Ali Ulurasba

Ali Ulurasba

EMEK: OYUN VE GERÇEKLİK

EMEK: OYUN VE GERÇEKLİK

Türkiye’de her şey “burası Türkiye” mitine mi uydurulmaya çalışılıyor?

Çalışmanın neşe üreten bir emek süreci olabilmesi, çalışmanın acılı, stres yüklü trajik, yüksek kaygı içeren bir süreçten çıkarılmasıyla mümkün olabilir.

Söylemek istediğim emeğin neliğine dair değil; emeğin ne olduğunu hepimiz biliyoruz.

İnsanın hobisinin işi veya işinin habisi olması kadar güzel bir şey olmadığı söylenir. Doğru olabilir ancak daha önemlisi, neredeyse artık bir YAŞAM BİÇİMİ HALİNİ ALAN ÇALIŞMAnın karşılığı ruhsal ve bedensel sağlığın yitirilmesi olarak karşımıza çıkıyor.

Bu sistemin devam ettirilmesine insanları ikna eden, bütün mesaisini buna harcayanlar da var.

Zira yaşamın iş hayatı haline dönüşmesi ve bu yüzden insanların ruh ve beden sağlıklarını kaybetmesinin ekonomisi, dolayısıyla getirisi de yüksek.

TERSTEN BİR OYUN BU.

Gerçek ise göründüğü gibi değil.

Sabahın en geç saat yedisinde yola çıkan insanlar akşamları en erken evlerine saat yirmi bir sularında ulaşabiliyorlar. Sabah yine aynı saatte yola çıkabilmeleri için insanların kendilerine ayıracakları vakit neredeyse yok.

Ne zaman yemek yiyecekler?

Ne zaman evle ilgilenecekler?

Evli ve çocuklu iseler aileleriyle ne kadar vakit geçirecekler?

Daha birçok olumsuzluğu saymak mümkün.

Hemen bütün iş yerlerinde sanki bugün bütün işlerin bitirilmesi gerekiyormuş gibi bir hava estiriliyor.

Oysa bir planlamayla bu işler çözülebilecek nitelikte ve “şu” işin yarına kalması büyük bir sorun teşkil edecek nitelikte değil.

Yani burada “burası Türkiye” miti devreye giriyor.

Verimsiz çalışmanın verimini “burası Türkiye” klişesinin eseri olarak görmek mümkün, bugünkü güzel ülkemize baktığımızda…

Neremiz düzgün diye sorası geliyor insanın?

Sahi neremiz düzgün?

Son İstanbul depremi de gösterdi ki, uzmanından sokaktaki en bilgisiz insana kadar her şeyi bilmenin verdiği özgüven bizi yaşamdan koparacak derece güçlü. Bu neyin güveni? İnsan sormadan edemiyor.

Şu bir gerçek ki en başta söylediğim gibi artık kendi kendimizi idare eder değiliz. Bir oyun bütün emeklerimiz ve gerçeklik simülasyona dönmüş durumda. Bunu biliyoruz da ne oluyor? Hiç. Kocaman bir hiç.

Ancak insan geçmiş atalarının emeklerinin heba edilmesine üzülmüyor değil.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Ulurasba Arşivi