Belirsizlik öğretmeni huzursuz ediyor
Eğitim-Bir-Sen (EBS) Konya Şube Başkanı, Memur-Sen Konya İl Temsilcisi Nazif Karlıer, acil çözüm bekleyen sorunlara bir an evvel çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Anayasa Mahkemesi’nin, CHP’nin Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bazı maddelerinin iptali istemiyle açtığı davada, kanunun bir kısım hükümleri hakkında iptal kararı verdiğini hatırlatan Başkan Karlıer, aday öğretmenlik ve kariyer basamakları sürecinin sağlıklı bir şekilde işlemesi için iptal kararı gerekçesi çerçevesinde yasal bir düzenleme yapılması gerektiğini belirtti. 2023 kariyer basamakları yazılı sınavına 50 binden fazla öğretmenin başvuruda bulunduğuna dikkat çeken Karlıer, bakanlığın mevcut süreci öğretmenleri mağdur etmeyecek şekilde sonuçlandırması gerektiğini ifade etti. İptal kararının, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bir bütün olarak ele alınması, kanunun eksikliklerinin, hatalarının ve yanlışlarının da bu vesileyle düzeltmesi için iyi bir fırsat olduğunu kaydeden Karlıer, “Öğretmen kadrosuna yapılacak atamalarda, sadece Kamu Personel Seçme Sınavı puan üstünlüğünün esas alınması ilkesi benimsenmeli, mülakat kaldırılmalıdır. Her ne kadar Anayasa Mahkemesi’nde açılan iptal davasında uzman/başöğretmenlik yazılı sınavının iptali istenilmemiş, mahkeme bu konuda bir hüküm kurmamış ise de kariyer basamaklarında ilerleme, sadece öğretmenlikteki hizmet süresine dayalı olmalı, kariyer basamakları sınavı kaldırılarak öğretmenlikte beş yılını tamamlamış olanlar uzman öğretmen, uzman öğretmenlikte beş yılını dolduranlar başöğretmen unvanı alabilmelidir” şeklinde konuştu. Kadroya geçirilen sözleşmeli öğretmenlerin yer değişikliği hakları konusundaki belirsizliğin ve tedirginliğin devam ettiğini vurgulayan Karlıer, kadroya geçen öğretmenlerden bir yılını dolduranlara mazerete dayalı, üç yılını dolduranlara ise isteğe bağlı yer değişikliğine başvuru hakkı verilmesini talep etti. ÖĞRETMENLERİN ATAMA HAKLARI ENGELLENEMEZ
Proje okullarında görevli yönetici ve öğretmenlerin, görevlendirme/atama süreçleri devam ederken alınan görev süresinin uzatılması kararının, hem bu okullarda bulunan hem de bu okullarda görev alma beklentisinde olan yönetici ve öğretmenler arasında bir belirsizlik oluşturduğunu belirten EBS Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, şöyle konuştu: “Bakanlığın proje okulları konusunda kısa vadede birbirini nakzeden kararlar alması, yönetici ve öğretmenleri karar alamaz, tercihte bulunamaz hâle getirmektedir. Bakanlık, proje okulları yönetmeliğinde bir değişiklik yapmayı tasarlıyorsa eğer, bu süreci, yönetici ve öğretmenlerin diğer kurumlara görevlendirilme ve atama haklarını engelleyerek değil, illere yetki vermek suretiyle geçici görevlendirme yoluyla sürdürmelidir.”
TALEPLERİ TOPLU SÖZLEŞME MASASINA TAŞIYACAĞIZ
Şube müdürlerinin haklı taleplerine kulak verilmesini isteyen Karlıer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şube müdürü, şef gibi yönetim hizmetleri kadro grubuna görev, yetki ve sorumlulukların genişliğiyle uyumlu olmayacak şekilde sınırlı özlük hakları ve yetkileri verilmiştir. Hiyerarşik olarak kendilerine bağlı ve yönetim, karar alma, uygulamaya koyma, hesap verme sorumluluğu bulunmayan diğer kamu görevlilerinden çok da farklılaştırılmamış bir seviyede özlük haklarının verildiği görülmektedir. Uzman ve başöğretmen unvanlı kadrolarda bulunmakta iken, fiilen öğretmenlik yapmayanlar veya sonrasında şube müdürlüğü kadrolarına atananlara, fiilen öğretmen olarak görev yapmak dışında diğer şartları taşımaları kaydıyla uzman ve başöğretmenlik için başvuruda bulunma hakkı tanınmalıdır. Şube müdürlerinin mali haklarının artırılması konusunda ‘tazminat artışı, makam tazminatı verilmesi’ gibi talepleri toplu sözleşme masasına taşıyacağız.”
BELİRSİZLİK ÖĞRETMENLERİ HUZURSUZ EDİYOR
İl millî eğitim müdürü, il millî eğitim müdür yardımcısı, ilçe millî eğitim müdürü gibi kadrolarda görev yapmakta iken araştırmacı kadrosuna atananların, kendi iradeleri ve istekleri dışında, görevlerinde başarısızlıkları veya disiplinsizlikleri olmaksızın gerçekleştirilen tek yanlı idari tasarrufların mağdurları olduğunu dile getiren Karlıer, “Araştırmacı ve uzman kadrosuna atanan bu kamu görevlilerinin aylıkları sabitlenmiş, ekonomik ve özlük haklarında ciddi mağduriyetler oluşmuştur. Bu personelin sorunlarına duyarsız kalınmamalı, mesleki bilgi birikimi ve tecrübelerinden istifade edilecek kadrolara atanmayacaksa mali hakları iyileştirilmelidir” dedi. Mağduriyet yaşanmaması için görevde yükselme sınavı değerlendirmesinin çan eğrisi yöntemine göre yapılması gerektiğini söyleyen Karlıer, “Yönetmelik hükümlerine göre sınavlara ilişkin değerlendirme 100 puan üzerinden yapılarak sınava giren adaylardan 60 ve üzerinde puan alanlar başarılı sayılacaktır. Bu çerçevede sınava katılan adaylardan 60 ve üzerinde puan alarak başarılı sayılanların sayısının, münhal kadro sayısının altında kalması kuvvetle muhtemeldir. Bu durum, söz konusu kadroların boş kalmasına neden olabilir. Bu nedenle, 09.07.2023 tarihinde yapılan görevde yükselme sınav sonuçları bağıl değerlendirme veya çan eğrisi yöntemine göre yapılmalıdır” değerlendirmesinde bulundu. Alan değişikliği taleplerinin karşılanması gerektiğini kaydeden Karlıer, son olarak şunları ifade etti: “Bakanlığın bu konuda sessiz kalması, öğretmenlerin yer değişikliği başta olmak üzere özlük haklarını kullanmalarını ve kariyer planlamasını olumsuz etkilemektedir. Konuyu KİK başta olmak üzere her platformda gündeme getirmemize rağmen alan değişikliği hususunda herhangi bir açıklama yapılmamasının oluşturduğu belirsizlik öğretmenleri huzursuz etmektedir. Öğretmenlerin alan değişikliği konusundaki haklı ve yerinde beklentileri bir an evvel karşılanmalıdır.”
Kaynak:BBN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.