLKEDE TANITIM GERÇEKLEŞECEK
Biliyorsunuz Konya’da düzenlenen bu etkinlik dünya kamuoyu tarafından da yakından takip ediliyor. Mevlana’nın felsefesi, öğretileri yüzbinlerce insanı her yıl Konya’ya çekiyor. Bu ilgi Şeb-i Arus zamanında daha da artıyor. Bizler de bu atmosferi daha iyi tanıtabilmek adına Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansımızı da harekete geçirdik. TGA ile 200’e yakın ülkede tanıtım faaliyetleri yürütüyoruz ve GoTürkiye platformu ile milyonlarca takipçiye ulaşabiliyoruz. Hazırlanan özel bir tanıtım filmi ile etkinliklerimizi tüm dünyaya duyuracağız. Bu yıla özel bir başka etkinliğimizi ise Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığımız aracılığıyla gerçekleştireceğiz. Alanındaki ilk ve en kapsamlı etkinlik olan “Müzehhep Mesnevîler Sergisi” ile yetmiş müzehhep Mesnevî nüshası bir araya getirdik ve Aralık ayı içinde Rami Kütüphanemizde sergilemeye başlayacağız. Bu sergi ile ziyaretçilerimizin Mesnevi’nin 7 yüzyılı aşan yolculuğuna hattalar ve müzehhipler tarafından ortaya konan nüshalarla tanıklık etmesini amaçlıyoruz. Etkinliklerimizde yer alan tüm sanat kurumlarımızı, seçkin sanatkârlarımızı ve değerli akademisyenlerimizi tebrik ediyor, ayrıca Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Uğur İbrahim ALTAY ve Konya Valimiz Sayın İbrahim Akın’a da değerli iş birliklerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.
İçinde bulunduğumuz dönemde, tüm dünyanın ihtiyaç duyduğu erdem, ilke ve değerleri anımsatmak adına; Tüm insanlığı refah, huzur ve saadete ulaştırmaya vesile olacak bu güzide değerleri yeniden hatırlamak üzere; Vuslat’ın 752. Yılı’nın hayır, güzellik ve mutluluklara vesile olmasını temenni ediyorum. “Gönlün huzuru, gönül sahiplerinin huzurundadır.” hikmetinin örgülediği Huzur Vakti temalı etkinliklerimizde buluşmaya, iyilik ve güzellikleri paylaşmaya bütün Mevlâna dostlarını davet ediyor, sizleri sevgiyle ve muhabbetle selamlıyorum" ifadelerine yer verdi.