ANIN HAZZINI KAÇIRMAK
Modern yaşamın hızlı temposunda, bir şeyi neden yaptığımız sorusunu ne kadar sık soruyoruz? Çoğu zaman yaptıklarımızın amacı, bir sonuç elde etmek oluyor. Ancak bu bakış açısı, bizi “şimdi” den koparıyor. Eğer yaptığımız her şey, bir hedefe ulaşmak için birer araç haline gelirse, hayatımızın büyük bir kısmını geleceğe endekslenmiş bir bekleyiş içinde geçirmiş oluruz. Bu durumu spor yaparken ya da bir hobiye zaman ayırırken sıkça deneyimleriz.
Spor yaparken sadece kilo vermek veya fit bir görünüme ulaşmak için çabalıyorsak, antrenmanın kendisini keyifli bir süreç olarak göremeyiz. Aynı şekilde bir enstrüman çalmayı öğrenirken yalnızca başkalarına yeteneğimizi göstermek ya da alkış almak için uğraşıyorsak, o enstrümanın bize hissettirdiği mutluluğu fark edemeyiz. Anın hazzını kaçırmamızın bir diğer nedeni, başarı odaklı toplum yapımızdır. Çocukluktan itibaren “Başarılı ol!” mesajlarıyla büyüyoruz.
Başarı, çoğu zaman sonuçlarla ölçülüyor. Sadece bir sonuca ulaşmaya odaklandığımızda, yaptığımız işin özündeki güzellikleri kaçırıyoruz. Elbette hedefler belirlemek ve bu hedeflere ulaşmak için çaba göstermek insan doğasının bir parçasıdır. Ancak dengeyi kurmak gerekir. Bir hedefe ulaşma isteğiyle hareket ederken, yolculuğun kendisinin de kıymetli olduğunu unutmamalıyız. Çünkü yaşam, yalnızca varılacak noktalarla değil, o noktaya giderken deneyimlediklerimizle anlam kazanır. Kendimizi “şimdi”nin içinde bulabilmek, farkındalıkla mümkündür. Sabah yürüyüşüne çıktığınızda çevrenizdeki kuş seslerini duyuyor musunuz, yoksa yalnızca kaç kilometre yürüdüğünüzü mü hesaplıyorsunuz? Yemek yerken lezzetleri hissediyor musunuz, yoksa bir sonraki işi mi düşünüyorsunuz? Bu sorular, hayatı daha derin bir şekilde yaşamamıza rehberlik edebilir.
Hayat, sürekli bir sonuç elde etme yarışından ibaret değil. Bazen sadece bir fincan kahve yapıp onu keyifle içmek, sevdiğiniz bir şarkının melodisinde kaybolmak, bizi anın büyüsüne çekebilir. Ve belki de o anlarda, asıl sonucu elde ederiz: HUZUR. Unutmayın, bir şey yaparken sadece hedefinize değil, o anın sunduğu hazineye de odaklanın. Çünkü gerçek mutluluk, yolun sonunda değil, yolun kendisindedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.