Konya'ya yeni proje geliyor. Tarihi surlar ayağa kalkacak

Konya'ya yeni proje geliyor. Tarihi surlar ayağa kalkacak

Evveliyatı Roma dönemine kadar uzanan Sultan Alâeddin Keykubat döneminde yeniden inşa ettirilen Osmanlı döneminde tadilatlardan geçirilen Konya Dış Kale Surlarının günümüze ancak birkaç kalıntısı gelebildi

AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Baykan, sanal medyadan yaptığı paylaşımla Konyalıları heyecanlandırdı. Baykan, Konya Büyükşehir Belediyesinin üzerinde çalıştığı Larende Dönüşüm ve Tarihi Konya Surlarının ortaya çıkarılması projesine atıfta bulunan Konya’nın dış kapı kalelerini gösteren bir görsel paylaştı.

memee.jpg

Konya Kalesi’ne ilişkin bu paylaşımın ardından sizler için Tarihi Surları ve Konya kalesini derledik. Selçuklu sultanlarının ikametgâh yeri, şehrin yönetim merkezi ve askerî garnizonu olan iç kale ile şehrin etrafını kuşatan dış kaleden oluşuyordu. Selçukluların Konya’yı fethi ile birlikte şehrin daha güvenli bir hâle getirilmesi için iç kale surları yenilenmiş, Alâeddin Keykubat zamanında da Konya’nın etrafı dış kale ile tahkim edilmiştir.

Kuzey-güney ve doğu-batıdan gelen önemli yolların ve kervan yollarının kavşak noktasında olan Konya, Türkiye Selçukluları Döneminde bir ticaret ve sanayi merkezi olarak doğu pazarlarında üstünlüğünü sürdürmüştür. Bu dönemde şehirler ve ülkelerarası ticaret yolları Konya’da odaklaşmakta, şehri kuşatan sur kapılarının en önemlileri de bu yollara açılmaktadır.

Şehri çevreleyen dış kalenin ilk olarak ne zaman inşa edildiği bilinmezken şehrin konumu, ticari dokusu ile Hristiyanlığın ilk yıllarında dinî bir merkez olarak önemi göz önüne alındığında Roma Döneminde şehrin dış kalesinin mevcudiyeti akla gelmektedir. I. Mesut ile I. Manuel Kommenos arasındaki savaş, Danişmentliler ile yapılan mücadeleler, Bizans’ın sürekli akınları dikkate alındığında dış kalenin II. Kılıçarslan tarafından tahrip olunduğunu düşünmek mümkündür.

konya-kalesi-konya-ic-kale-surlari-1825-labordeden.jpg

*İç Kale (Laborde 1825)

Dış kalenin Sultan Alâeddin Keykubat zamanına ulaşamadığı İbn Bibi’nin anlatımlarından anlaşılmaktadır. Sultan Alâeddin Keykubat, Konya şehrinin -başta Moğol tehlikesi olmak üzere- düşman saldırısından, sel baskını ve iç tehditlerden, özellikle de etrafındaki aşırı derecede servet yapmış ve âdeta devlete hükmetmeğe başlamış zengin emirlerden korunmak için sağlam bir dış kaleye ihtiyacı olduğunu görerek bunun yapım emrini vermiştir. Sultan bu inşaat faaliyetleri için mimarlar, ustalar ve ressamlar getirtmiştir. Emirler, serverler ve mimarlarla beraber şehrin etrafını dolaşan sultanın emri üzerine burçların, surların ve kapıların yerleri resmedilmiştir. Sultan bu resim ve çizimleri büyük bir titizlikle incelemiş ve gerekli düzeltmeleri yapmıştır. Alâeddin Keykubat, devlet ileri gelenlerini, dış kalenin yapımı için teşvik etmiş, yaptıkları sur ve burçlara kendi adlarını vermelerine müsaade etmiştir. Dış kalede 140 beyin yaptırdığı birer burç ile Alâeddin Keykubat’ın yaptırdığı dört burç bulunmaktadır. Kale kapılarından da dördünü Sultan Alâeddin Keykubat, diğer sekiz kapıyı da emirler yaptırmıştır. Dış kalenin dıştan etrafını kuşatan hendek kuzeybatıdaki dağlardan gelen sel sularını toplayarak Aslım Çayı’na aktarmaktadır. Hendeğin kapılara gelen kısımlarında ahşaptan asma köprüler bulunmaktadır. İbn Bibi Selçukname’sinde Konya ve Sivas kalelerinin yapımı (1218) başlığı altında Konya dış kalesinin inşasını ayrıntılı olarak tasvir etmektedir:

konya-matrakci-nasuhun-konya-minyaturu-sayfa-259.jpg

*Matrakçı Nasuh'un Konya şehri ve surları minyatürü

Osmanlı döneminde de onarımdan geçti

İbn Bibi’nin bahsettiği gibi Alâeddin Keykubat dış kalenin inşasını 1221 yılında tamamlatmıştır. 1255’ten sonra Moğol hükümdarı Baycu dış kale surlarının bir bölümünü yıktırmıştır. 1276’da Karamanoğlu Mehmet Bey, Konya’yı zapt ederek dış kale kulelerinden yedi tanesini yıktırıp yeniden inşa ettirmiştir. 1277 Cimri Olayı’nda surların iki kapısı ateşe verilmiştir. Osmanlı-Karamanoğulları arasındaki mücadelede şehir surları harap olmuş, Fatih Sultan Mehmet’in Konya’yı Osmanlı topraklarına kattıktan sonra kaleyi 872/1467 yılında tamir ettirdiğine dair kitabesi mevcuttur. 998/1590 yılında da III. Murat tarafından dış kale surları tekrar onartılmıştır. Şehir surları XVIII. yüzyıla kadar işlevini sürdürmüş, bu tarihten sonra kale önemini yitirmiş ve yıkılmaya başlamıştır. XIX. yüzyıla gelindiğinde ise kalenin tımarları dağıtılarak görevlileri tasfiye edilmiştir. 1834-1835 yıllarından sonra surların yeni yapılara malzeme temini için taş ocağı olarak kullanma süreci başlamıştır. 1882’de dış kaleden fazla iz kalmamıştır. Başta Valilik binası olmak üzere yeni yapılan binalarda surların taşları kullanılmıştır. Günümüzde iç kale surlarından çok az bir kalıntı ile dış kale surlarından birkaç kalıntı dışında hiçbir iz kalmamıştır. Konya Kalesi’ne ait olan mimari parçalar ve kitabelerin bir kısmı İnce Minareli Medresede sergilenmektedir.

konya-kalesi-g-niebuhrun-1766-konya-sehir-plani.jpg

*G. Niebuhr’un Konya şehir planı (1766)

Düzensiz bir oval plana sahip

Şehrin etrafını kuşatan dış kale döneminin yerleşim alanlarını kuşatmaktadır. Dış Kale Niebuhr’un 1776’da yayımlanan planına göre düzensiz bir oval plana sahiptir. Buna göre dış kale surları Kapı Camii’nin hemen doğusundan başlayarak kuzeye doğru İstanbul Caddesi’ni takip ederek İsmet Paşa İlkokulu civarından batıya Hapishane Caddesi’ne doğru dönmekte, burada İmam-Hatip Lisesi ve Numune Hastanesini geçtikten sonra hafif bir kıvrılma ile Zindankale önünden güneye doğru bir kavis yaparak Sahip Ata Caddesi’ne ve Sahip Ata Caddesi’nde Havuzlu Meydan civarından kuzeye dönerek Kapı Camii’ne kavuşuyor olmalıdır. Yukarıdaki sıralamaya göre uygun olarak dış kale surlarındaki kapılar: Telli Kapı, Aksaray Kapısı, Debbağlar Kapısı, Ertaş Kapısı, Halkabeguş Kapısı, Ayas Kapısı, Sille Kapısı, Antalya (Meram) Kapısı, Çeşme Kapısı, Yeni (Demir) Kapı, Larende Kapısı ve At Pazarı (Pazar) Kapısı’dır. Osmanlı Döneminde bu on iki kapıdan dördü dışındakilerin kapatıldığını Evliya Çelebi nakletmektedir.

konya-kalesi-dis-kale-surlari-20-yy-basi-sahip-ata-civari.jpg

* Sahip Ata civarında dış sur kalıntısı (XX. yy. başı)

Kaynak:Mustafa KAYA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum