Ali Ulurasba

Ali Ulurasba

ÇÜRÜMENİN MUTLULUĞU

ÇÜRÜMENİN MUTLULUĞU

İnsan her şeyi parti havasında karşılar. Ölenler ölür kalanlarla yola devam ediliyor.

Ortaçağ karanlığında binlerce insan öldü.

Fransız devriminde binlerce insan hayatını kaybetti.

Kadınlar, çocuklar… Titanik batarken üs katta parti devam ediyordu.

Çürümeden beslenir.

Mutlu kadavralar olmaya doğru koşarız.

Bir insan kilitli olmayan ama içeriye doğru açılan bir kapıyı boyuna itiyor, çekmek aklına gelmiyorsa, odada hapistir” diyor Ludwig Wittgenstein.

“Doğal durumdan ne kadar çok uzaklaşırsak, o ölçüde doğal zevklerimizi yitiriyoruz ya da daha çok alışkanlık bizde yeni bir doğa yaratıyor, biz de bunu o derecede ilk doğamızın yerine koyuyoruz, sonuçta hiçbirimiz bu ilk doğayı artık tanımıyoruz” diyor Emil Michel Cioran, Çürümenin Kitabı’nda.

Verdiğimiz tek bir mücadele vardır o da hayatta kalmaktır. Hayatta kaldığımız andan itibaren yaşamda kendi konfor alanımızı üretmenin uyuşturucu etkisine kapılırız; gündelik hayatın koşturması da budur.

Şu ölmüş…

Bunu hunharca öldürmüşler…

Şurada bir hukuksuzluk olmuş…

Savaş…

Doğal afet…

Ormanın yakılması karşısında ayaklananlar üzerine yapılan otelde birkaç gece kalabilmek için bir yıl boyunca boynuna katılan zincir nereye çekilirse oraya gider.

Hayat merhametlidir ama insan acımasızdır; insan en çok kendine acımasızdır.

Birinci ve ikinci dünya savaşına tutulan yastır bir üçüncü dünya savaşının çıkacağı beklentisi ve alıştırmaları.

Kendimizden bir ben yaratmaya uğraşır dururuz ve bunun için soykırımlar dahil her türlü vahşiliğe hazırızdır.

Bir alaycı kuştur karşıdan bize bakan kendi gözlerimiz olarak.

Sürekli kendimizden korkarız ve bu yüzden sürekli kendimizi öldürür dururuz.

Kendimizden vazgeçmeye karşı bağışıklıyızdır.

Hemen hiçbir zaman söz ile anlatılmayacak kadar normal hale gelemeyiz, gelmeyi de istemeyiz; kendimize rağmen kendimizin değersizliğini idrak etmek yoluna girmeyiz. Kendimizi inkâr ederek kabulleniriz. Çürümek bu yüzden mutluluk verir ve hiçbir zaman yok olacak kadar olgunlaşmayız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Ulurasba Arşivi