KONYA HABER
Konya
Az bulutlu
31°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,0350 %0,80
48,0868 %0,92
4.443,92 % 1,11
Ara

EZİYETİN HİKAYESİNİ KABULLENMEK: BİR PRANGADAN KURTULMAK

YAYINLAMA:

Çektiğimiz eziyet konusunda belli bir hikayeyi kabullendikten sonra ona karşı çıkmak zor oluyor. İnsan, acıya bir anlam yüklediğinde o acıya boyun eğme eğilimindedir. Bir eziyeti kabullenmek, genellikle onu normalleştirmekle başlar. “Böyle gelmiş, böyle gider,” “Herkesin bir derdi var,” ya da “Sabır her şeyin ilacıdır,” gibi söylemlerle acılarımızı mantıklı hale getiririz. Oysa bu hikayeler, bizi farkında olmadan bulunduğumuz yere zincirler. Kabullenmek, hayallerimizden, cesaretimizden ve özgürlüğümüzden vazgeçmek anlamına gelir.

Örneğin, toksik bir iş ortamında çalışan bir birey düşünelim. Bu kişi, “Bu kadar maaşa ancak bu kadar eziyet çekilir,” diye düşünerek mutsuzluğunu rasyonalize edebilir. Ama bu hikaye, onun daha iyi bir iş arama cesaretini kırar. Belki daha keyifli bir kariyer, daha mutlu bir yaşam olasılığı masanın öbür ucunda bekliyordur, ancak o bu ihtimali hiç göremez. Kabulleniş, bireyin potansiyelini adeta bir kafese hapseder.

Benzer şekilde, kötü bir ilişkide kalmayı seçen birisi, bu durumu “Sevgi fedakarlık ister,” ya da “Kimse kusursuz değil,” gibi düşüncelerle savunabilir. Ancak bu hikaye, karşılıklı saygı ve sevgi üzerine kurulu bir ilişki yaşama ihtimalini yok eder.

Eziyetin hikayesine karşı çıkmak cesaret ister, çünkü bu durum bilinmeyene atılan bir adımdır. İnsan, alıştığı eziyetin konforlu hapishanesinden çıkmak istemez. Oysa bu hapishaneden çıkmak, hem özgürlüğe hem de farkındalığa açılan kapıdır. Karşı çıkmak, belirsizlikle yüzleşmek ve bedel ödemeyi göze almak demektir. Karşı çıkmak; özgürlüğe, mutluluğa ve hak ettiğimiz yaşam kalitesine ulaşmamızın anahtarıdır.

Hayatımızdaki eziyetlere karşı koymanın yolu, o eziyetin hikayesini değiştirmekten geçer. “Bunu hak ediyorum” yerine “Daha iyisini hak ediyorum” diyebilmek bir başlangıçtır. “Bu durum değişmez” yerine “Bu durumu değiştirebilirim” demekse bir devrimdir.

Kendi hayatınızın yazarı olduğunuzu unutmayın. Çektiğiniz eziyetlere bir anlam yüklemek yerine, bu eziyetlerin neden var olduğunu sorgulamaya cesaret edin. Zira hikaye değiştiğinde, hayat da değişir.

Eziyetin hikayesini kabullenmek pasif bir yaşamı getirir; buna karşı çıkmak ise aktif bir yaşamı. Seçim sizin: Ya hikayeyi olduğu gibi kabul edip prangalarınızla yaşamaya devam edersiniz, ya da hikayeyi değiştirip özgürlüğünüzü kazanırsınız. Unutmayın, en güzel hikayeler cesur karakterlerin elinden çıkar.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *