Öğretmen Mustafa Gök, ev hanımı eşi Ayşe Gök ve yarıyıl tatili dolayısıyla yanlarına gelen oğulları Görkem, 6 Şubat tarihinde meydana gelen büyük depremler sırasında Hatay'ın Antakya ilçesinde bulunan evlerinde zor anlar yaşadı. Aile, kendilerine ait 6 katlı binada yaşanan ağır hasar sonucunda, kendi çabalarıyla çıkış yolu bularak kurtulmayı başardı.

Komşularını ve Yakınlarını Kurtardılar
Gök ailesi, sadece kendileri için değil, aynı zamanda komşuları ve yakınları için de büyük bir özveride bulunarak yardım etmeyi ihmal etmedi. Depremin yarattığı yıkımın ortasında, ağır hasar alan binadan diğer sakinleri de kurtarma çabası içine girdiler. Bu tür dayanışmalar, zor zamanlarda birlikte hareket etmenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Kazanılan bu yaşamlar, doğal afetlerin hatırlattığı dayanışma ruhunu pekiştirdi. Aile, deprem sonrası hayata yeniden tutunmak için Konya'ya yerleşti ve burada yeni bir düzen kurmaya çabaladı.

Ayşe Gök'ün Eserleri ve Hedefleri
Ayşe Gök, 2022 yılında yaşadığı felaketi kaleme aldığı "Yarın Var mı? 04.17" isimli kitabını yayımlayarak hikayesini daha geniş kitlelere ulaştırdı. Kitabın satış gelirlerini, depremzede çocukların ihtiyaçlarına bağışlayarak sosyal sorumluluk projelerine katkı sağladı. Gök, Hatay ile olan bağlarını koparmayıp sık sık bölgeye giderek gözlem yapıyor ve yerinde gördükleriyle, çocukların bayramlık ve kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamak için çaba sarf ediyor. Aylardır sürdürülen bu projeler, Ayşe Hanım’ın insani duyarlılığını ve toplumsal farkındalığını artırmaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

İkinci Kitap: "Yıkılan Hayatlar Direnen Ruhlar"
Ayşe Gök, depremzedelerin hikayelerini dinleyerek, onları kaleme almanın yanı sıra bu deneyimleri paylaşmanın önemini de vurguladı. "Yıkılan hayatlar direnen ruhlar" adı altında ikinci kitabını piyasaya sürdü ve bu kitapta toplam 16 acı hikaye bir araya geldi. Bu süreç içerisinde birçok insanın yaşadığı travmaları duyarken gözyaşlarını tutamadığını ifade etti ve yazım sürecinin kendisi için ne kadar zorlayıcı olduğunu belirtti. Gök, "Bu acıların unutulmaması gerekiyor" diyerek, herkesi bu trajedinin detaylarını bilmeye ve hissetmeye davet etti. Onun çabası, sadece kitap yazmakla sınırlı kalmayıp, toplumu duyarsız kalamamaya teşvik etmek üzerine yoğunlaşıyor.

Unutulmaması Gereken Acılar
Ayşe Gök, yaşanan acıların zamanla unutulmaması ve insanların bu deneyimlerden ders çıkarması gerektiğine inanıyor. Depremin üzerinden geçen iki yıldan fazla sürede yaşadığı acıların hâlâ taze olduğunu söyleyen Gök, "Bu duyguları herkes görmeli ve bilmelidir" diyor. Bu bağlamda, katıldığı çeşitli programlarda da bu acıyı unutturmamak için mücadelesine devam etmekte kararlı. Kitaplarındaki gelirlerin, çocukların ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olacağına ve bu amacın her geçen gün daha da büyük bir ihtiyaca karşılık geldiğine dikkat çekti. Ayşe Gök, insanların destekleri sayesinde daha fazla çocuğa ulaşmanın sevincini yaşayarak, bu süreçte duygusal bir ivme kazanmanın kendisi için önemli olduğunu belirtiyor.