KONYA HABER
Konya
Açık
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3247 %0,24
48,8293 %0,45
4.854,17 % -0,06
Ara

CILKINI ÇIKARMADIĞIMIZ NE KALDI?

YAYINLAMA:

Dilimizde “cılkını çıkarmak” diye bir tabir vardır. Bir işi, sözü ya da eylemi özünden uzaklaştırıp anlamsız hale getirmek, onun değerini düşürmek anlamına gelir.

Millet olarak değerli, hoş, güzel ne varsa cılkını çıkarmayı, abartmayı, maksadından uzaklaştırıp içi boş hale getirmeyi çok severiz. Bu duruma pek çok örnek vermek mümkün. Mesela içinde ulunduğumuz mübarek Ramazan ayı.

Açlığın ve yoksulluğun halini anlama, yardımlaşma, Kur'an'a bir kat daha yönelme, ibadet hayatını canlandırma, sabrın güzelliğinin ve vaktin kıymetinin farkına varma gibi pek çok güzel hasletler barındıran Ramazan ayının da özünden uzaklaştığını üzülerek görüyoruz.

Her yerde Ramazan'a özgü süslemeler görmeye başladık. “Noel’de Hristiyanlar ağaç süslemesi yapar da biz Ramazan’da yapamaz mıyız” der gibi kapılar, koridorlar, sokaklar, caddeler süsleniyor, aydınlatılıyor. Oysaki Ramazan sokakları ışıklarla değil kendimizi güzel hasletlerle süsleme ayıydı...

Sadece eş dost akrabanın çağrıldığı iftar sofraları, zengin iftar menüleri olmadan Ramazan ayı olmaz sanılıyor. Üstelik misafirleri evde ağırlamak da zor gelir olmuş millete. Lokantalarda yapılıyor artık iftarlar. Yiyemeyip çöpe atılan yemeklerle hem de... Oysaki Ramazan israf ayı değil, nimetin kadir ve kıymetini bilme ayıydı...

Fakirlerin davet edilip bir de diş kirası adı altında sadaka verildiği iftarlar mazide kalmış. Bu akşam bir yoksulu ağırlasam demeyi geçtik, bir yoksula bir şekilde iftar ettirsem demek bile aklımıza gelmiyor. Ramazan gelince hangi yoksulun ihtiyacını nasıl gideririz diye organize olmak lazımken kendi aramızda iftar organizasyonları düzenliyoruz. Oysaki Ramazan yardımlaşma ayıydı...

Gazze'de Müslümanlar soykırıma uğrarken, sahursuz ve iftarsız oruç tutarken biz onların halini anlamak, derdiyle dertlenmek yerine iftarda ne yiyeceğimizin derdine düşüyoruz. Oysaki Ramazan yoksulun, açın, kimsesizin halini anlama ayıydı...

Bari Ramazan'ın cılkını çıkarmasaydık be...

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *