Cumhuriyetimiz 98 yaşında
Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı'nda yenilgiye uğramasının ardından Anadolu işgale uğramış, emperyalistler tarafından adeta parsel parsel paylaşılmıştı. Ancak unuttukları bir şey vardı. Bu aziz millet ezelden beri hür yaşamıştı ve prangaları asla kabul edemezdi. Nitekim Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde büyük ve destansı bir direnişe imza atıldı.
Anadolu’nun her yanında bağımsızlık ateşi yanmış, milli mücadele ruhuyla, çetin mücadelelerle vatanın bağımsızlığı elde edilmişti. Nice destansı kahramanlıklara imza atılmış bu milletin genci yaşlısı, kadını erkeği, çoluğu çocuğu kahramanca çarpışarak zafer elde etmişti.
Anadolu'da halkın işgalcilere karşı verdiği mücadelenin ardından yeni bir devlet doğdu; TÜRKİYE…
Yeni Türkiye’nin yönetimsel anlamda da kabuk değiştirmesi gerekiyordu. Nitekim halkın egemenliğinin tesis edildiği bir anlayışla önce "Büyük Millet Meclisi" adıyla 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanan halkın temsilcileri, 20 Ocak 1921'de Teşkilat-ı Esasiye Kanunu adlı yasayı kabul ederek egemenliğin Türk ulusuna ait olduğunu ilan etmiş ve 1 Kasım 1922'de aldığı kararla saltanatı kaldırmıştı. Ülke, meclis hükûmeti tarafından yönetilmekteydi. 27 Ekim 1923'te İcra Vekilleri Heyeti'nin istifası ve yerine meclisin güvenini kazanacak yeni bir kabinenin kurulamaması üzerine Mustafa Kemal Paşa, yönetim biçiminin Cumhuriyet olması için İsmet Paşa ile birlikte bir kanun değişikliği tasarısı hazırlayarak 29 Ekim 1923'te Meclis'e sundu. Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nda yapılan değişikliklerin kabulü ile Cumhuriyet, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ilan edilmiş oldu. Cumhuriyetin ilanı, Ankara'da 101 pare top atışı ile duyuruldu ve 29 Ekim gecesi ile 30 Ekim 1923 tarihinde başta Ankara olmak üzere tüm ülkede bir bayram havasında kutlandı.
Cumhuriyet aslında kıymeti bilinmesi gereken bir hazinedir. Halk yönetimin içerisinde. En azından yöneticilerini seçebiliyor. Seçim özgürlüğü var. İşini layığıyla yapmayan bir sonraki seçimde gider. Bakın bugün 20 yıldır ülkeyi yönetin bir iktidar var. Demek ki halkın çoğunluğu yönetimsel anlamda mutlu. Bir sonraki seçime kadar yetki iktidarda. Tabi diğer tarafta muhalefet diye bir denetim mekanizması var. Her ne kadar bizim ülkemizde muhalefet sıkıntısı olduğu sıklıkla vurgulansa da yönetmeye talip bir kitlenin varlığı da iktidarı daha fazla çalışmaya sevk edecek, iş ve işlemlerde daha titiz olmaya sevk edecektir.
Büyük Millet Meclisi’miz 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet yönetimini ilan ederek tarihimizde yeni bir dönemi başlatılmış, Kurtuluş Savaşı’nın ardından ülkemizin yeniden şaha kalkışının ilanı olmuştur. O günden bu yana tüm ülkede coşkuyla kutlanan Cumhuriyet Bayramı’nın 98. yılına erişmenin mutluluğu, gururu ve heyecanı içindeyiz.
98 yıldır ışıldayan, milletimizin geleceğini aydınlatan Cumhuriyetimizin ilelebet yaşamasını diliyor, Türk ulusunun Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.