Bu tanımlama yüzyıllardır yapılır, Ramazan herkes için rahmet bereket zamanıdır diye, çok doğru bir tespit, neden mi?

Çünkü diğer zamanlarda seçilen konunun ele alınış şekli, çerçevesi, vurgulanmak istenen, ana fikir bulmak ya da konunun farklı detaylarını yazıya sığdırabilmek bazen zor olabiliyor. Oysa ramazan ile ilgili olunca konu insanın aklı havsalası başka çalışıyor gerçekten.

Ramazan ayında, aynı zamanda ibadetlerimizin yoğunlaştığı bir dönemdir. Ramazan ayında daha fazla namaz kılar, Kur’an-ı Kerim’i okur, zikirde bulunur ve ibadetlerimizin miktarını artırırız.(Allah Kabul etsin.)

Bu ayda yapılan ibadetlerin sevabı, diğer aylara göre daha büyük kabul edilir. Ramazan ayı, manevi bir atmosferin yaşandığı, Allah’a yakınlaşmanın ve ibadetlerin zirveye çıktığı bir zaman dilimidir.

Ramazan ayının önemli bir yönü de paylaşmadır. Bu ayda daha fazla sadaka verir, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu yaşarız. Ve yine bu ayın vecibelerinden olan Fıtr sadakasını vermemiz gerekir.

Bu sene yine bizlere daha çok görev düşüyor bu konu ile ilgili, Filistin’de, Gazze’deki annelerin, yavrucakların, masumların feryadı her an gözümüzün önünde, biz evlatlarımıza hangi yemeği nasıl beğendirip yedirsek diye düşünürken, orada el kadar bebekler, yaşlı insanlar, masum siviller katlediliyor, ölmeyenler de her türlü yoklukla baş başa bırakılıp ölüme terkediliyor zaten. Onca sözüm ona adı kalabalık bir sürü uluslararası örgüt, kurum, dernek her neyse var, bunlar ne işe yarar anlamıyorum, ortada resmen bir katliam var, resmen soykırım yapan orantısız güç uygulanan bir yer var ve bu örgütler sadece seyrediyor. Ve ne acı 57 Müslüman ülke de aynı şekilde… Allah yardımcıları olsun, hem Gazze’de yaşayan masum insanların, hem de orada olanlara kulaklarını gözlerini kapatanların, kimse zannetmesin ki bunların hesabı sorulmaz.

Lütfen bu sene biraz daha hassas ve sorumlu davranalım, sadece dini vecibemiz olan miktarı değil de, orada birkaç aileye daha ulaşabilecek bir nebze yaralarına merhem olacak yardımları artıralım ki bu dini değil artık insani bir sorumluluk haline ulaşan bir noktadayız artık.

Allah yardımlarınızı kabul etsin şimdiden Bu arada eskiden bu iş nasıl olurdu peki? Merak edip araştırdım. Zimem defteri mahalle esnafının müşterileri için tuttuğu veresiye defteri anlamına geliyor. Yakın bir geçmişte bile oldukça sık kullanılan veresiye defterleri, mahalle sakinlerinin borçlanarak esnaftan alışveriş yapmalarına olanak sağlıyordu. Varlıklı kişilerin, Ramazan ayı geldiğinde esnafın elindeki zimem defterlerindeki borçları, kimin olduğuna bakmadan ödemeleri toplumumuzun önemli geleneklerinden birisiydi.

Sadaka Taşı genellikle cami avlularına, gelir düzeyi düşük semtlere, vakıf bahçelerine ya da mezarlık yakınlarında yerleştirilen sadaka taşları sosyal dayanışmanın son derece işlevsel ve özel örneklerinden biri olarak kabul ediliyor. Ayni ve nakdi yardımların üzerindeki oyuğa bırakıldığı ve ihtiyaç sahiplerinin ihtiyacı kadarını aldığı bu taşların pek azı günümüze kadar ulaşmış.

Mübarek gün daha fazla başınızı şişirmeyeyim, bu konuya önümüzdeki hafta devam edeyim.