KONYA HABER
Konya
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,8759 %0,27
48,6765 %0,47
9.054,94 % -0,63
Ara
BBN Haber Konya Haber Konya'da kanseri yenen Hatice öğretmen minik kalplere umut oluyor

Konya'da kanseri yenen Hatice öğretmen minik kalplere umut oluyor

Kanseri yenen 2 çocuk annesi 27 yıllık sınıf öğretmeni Hatice öğretmen hastanede minik kalplere umut oluyor...

KAYNAK: İha
Okunma Süresi: 3 dk

 Konya'da sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, meme kanserini yenmesinin ardından Konya Şehir Hastanesi'nde bulunan sınıfta öğretmenlik yaparak çocuklara umut oluyor.
Konya'da 2 çocuk annesi 27 yıllık sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, 9 yıl önce meme kanseri olduğunu öğrendi. Tedavi sürecinde kemoterapi ve cerrahi müdahalelerle kanseri yenmeyi başaran Karakışla, Konya Şehir Hastanesi'nde tedavi gören çocukların eğitimi için kurulan sınıfa öğretmenlik yapmak için başvuruda bulundu. Başvurusu kabul edilen Karakışla, 4 yıldır tedavi sürecinde olan öğrencilere eğitim veriyor.

"Çocuklarımızı görünce biraz daha etkilenmem ve yönelimim arttı"

Sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, "Hiç beklemediğim bir anda meme kanseri tanısı aldım. Bu süreçte başlangıçta bir kabullenme süreci, sonra inkar, sonra bu güç süreçleri yaşadıktan sonra tedavim aşamasında tabii ki her gittiğimiz yerde gözlemlerimizi sürdürüyoruz. Oradaki öğrenci çocuklarımızı görünce biraz daha etkilenmem ve yönelimim arttı. Yani ben erişkinken mücadelemde zorlanmışken onların çabası, mücadelesi bana göre çok daha büyüktü, özeldi, önemliydi. Kendi kendime bir söz vermiştim. İyileşirsem, kemoterapilerim bitince onlara başından geçirmiş bir insan olarak da bir şeyler yapmak istedim ve bu arzum da çok şükür ki gerçekleşti" dedi.

"Benim farklılığım ise yaşadığım olay"

Hastane sınıflarının tüm Türkiye'de olduğuna dikkat çeken Karakışla, "Hastane sınıfı öğretmenliği en güzel şekilde Milli Eğitim Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığı arasında imzalanan protokol gereğince hizmet sunmakta. Canla başla birçok arkadaşımız hizmet vermekte. Ben de onların bir parçası olma gururuna eriştim. Burada en az benim kadar gayretli, meslekte çok tecrübeli hastane sınıf kategorisinde öncü arkadaşlarımız var. Benim farklılığım ise yaşadığım olay, ‘Damdan düşen gelsin yanıma' diye nitelendirebileceğimiz bir noktada. Artı olarak çok istemem. Bu şekilde biraz da özel eğitim camiasına yakınlığımı arttırdım. Özetle sağlık konusunda duyarlılığım yüksekti. Tedavilerim sonrasında da çok şükür ki hastane sınıfı öğretmenliği kulvarında bir görev alma şansı buldum" şeklinde konuştu.

"Her an bir doktor, hemşire arkadaşımızın yaşadığı olayı ben de yaşıyorum"

Sınıfta öğrencilerle kurulan bağın önemli olduğuna dikkat çeken öğretmen Hatice Karakışla, "Amacımız her çocuğumuzun sağlığına kavuşup evine, güvenli alanına, yuvasına, mutluluğuna kavuşması olduğu için biz bazen çok bağ kurduğumuz öğrencilerimizden ayrılmakta zorlanabiliyoruz. Bir tarafta temel bir sevinç sebebimiz var; çocuk gerçekten olması gereken iyi, sağlıklı ortamına kavuştu. Bu mutluluk her şeyin üstüne çıkıyor. Tabii ki zorluk şu; her gün çok esnek bir tabloyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Yani sizi sabit bekleyen bir öğrenci profiliniz yok. Her an bir doktor, hemşire arkadaşımızın yaşadığı olayı ben de yaşıyorum. Bugün beni hangi öğrencim bekliyor, hangi değişik bir hikaye bekliyor, onlara hazırlıklı olmanız ve çabuk uyum göstermeniz gerekiyor bu kategoride. Esnek çalışma prensibi, bunu hayatımıza geçirebilirsek daha güzel oluyor ve daha bağışıklığınız yüksek oluyor. Öze ve içeriğe çok önem veriyorum, açıkçası samimiyet her şeyin üstünde. Hani gönlün sığdığı yere herkes sığar felsefesinden yola çıkıyoruz. Biz eğer çocuğun kalbine ulaştıysak benim için mekanın, ortamın çok çok aşırı bir önemi yok. Mesleğimi iyi yaptığıma inanıyorsam, onların kalbinde yer ettiysem odalarına da keza gidiyoruz, izin vermiyorlarsa sınıfa davet ediyoruz. Ona izin veriliyorsa orada oluyor ve ikisinin harmanlanması olarak hizmet veriyoruz" diye konuştu.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *