Konya’da sonbahar mevsiminin girmesi ve bağbozumu ile pirlikte pekmez kazanları kaynamaya başladı. Kışın soğuktan koruyacak, hastalıklara karşı vücut direnci kazandıracak olan pekmezler aynı zamanda kış akşamlarını tatlandıracak iki enerji deposu ürünün yapımında da kullanılıyor. Bugünlerde Konya’nın asırlık ceviz ağaçlarından elde edilen cevizle pekmezin buluştuğu bandırma, namı diğer cevizli sucuk ve pestil yapılıyor.
Ereğli ve Halkapınar yöresinde ise pestil yerine geleneksel “köfter” tercih ediliyor. Niğde kültüründe daha geniş yer edinen ve Ereğli bölgesine de aktarılan köfter için yoğun mesai harcanıyor.
Don ve kuraklık nedeniyle hem üzüm hem de ceviz üretimi kısıtlı olsa da yöre halkı kadim lezzetleri yapıp geleneği korumaya devam ediyor. Üzüm şırası, un ve cevizle yapılan bu geleneksel tatlılar, kış aylarının vazgeçilmez yiyecekleri arasında yer alıyor.
KÖFTER NASIL YAPILIR?
Köfter İçin Gerekli Malzemeler Nelerdir?
1 bardak pekmez
2 bardak su
1 bardak nişasta
1,5 ölçü un
Pekmez kaynatılıp kıvama gelince su, nişasta ve unla karıştırılarak bulamaç hazırlanır. Kısık ateşte yavaş, yavaş karıştırılır. Topaklandırılmadan gö zgöz patlayıp baloncuklar oluşuncaya kadar pişirilir. Kıvamını anlamak için bir kâseye su konup, kaşığın ucu ile köfter damlatılır. Damlayan köfter su içinde dağıtmazsa, köfterimiz pişmiş demektir. Pişen köfter sığ tepsilere dökülerek düzeltilir. Kendiliğinden donması beklenir.

Ertesi gün donan köfter kare veya baklava dilimi şeklinde kesilerek beyaz örtüler üzerinde güneşte kurutulur, iyice kuruduktan sonra kapalı emaye veya teneke kaplarda saklanır. Kışın misafirlere ceviz içi ile birlikte çerez olarak ikram edilir.
Evliyâ Çelebî de ünlü eserinde bademle yapılan köfterden bahsetmiştir. İplere bademleri ve cevizleri dizilip yoğun olan paluzeye batırarak yaptıklarından bahsetmiştir.