Her şeyi bilerek yapmalı
Herkes neyi niçin yaptığını, neyi niçin kabul ettiğini, neyi niçin reddettiğini, neye niçin iman ettiğini veya neyi niçin inkâr ettiğini bilerek yapmalı. Bilmediğimiz şeyin ardına düşmemeliyiz.
“Fakat Allah, gerekli olan emri yerine getirmesi, helâk olanın açık bir delille helâk olması, yaşayanın da açık bir delille yaşaması için (böyle yaptı). Çünkü Allah hakkıyla işitendir, bilendir. Enfal 42.Ayet.”
“Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur. Isra 36.Ayet.”
Hangi mesele olursa olsun özellikle iman meselelerinde herkes neye iman ettiğini ya da neyi reddettiğini kesinlikle bilmedir. Ben atalarımdan öyle gördüydüm, duyduydum ben bilmem onlar bilir de, böyle söylüyorlardı, yapıyorlardı, bir bildikleri vardır ben de ondan öyle söylüyor ve yapıyorum demek insanı kurtarmaz. Ya ataları hatalı ve yanlış yoldalarsa ya yanıldılarsa ne yapacaklar o zaman. Dileyen iman etsin dileyen inkâr etsin fakat bilsin neye iman ettiğini neyi inkâr ettiğini. Herkes tercihinin cezasına/ karşılığına da hazır olsun.
“Onlara, Allah'ın indirdiğine, resule gelin dendiği zaman, ‘Atalarımızı üzerinde bulduğumuz şey bize yeter.’ dediler. Peki ya ataları bir şey bilmeyen ve doğru yolda olmayan kimseler ise? Maide 104.Ayet”
“Ve de ki: Hak Rabbinizden gelen Kuran’dır, artık dileyen iman edip mümin olsun, dileyen inanmasın kâfir olsun. Kehf 29.Ayet”
Günümüzde de bazıları her konuda bilsin bilmesin fikir beyan ediyor. Hani amiyane bir söz var ya; ağzı olan konuşuyor, kulaktan dolma söylentilerle ilimsiz fikir beyan ediyorlar. Herkes haddini bilmeli. Hakkında ilim ve bilgi sahibi olmadığı konuda fikir beyan etmemeli ve susmalıdır; Bu da bir erdemdir.
Din hakkında konuşuyor KUR’AN’ ı hiç eline almamış, okumamış, kulaktan dolma söylenti ve hurafelerle yetiniyor. Millet pazardan karpuz alırken bile seçiyor, karpuzun elli tanesini eline alıp elliyor, muayene ediyor, eliyle şap şap vurup sesini dinliyor da seçip alıyor ve fakat dünya ve ahiret saadeti için gerekli olan imani bilgileri ne hikmetse seçmiyorlar. Mevcut hali olduğu gibi kabul edip, duydukları söylentilerle yetinip, ebesinden, dedesinden, komşusundan gördüğünü, duyduğunu yalan, yanlış, doğru seçmeden aldık ve kabul ettik iman ettik deyip o hal üzere yaşayıp ölüp gidiyor. Yazık hem de çok yazık.
Malum Covid salgını var. Bu hususta da herkes her kafadan konuşuyor, bilgi veriyor bilen de konuşuyor bilmeyen de. Tedavi için AŞI çalışmaları var bu hususta da bilen/ bilmeyen herkes lehte ve aleyhte konuşuyor. Ciddi bir bilgi kirliliği oluşturuluyor. Sadece mevcut hükümete muhalif olduğu için aşı karşıtlığı yapan ya da taraftarı olduğu için aşıyı savunanlar var. Bu böyle olmaz, olmaması lazım.
Covid’den çok ciddi sıkıntı yaşayan, aylarca hastanede ölüm kalım savaşı veren, başından beri takip eden biri olarak söylüyorum insanları tedavi yönünde yanlış yönlendirmeyin, istemiyorsanız aşı olmayın, istiyorsanız olun o ayrı bir şey sizin tercihiniz.
En başta doktor, hemşire, asker polis vb. aşılayan birilerini kendi vatan evlatlarına kastetmiş gibi itham etmeyin. Aşı faz bekleme süresini bahane ederek bu kadar sürede aşımı olur diye olağan üstü durumu da göz ardı etmeyin. Birkaç sene faz çalışma süresini beklerken kaç milyon kişi daha ölür niye düşünmüyorsunuz. Şu an olağanüstü bir durum var ve ona göre hızlandırılmış, tedavi umuduyla yapılan tercihler var.
Fayda ve maliyet/ bedel analizi yapılıp tercih yapılmalı, yapılıyor da. Dileyen aşı yaptırsın, dileyen yaptırmasın. Dileyen iman etsin dileyen de inkâr etsin. Lakin bilerek tercih edilsin, tabi ki sonuçlarına katlanarak. Vesselam.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.