KONYA HABER
Konya
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,1799 %0,27
47,9870 %0,46
4.672,48 % -0,81
Ara
BBN Haber 3.sayfa Gürültücü ve taklitçi kuş türü; Sığırcık

Gürültücü ve taklitçi kuş türü; Sığırcık

Gürültücü ve taklitçi kuş türü; Sığırcık

Okunma Süresi: 5 dk

Sığırcık, ötücü kuşlar takımından, sığırcıkgiller familyasına ait orta boyutlarda bir kuş türüdür. Yaklaşık 20 cm. boyunda ve parlak siyah tüylere sahip olan sığırcığın tüylerinde yılın bazı dönemlerinde beyaz benekler görülür. Bacakları pembe renkli olan bu kuşun gagası kışları siyah yazları ise sarı renklidir. Genç kuşların tüyleri erişkinlerden daha kahverengi tonlardadır. Özellikle topluluk hâlinde bulunduğunda çok gürültücü olan bu kuşun şakıması müzikal bir tonda olmasa da çeşitlilik arzeder. Taklitçilik yetisi ile edebiyatta kendine yer edinmiştir. Omurgasız zararlılarla beslendikleri için çok sayıda bayağı sığırcıktan oluşan büyük kuş sürüleri ziraat için faydalı oldukları gibi meyve ve tohumlarla beslendikleri için kendileri de zararlı olarak sayılabilmektedir. Kentsel alanlarda büyük sürülerin çıkardığı gürültü de rahatsız edici olabilmektedir.
Divânu Lügati't-Türk'te bu kuş sıkırçık / sıkırçuk olarak geçer. Eski Türkçe’de "çığırmak, ötmek" anlamına gelen "sıkır-" kökü ile "-çuk" küçültme ekinin birleştirilmesiyle oluşturulduğu düşünülmekle birlikte "şakıma" anlamına gelen "sıkırça-" köküne "-ık" eki eklenmesiyle oluşturulduğuna dair yorumlar da bulunmaktadır ve kelimenin kökünün sığır kelimesiyle bir ilgisi yoktur.
Anadolu'da sığırcığa çekirgekuşu, çoğurcuk, sakızgan, sar, sarec, sari ve zurzur denirken Kıbrıs ağzında Rumcadan gelen mavrobullo adı verilir.
Tüyleri yanardöner siyah, mor ya da yeşil parıltılı ve özellikle kışın beyaz beneklidir. Erişkin erkek sığırcıkların alt tüyleri erişkin dişi sığırcıklardan daha az beneklidir. Erkeklerin nümayiş sırasında kullandığı boğaz tüyleri dişilere göre daha uzun ve daha seyrek iken dişilerin boğaz tüyleri daha kısa ve uçları sivridir. Tıknaz ayakları pembemsi kızıl ya da grimsi kızıl renklidir. Yılda bir kere, yaz sonunda üreme dönemi bittikten sonra tüy değiştirirler ve yeni çıkan göğüs tüylerinin ucu beyaz olurken kanat ya da sırt tüylerinin ucu da ten rengi olur. Tüylerin uçlarının beyaz ya da ten rengi olması sığırcığa yeni tüyleri çıktığında benekli görünümünü sağlar. Sığırcık zıplayarak değil yürüyerek ya da koşarak yerde ilerler. Canlı bir şekilde uçarlar; üçgen şekilli kanatlarını hızla çarparak ve periyodik olarak çok fazla yükseklik kaybetmeden kısa kısa süzülerek ve tekrar kanat çırpmaya dönerek uçarlar. Sürü hâlindeyken kuşlar hemen hemen aynı anda kalkar, birlikte döner, yoğun bir şekilde uçar ya da araları açılarak geniş bir alana yayılır tekrar birleşir ve aynı anda yere konarlar. Sığırcık göç sırasında saatte 60 ila 80 km. hız yaparak uçar 1.000 ila 1.500 km. mesafe katedebilir. 
Sığırcık gürültücü bir kuştur. Şakıması hem melodik hem de mekanik sesler içeren seslerin ritüel şekilde birbirini izlemesinden oluşur ve çeşitlilik gösterir. Daha çok erkek sığırcık şakır ve şakıması genellikle bir dakika ya da daha fazla sürer. Şakıma bir dizi arı notalardan oluşan ıslıklarla başlar ve bunları diğer kuş türlerinin şakımalarından ya da doğada duyulan insan yapısı seslerden taklit edilerek oluşan çeşitli sekanslarla devam eder. Sığırcık özellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde olmak üzere oldukça sosyal bir kuştur. Sürüyü oluşturan kuş sayısı çok farklılık gösterse de tünediklere yerlerde devasa ve aşırı gürültücü sürüler oluştururlar. Sürü uçarken sıkışık bir küre biçimi alır ve bu küre sürekli olarak büyür, küçülür, şekil değiştirir ve sürünün belirli bir lideri yoktur. Eşleşmemiş olan erkek sığırcık uygun bir oyuk ya da kovuk bularak dişi sığırcıkları çekebilmek için yuvayı yapmaya başlar ve sıklıkla çiçekler ya da taze yeşil bitkilerle yuvayı süsler; erkek kuşu eşi olarak kabul eden dişi kuş daha sonradan bu süsleri yuvadan kaldırır. Yuvada bulunan yeşil bitkilerin miktarı önemli değildir ancak dişiyi çekebilmek için yuvanın süslenmesinde kokulu otların kullanılmasının önem taşıdığı görülmektedir. Civanperçemi gibi bitkilerin kokusu dişiler için çekici olabilmektedir.
Erkekler yuvayı yaparken sürekli olarak şakırlar ve özellikle yuvaya dişilerin yaklaştığını gördüklerinde şakımaları artar. Çiftleşme gerçekleştikten sonra ise erkek ile dişi kuş yuvayı birlikte yapmaya devam ederler. Yuvalar herhangi bir oyuk ya da kovuk olabilir, en çok kullanılan yerler içi oyuk ağaçlarda, binalarda, kesik ağaç gövdelerinde ve insan yapımı kuş yuvalarıdır. Sığırcıklar hem tek eşli hem de çok eşli olabilir; her ne kadar çoğunlukla yavrular bir erkek ve bir dişi kuştan oluşan çift tarafından büyütülse de zaman zaman bu çifte yardımcı başka bir sığırcık da olabilir. Eşleşmeden sonra dişi kuş birkaç gün boyunca yumurta yumurtlar. Bu süre içinde kaybolan yumurta olursa dişi kuş onun yerine tekrar yumurtlar. Normal olarak açık mavi ya da bazen beyaz olmak üzere, parlak görünüme sahip dört ya da beş yumurta yumurtlanır. Mavi rengin az ışık altında iyi görünmesi nedeniyle yumurtaların renginin mavi olarak evrimleştiği düşünülmektedir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *