Kış aylarının gelmesiyle birlikte soğuyan havalar, yalnızca doğayı değil, insan sağlığını da derinden etkiliyor. Düşen sıcaklıklar ve artan nem oranı, bağışıklık sistemimizi zayıflatabilir ve solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırıyor.Özellikle grip, soğuk algınlığı, bronşit ve zatürre gibi hastalıklar kış mevsiminde daha sık görülüyor. Evde aile fertleri arasında, okulda öğrenciler arasında, iş yerlerinde çalışanlar arasında, sokakta sosyal yaşam unsurları arasındaki temaslar özellikle solunum yolları hastalıklarının hızlı bir şekilde yaygınlaşmasına neden oluyor. Maalesef korunmak, kaçmak çok da mümkün olmuyor. Pandemi döneminde maskeler sayesinde solunum yolu hastalıklarından rahatlıkla korunmaktaydık. Şimdi ise öksüren, tıksıran, hapşıran… Hangi birine ne kadar önlem alabilirsiniz ki. Çare yok virüsü kapıp hastalıkla baş başa kalıyor yeni bir taşıyıcı oluyoruz.

Aslında doğru önlemlerle bu hastalıklardan korunmak mümkün.

Öncelikle güçlü bir bağışıklık sistemi şart. Zira bağışıklık sistemi vücudumuzun savunma mekanizmasıdır. Soğuk havalarda bu sistemi desteklemek için dengeli ve sağlıklı beslenmek çok önemlidir. Özellikle C vitamini açısından zengin meyve ve sebzeler (portakal, mandalina, kivi, brokoli gibi) tüketmek bağışıklığı güçlendirir. Ayrıca çinko ve D vitamini takviyesi de vücudu enfeksiyonlara karşı koruyabilir.Soğuk havalarda kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirildiği için mikropların yayılma riski artar. Ellerinizi sık sık sabun ve suyla yıkamak, kalabalık ortamlarda ellerinizi yüzünüze götürmemek enfeksiyonları önlemede etkilidir. Kış aylarında su tüketimi genellikle ihmal edilir. Günlük su tüketimine dikkat etmeli ve bitki çayları gibi sıcak içeceklerle vücudun sıvı ihtiyacını karşılamalıyız. Soğuk havalarda vücudu sıcak tutmak enfeksiyonlara karşı korunmanın temel adımlarından biridir.Yetersiz uyku ve yüksek stres bağışıklık sistemini olumsuz etkiler. Kış aylarında 7-8 saatlik düzenli uyku ve stres yönetimi için meditasyon ya da nefes egzersizleri gibi yöntemler bağışıklığı destekler.Kış aylarında ev ve iş yerleri sık sık havalandırılmalıdır. Temiz hava, mikropların yayılmasını önler ve solunum yollarını rahatlatır. Ayrıca ortamın nem seviyesini dengelemek için nemlendirici cihazlar kullanılabilir.

Sonuç olarak, soğuk havaların sağlığımız üzerindeki olumsuz etkilerinden korunmak için hem bireysel hijyene hem de yaşam alışkanlıklarına dikkat etmek gerekir. Alacağımız bu basit önlemlerle kışı daha sağlıklı bir şekilde geçirebiliriz. Unutmayalım, sağlıklı bir yaşam hem bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz şeydir hem de topluma karşı asli vazifelerimiz arasındadır.