Konya’nın güneyinde yer alan Akören ilçesi, sahip olduğu arkeolojik verilerle Anadolu’nun en eski yerleşim alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Yapılan incelemeler, Akören ve çevresinin yazılı tarih öncesi dönemlere kadar uzanan bir geçmişe sahip olduğunu ortaya koyuyor.
ÇATALHÖYÜK’E KOMŞU KADİM YERLEŞİM
Bilindiği üzere Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden birisi olarak kabul edilen Çatalhöyük, Akören’e yalnızca 49 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Çatalhöyük’te yapılan kazılarda ortaya çıkarılan eserler, M.Ö. 7000–6500 yıllarına, yani Neolitik Çağ’a (Cilalı Taş Devri) kadar uzanıyor.
Bu yakınlık, Akören’in tarihinin de aynı dönemlere dayandığına işaret ediyor. Arkeolojik buluntular, ilçenin çevresindeki yerleşimlerin Tunç Çağı, Hitit, Roma ve Bizans dönemlerinde de varlığını sürdürdüğünü kanıtlıyor.

KARAHÖYÜK VE ÇOMAKLAR HÖYÜĞÜ TARİHE IŞIK TUTUYOR
Özellikle Çatalhöyük’ten Akören yönüne ilerlerken Alibeyhüyüğü, Alan Köyü yakınındaki Karahöyük ve Çomaklar Höyüğü gibi alanlarda yapılan arkeolojik araştırmalar, bölgenin kadim geçmişini aydınlatıyor. Bu höyüklerde bulunan seramik parçaları ve M.Ö. 3000–2000 yıllarına ait buluntular, Akören’de Eski Tunç Çağı ve Hitit dönemi yerleşimlerinin varlığını doğruluyor. Böylece bölgenin binlerce yıldır kesintisiz bir yerleşim alanı olduğu anlaşılıyor.

ROMA VE BİZANS DÖNEMİNDE CANLI BİR MERKEZDİ
Akören çevresinde yapılan epigrafik (yazıt) araştırmalar, ilçenin Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir yerleşim alanı olduğunu belgeliyor. Akçeşme’de Grek alfabesiyle yazılmış taş eserler, bölgenin bu dönemlerde de iskan gördüğünü kanıtlıyor. Yine ilçede bulunan kalıntılar arasında, halk arasında “Gâvurlar Hamamı” olarak bilinen Roma dönemine ait bir hamamın yıkıntıları yer alıyor. Ayrıca Horozun Tepesi ve Akören Devlet Hastanesi temel kazılarında bulunan cam gözyaşı şişeleri, pişmiş toprak kap kırıkları ve seramik parçalar, Roma uygarlığının bölgede güçlü bir şekilde varlık gösterdiğini ortaya koyuyor.

BİZANS DÖNEMİNDE “DİNORNA” KENTİ
Akören’e yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki Orhaniye Köyü’nün Ertaş Boğazı mevkiinde, Bizans döneminden kalma ve antik adı “Dinorna” olarak bilinen bir yerleşim alanı da bulunuyor. Ayrıca Akçeşme’de keşfedilen yazıtlar, burada Bizans dönemine ait bir kentin var olduğunu gösteriyor. İlçe merkezindeki bazı binaların temellerinde görülen antik mimari taşların Bizans kalıntılarından getirildiği düşünülüyor. Bu durum, Akören’in Bizans döneminde de yoğun iskan gördüğünün bir başka göstergesi olarak kabul ediliyor.
HİTİTLERDEN GÜNÜMÜZE UZANAN KÜLTÜREL MİRAS
Akören ve çevresinde yapılan arkeolojik çalışmalar, ilçenin Hititlerden Bizans’a uzanan zengin bir tarihsel geçmişe sahip olduğunu gözler önüne seriyor. Bölgedeki kalıntılar, Anadolu uygarlıklarının kesintisiz izlerini taşıyor. Tarihçilerin değerlendirmelerine göre, Akören’in toprakları yalnızca Konya’nın değil, Anadolu’nun kültürel gelişim haritasında da önemli bir yere sahip.
 
                                             
                         
                         
                         
                                                 
       
     
                     
                     
                     
                     
                     
               
              