KONYA HABER
Konya
Açık
17°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3624 %0,44
48,5512 %0,70
4.845,64 % 0,36
Ara

AKARYAKIT FİYATLARI NASIL BELİRLENİR?

YAYINLAMA:

2022 yılı başında başlayan Ukrayna-Rusya savaşı tüm dünyayı etkileyen bir krizi de tetiklemiş oldu. 2019-2022 yılları arasında yaşanan Covid 19 pandemisi, yani dünyayı sarmış olan salgın, bütün ekonomileri hırpaladı. Her ülke kendi ölçüsünde bundan etkilendi. Ancak Avrupa’nın ortasında çıkan savaşla petrol fiyatları, gıda fiyatları ve diğerleri alıp başını gitti. Tüm dünyada bir krize dönüşmeye başladı. Dediğimiz gibi her ülke kendi standardında bu buhranı yaşadı. Türkiye de bu krizden etkilenen ülkelerden biriydi. Dövizin yukarı yönlü hareketi, derken savaş nedeniyle petrol fiyatlarında yaşanan korkunç artış ve bunu izleyen zamlar ülkede hemen herkesi ciddi anlamda şok etti. Halkımızın büyük çoğunluğu bunun nedeninin uluslara arası bir kriz olduğunu biliyorsa da kendi gibi niyetleri de kötü olan bir güruh bundan isyan devşirmenin yollarını arayacak kadar alçaldılar.

Türkiye’de muhalefet ki bir bölümü 6’lı masa olarak anılıyordu, doğal olarak bu durumu kullanarak siyaset üretti. Ancak hiç birinin, iktidara geldiklerinde, bu durumu nasıl düzeltecekleri yönünde net bir açıklamaları yoktu. Tabi ki kimse onlardan planlarını açıklamalarını beklemiyordu. Ancak gerçekten bir plan varsa küçük ip uçları paylaşılabilirdi. Ne yazık ki bunu göremedik.

Bunun yerine özellikle akaryakıt üzerinden iktidara ve devlet kuruluşlarına yüklenmeyi uygun gördüler. Çünkü en kolayı buydu. Hükümet petrol fiyatlarının artışına bir şey yapmıyor demek daha çok prim yaptırıyordu. Çünkü milletimizin büyük bölümü, buna gazeteciler de dahil, akaryakıt fiyatlarını hükümetlerin belirlediğini zannediyorlardı. Evet zannediyorlardı. Bu noktada doğal olarak şu soru geliyor: Eğer fiyatları hükümet belirlemiyorsa bu fiyatlar nasıl belirleniyor? En yalın dille durumu anlatalım.

Türkiye’de akaryakıt fiyatları üç aşamada belirleniyor.

Ham petrol önce rafineriden geçiyor. Burada rafineri fiyatına hem Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) hem de Enerji Piyasası Kurumu (EPDK) payı ekleniyor. Devletin her ürün için belirlediği ÖTV değeri birbirinden farklı. EPDK’nın payı da; beyaz ürünler için ve siyah ürünler için farklılık göstermektedir. Yakıtın rafineriye geldiği fiyatsa yani ithal ettiğimiz fiyatsa ki burası çok önemli, Akdeniz – İtalyan piyasasında yayınlanan CIF Akdeniz tarafından o gün ki döviz kuruna bağlı olarak belirlenir.

Gelelim Depo Satış Fiyatının belirlenmesine. Rafineriden çıkan yakıt dağıtıcı firmalar tarafından alınır. Burada firmalar hem kendi marjını hem de servis ücretini ekleyerek yeni bir fiyat oluşturur. Firmalar buradan elde ettikleri kar marjlarını pazarlama faaliyetleri için kullanır. Bu da depo satış fiyatıdır.

İyi de pompa fiyatları bu değil mi?”diyenler vardır mutlaka! Hayır efendim değil! Depodan satış fiyatına, bayi masrafları, lojistik giderleri eklendiğinde tavsiye edilen pompa fiyatı ortaya çıkar. Bölgeden bölgeye akaryakıt fiyatlarının değişmesi de bu lojistik farklılıklarından kaynaklanmaktadır.

Bir kez daha belirtelim Türkiye’de gümrüksüz rafineri fiyatının hesaplanmasında Akdeniz ürün fiyatları izleniyor. Son fiyat değişiminden itibaren günlük CIF Akdeniz ürün fiyatları ve günlük dolar kuru takip edilerek, belli bir fiyat değişim farkında gümrük rafineri tavan satış fiyatı oluşuyor. Bu da İtalya’da belirleniyor.

Temin fiyatı üzerine dağıtım şirketi marjı ve ürün servis ücreti eklenerek dağıtım şirketinin depolar için satış fiyatları belirleniyor.

Dağıtım şirketleri tarafından, depo satış fiyatı üzerine bayi masrafları ve bulunduğu bölgenin nakliye ücretlerinin de eklenmesiyle, tavsiye edilen pompa satış fiyatı oluşturuluyor ve bayilere bildiriliyor.

LPG alım satımında da fiyatlar, erişilebilir dünya serbest piyasa koşullarına göre oluşur. LPG fiyatları uluslararası petrol fiyatlarının yanı sıra vergi oranları, dağıtım maliyetleri ve döviz kuru gibi etkenlerden de etkilenmektedir.

Akaryakıt ürünleri ham petrolden elde edildiği için, ham petrolün fiyatının artması tüm akaryakıt ürünlerinin artması demektir. Fakat bu artış hemen ve eş zamanlı bir artış olmayıp, çeşitli piyasa faktörlerinin etkisi ile gecikmeli ve farklı oranlarda olabilmektedir.

Akaryakıt fiyatları, uluslararası petrol fiyatlarının yanı sıra vergi oranları, dağıtım maliyetleri ve döviz kuru gibi etkenlerden de etkilendiği için uluslararası petrol fiyatlarındaki düşüş veya yükseliş oranıyla birebir ilişkili olmayabilir.

Akaryakıt fiyatlarını belirlemek konusunda devlet ve hükümetler baş aktör konumunda değildir. Şu durumda devlet sadece akaryakıttaki "vergi" oranını belirlemektedir. Devlet ve hükümetler gerçekten de akaryakıta zam yapmıyor, fiyatlar serbest piyasa ekonomisi gereği başka etkenler tarafından belirleniyor. Devlet sadece vergileri belirlemekle yetiniyor.

Bu noktada bizler de hararetle muhalefetin akaryakıt fiyatlarını düşürme planını bekliyoruz.

Akaryakıt fiyatları işte bu şeklide belirleniyor…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *