Fenerbahçe maçıyla birlikte kim olduğumuzu hatırladığımız bir haftadan ardından yeni bir sayfayı daha lehimize doldurmak adına Samsunspor'u konuk ettik. Rakip karşısında temsilcimiz Konyaspor maça çok konsantre başladı. Daha maçın ilk beşinci dakikası olmadan net bir pozisyonu kaçırdı. Böyle net pozisyonlar bir daha gelir mi diye dudak ısırırken meğerse olacaklardan habersiz hayıflanıyormuşuz. Konyaspor, tamamen oyunun içerisinde bir takımdı. Başka bir ifadeyle oyuna hakimdi, hükmeden taraftı ve topun nerede olacağına kararı verdi. Ve bu baskılı oyunun meyvesini de maçın üçte birlik dilimi bitmeden aldı. İlk on dakika soldan orta girişimleri sonuç vermeyince sağdan gelmeye başladı ki bu sezon ki oyunuyla dikkatleri üzerine çeken Steven Nzonzi tabiri caizse göstere göstere net bir kafa vuruşuyla hepimizi rahatlatan golü attı. Bu oyun bizi galibiyete götürür. Fenerbahçe maçından bu yana bir hafta içerisinde gerçekten takımda bariz gözle görünür bir oyun anlayışında değişim olmuş derken yine sağdan çıktığımız atakta enfes bir gol daha attık. Guilherme de Nzonzi gibi sol ayağıyla topa o kadar temiz vurdu ki top filelerde süzülürken tribünler sevinç yumağına döndü. Evet, aylardır beklediğimiz, arzu ettiğimiz, görmek istediğimiz oyun bu güne nasip oldu. Sezon içerinde bu oyunu bu takımda görseydik şuan elbette gündemden farklı bambaşka şeyler konuşuyor olurduk ama tabi gerçeklere dönersek bu iş bugün burada bitti diyebiliriz. Evet, tam bu duyguları yaşarken sol kanattan gelen köşe vuruşunda bu sefer de fileleri Cikalleshi havalandırdı. Bu bir şaka olamazdı. Müsabakadan önce bir sıfır olsun bizim olsun dediğimiz ve onca stresle çıktığımız müsabakanın daha ilk yarısı bitmeden üç golle biz oyunu çoktan bitirdik. Canla başla puan lazımdı. İyi oynayıp puansız geçmektense kötü oynayıp puan ya da puanlar lazımdı ki biz Samsun karşısında hem çok iyi oynadık hem de aslanlar gibi bu iyi oyun karşısında puanınızı heybemize aldık. Takım bloğu hiç bozulmadı. Samsun'un oyunu açmasına izin vermedik. Alan savunmasını iyi yapınca geri dönen toplar bile bizim kucağımıza düştü. Konsantrasyon şahaneydi. Arzu ettiğimiz sonucu ilk yarıdaki oyunla görünce ikinci yarıya az da olsa vites düşüren temsilcimiz skoru korumayı başardı. Haliyle haftaya deplasmanda Kayserispor müsabakasına çıkacağız ve geçtiğimiz hafta burda puanlar bırakan Fenerbahçe, bu hafta Kayserispor'u kendi evinde konuk etti ve kazandı. Düşme potasında olan Kayserispor'un teknik hocası Burak Yılmaz da bu kaybettiği maçın hemen ardından yayıncı kuruluşa açıklamalarda bulunurken Konyaspor müsabakasını işaret ederek "Haftaya bizim bir final maçımız var. İnşallah bu final maçını geçip ligde kalmak istiyoruz." ifadelerine yer veriyor ki bizim de eksiksiz orda olmamız lazım. Nerdeyse son on haftada ki her maçı bizde final maçı olarak görüp geçirsek de artık sezonun son ikisine adım atıyoruz. Kayseri'nin hemen altında 40 puan ile 14.sırada bulunuyoruz. Gerçekten asıl final havasında bir maç olacağı kesin ve kazandığımız takdirde Galatasaray maçının bizim nazarımızda bir önemi kalmayacağı gün gibi ortada duruyor. Ee haliyle bizim Kayseri ile oynadığımız gün Galatasaray da kendi evinde Fenerbahçe'yi konuk edecek ve olası Galatasaray galibiyetinde o da şampiyonluğunu ilan etmiş olacaktır. Sonrası mı? Bizim yeni sezon hazırlıkları başlasın. Vesselam..