Türk’ün şanlı tarihinin dönüm noktalarından birisi de kuşkusuz 18 Mart’tır. Bundan tam 110 yıl önce bu millet Çanakkale’de küllerinden yeniden doğmuş ve büyük bir destana imza atmıştır. Birlik ve beraberliği ile birçok zorluğun üstesinden gelen, hiçbir zaman esaret altına girmeyen ve her zaman tarihe yön veren parlak zaferlere imza atan Türk Milleti’nin Çanakkale’de kanla yazdığı büyük zafer de tarihe altın harflerle kazanmıştır.

Çanakkale Savaşı, Türk askerinin imkânsızı başardığı, vatan sevgisini ve iman gücünü en üst safhada ortaya koyduğu bir savaş olduğu gibi tüm dünyaya da “Çanakkale geçilmez” gerçeğini kabul ettirdiği bir tarihi zaferdir. Üstün cesaretiyle hafızalarımıza kazınan Seyit Onbaşı gibi kahramanların imkansızı başarmasıyla; vatan ve bayrak sevgisiyle hiçbir fedakarlıktan çekinmeyip şehitlik ve gazilik mertebelerine erişen atalarımızın sayesinde üzerinde yaşadığımız bu topraklar sonsuza kadar bize vatan oldu.

Gazi Mustafa Kemal önderliğindeki Kurtuluş Savaşı’mızın kazanılmasına zemin hazırlayan Çanakkale Zaferi, ulusal bilinci ve millet ruhunu yeniden ateşlemiş, aziz milletimiz tarihteki ve gelecekteki yerini almıştır. Düşman donanmasının önce Çanakkale’yi geçebilmek ve akabinde kutsal vatanımızı ele geçirebilmek için yaptığı hamleler; Türk Milleti’nin iman, inanç ve vatan sevgisiyle mücadelesi karşısında çaresiz kalmıştır. Ardından da Kurtuluş Savaşı’ndaki nihai zafer elde edilmiştir.

Çanakkale’de nice vatan evlatları bu vatan için toprağa düşmüş, gencecik fidanlar şehit olmuştur. Öyle ki okulların mezun veremediği dönemler olmuştur. Konya’nın en eski ve köklü eğitim kurumları arasında yer alan Konya Lisesi de gazi ve şehitlerin harman olduğu lisedir. Konya Lisesi, 1914-15’te 25 mezun verirken, ertesi yıl mezun sayısı ikiye düştü. Çanakkale Savaşları sırasında cepheye giden tüm öğrenciler derslere devam edemediği için sonraki yıllarda maalesef mezun olan yoktu.

Kısaca bu güzel topraklar, bizlere vatanı için seve seve canını ortaya koyan şehitlerimizin ve gazilerimizin mirasıdır. Türk Milleti tam 110 yıldır da bu zaferi bize armağan edenleri asla unutmamış ve bundan sonra da sonsuza kadar unutmayacaktır. Şehitlerimizin aziz hatıralarını yüreğimizde taşımak ve yaşatmak bizim milli bir görevimiz, bir vefa borcumuzdur. Kutsal vatan topraklarımızı canları pahasına müdafaa ederek şehitlik onuruna erişen aziz şehitlerimizi rahmet ve şükranla anıyor, gazilerimizi minnetle yâd ediyoruz.