Fahrettin Damga

Fahrettin Damga

Cephe genişliyor, şimdi de Karabağ

Cephe genişliyor, şimdi de Karabağ

Irak, Suriye, Doğu Akdeniz, Libya derken şimdi de Azerbaycan. Türkiye’nin cephesi sürekli genişliyor.
Her yeni cephe, perde arkasındaki suflörlerin, kaybetmeye başladıkları cephelerde Türkiye’nin dikkatini dağıtmak için açıldı.
Açılan her yeni cephe Türkiye’nin gücünü tüm dünyaya gösterme fırsatı verdi. Gördüler ki öyle eskisi gibi Batı ne derse onu yapan Türkiye yok artık.
Başa çıkamıyorlar.
Bin bir ümitle açtıkları her yeni cephe bir süre sonra hüsrana dönüşüyor onlar için.
O yüzden değil mi ki tüm bileşenleriyle Mayıs 2013’ten beri türlü bahanelerle cephe içeriden yumuşatılmaya çalışılıyor.
Onu da başaramıyorlar.
Her ne kadar çok geniş bir coğrafyada olsalar da açılan cephelerin hiç birisi birbirinden bağımsız değil.
Buna Türkiye’yi çevrelemek de diyebilirsiniz, engellemeye çalışmak da.
Son dönemde yaşananlardan sonra Ermenistan’ın da muhtemel bir sıkıntı kaynağı olması bekleniyordu. Şaşırtmadı.
Geçtiğimiz aylarda TANAP boru hattının geçtiği Azerbaycan’ın kuzeyine saldıran Ermenistan dersini almıştı. Fakat bu saldırı bize bir şey göstermişti. O da birilerinin Azerbaycan doğalgazını Gürcistan ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyan TANAP boru hattının kontrolünü ele geçirmek istediğinin işaretiydi.
O birilerinin Rusya olduğu fısıldandı. TANAP faaliyete geçtikten sonra Türkiye, Rusya’dan gaz alımını azaltmıştı. O yüzden bu gerçek olabilirdi. Rusya’nın Türkiye gibi yağlı bir müşteriyi kaybetmemek için her şeyi yapabileceği tahmin edilebilir bir durum.
Acaba gerçekten öyle mi?  Henüz bilinmiyor.
Rusya ile Ermenistan arasındaki hem siyasi hem de askeri sıkı ilişkiler ortada. Fakat Ermenistan’ın yaptıklarını ABD ve Fransa’yı hatta İran’ı göz ardı ederek sadece Rusya üzerinden okumak sağlıklı olmaz.
Son dönemde özellikle Fransa’nın Türkiye karşısında Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz’de düştüğü durum onlar açısından pek de iç açıcı değil. Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un ergen tavırlarından da düştükleri durum kendini belli ediyor.
Ermenistan’ın tek başına Azerbaycan’a, hele de Türkiye’nin tam desteğini her an vurguladığı Azerbaycan’a saldıracağını düşünmek mümkün değil.
Klasik Ermenistan, her zamanki alışkanlığıyla hem saldırıyor hem de ağır cevabı alınca başlıyor ağlamaya. Birileri Azerbaycan’ı durdursun diye feryat ediyor.
Pazar sabahı bu kez Karabağ’ın neredeyse tüm cephelerinden Azerbaycan’ın sivil yerleşim bölgelerine saldırdı. Şehitler var.
Azerbaycan sert bir şekilde karşılık verdiği gibi cephelerde de ilerlemeye başladı. İnşallah bu mücadelenin sonu işgal altındaki tüm Karabağ’ın kurtulmasına kadar gider.
Ermenistan’ın ne kadar zorda olduğunu anlamak için Batıdan ve Rusya’dan gelen sükunet ve ateşkes çağrılarına bakmak yeterli.
Derslerini alınca Ermenistan Başbakanı Paşinyan, Macron’la görüşerek Türkiye’nin bölgeye müdahalesinin engellenmesini istemiş.

Bilmiyor ki kelin ilacı olsa kendi başına sürer.
ABD vatandaşı yürüyen silikon Kim Kardashian, 66 milyon takipçili sosyal medya hesabından ABD’den Türkiye’nin engellenmesini ve Azerbaycan’la birlikte silah ambargosu uygulanmasını istiyor. Üstelik işgalcinin de saldırganın da Ermenistan olduğunu gizleyerek.
Türkiye ve Azerbaycan olarak iki devlet bir milletiz. Devletimizin her kademesinden de ifade edildiği gibi hem millet hem devlet olarak kardeşlerimizin yanındayız. Hem de tüm imkanlarımızla.
Azerbaycan-Ermenistan arasındaki ilişkilerde İran’ın durduğu yer belli. Güney Azerbaycan toprağı üzerinde oturan ve yaklaşık 30 milyon Azerbaycan Türkü’nü içerisinde barındıran İran’ın karın ağrısı belli.

Azerbaycan başını kaldırırsa sıra Güney Azerbaycan’ın bağımsızlığına gelir. O yüzden hep Ermenistan’ı destekledi. Kimi zaman el altından kimi zaman aleni.
Yine öyle yapıyor.
Ermenistan Türkiye’yi yüksek sesle zikrederek bölgeye olası bir Rusya veya uluslararası güç müdahalesini meşrulaştırmak ister gibi. Önümüzdeki bir kaç gün çok kritik.
Bakalım süreç nereye ilerleyecek?
Bizim gönlümüzden geçen yaklaşık 30 yıldır Ermeni işgali altındaki Karabağ’ın özgürleşmesi. O da er ya da geç olacak inşallah.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fahrettin Damga Arşivi