Mustafa AYCAN

Mustafa AYCAN

Ciğerlerimi Köze Çevirme

Ciğerlerimi Köze Çevirme

2024 yılı itibarıyla yangınların büyük bir kısmı insan ihmali sonucu meydana geliyor. Çeşitli raporlara göre, orman yangınlarının yaklaşık %90'ı insan kaynaklı

En az 50 yılda oluşan ciğerlerimizi, bireysel dikkatsizlikle ve lakaytlıkla köz olmasın.

Yangın öncesinde, anında, sonrasında yaptığın, yapmadığın her şey, sadece yangınla mücadeleyle kalmaz; aynı zamanda doğaya ve yaşadığın yere olan sorumluluğunu da yansıtır. Her hareketin, bir damla su gibi; küçük ama bir araya geldiğinde büyük bir etkiye sahip olur.

Tabiatın benzersiz güzellikleri, her zaman büyüleyici bir seyir zevki sunar. Doğanın kucaklayıcı yeşillikleri arasında yapılan bir yolculuk, ruhu dinlendirir, zihni tazeler. Ancak, bu güzellikler yalnızca gözle değil, aynı zamanda sorumlulukla korunmalıdır.

Bir piknik esnasında yere atılan bir sigara izmariti ya da bırakılan cam şişe, doğanın en az 50 yılına mal olabilir. Sigara izmaritleri, orman yangınlarına sebep olabilirken, cam şişeler güneş ışığıyla birleşip yangını tetikleyebilir. Bunun yanı sıra, doğada çözülmesi onlarca yıl süren bu atıklar, ekosisteme geri dönüşü olmayan zararlar verebilir.

Bir anlık dikkatsizlik, hayran kaldığınız manzarayı yok edebilir. Bu nedenle, seyahatlerimizde ve doğa ile buluşmalarımızda her zaman dikkatli ve sorumlu davranmalıyız. Unutmayın, doğa bize muazzam güzellikler sunar ama onu korumak bizim elimizde. Güzelliklerin keyfini çıkarmak, onları gelecek nesillere de miras bırakmakla mümkündür. Toplumun her kesiminde yangınla mücadele bilincinin yerleşmesi, genel anlamda yangın riskini azaltır ve doğal afetlere karşı direnci artırır.

Yönetimin yangına karşı önlem almak elbette asli görevlerindendir ancak, hiç bir tedbir ya da yasa bireysel önem ve dikkatten daha etkin değildir.

Konumuza örnek, hikâyemizle bu haftayı sonlandıralım.

Bilenler vardır elbette bilmeyenlerde.

Deniz Yıldızı'nın hikayesi çok güzel bir hikayedir. Ders doludur, umut doludur.

Belki derse ihtiyacımız yoktur ama umuda kimin ihtiyacı yok ki. Çağımızda dünya tam bir dönüşünü tamamladığında daha çok korku kaplar oldu içimizi. Bu durumda da umudun paritesi yükseldi. Daha bir değerlendi.

İşte size bir umut hikayesi. Bilenlerin bilmeyenlere anlatması bilmeyenlerin bu keyfi ilk defa tatması için.

DENİZ YILDIZI

Bir yazarın genç bir adamla aralarında yaşanan olayların kısa bir hikayesi.

Yazı yazmak için okyanus sahillerine giden bir yazar, sabaha karşı kumsalda dans eder gibi hareketler yapan birini görür.

Biraz yaklaşınca, bu kişinin sahile vuran denizyıldızlarını, okyanusa atan genç bir adam olduğunu fark eder.

Genç adama yaklaşır.

Yazar: -"Neden denizyıldızlarını okyanusa atıyorsun?"

Genç adam hemen yanıtlar;

Genç adam: – "Birazdan güneş yükselip, sular çekilecek. Onları suya atmazsam ölecekler."

Yazar: – "Kilometrelerce sahil, binlerce denizyıldızı var. Ne fark eder ki?"

Genç adam eğilir, yerden bir denizyıldızı daha alır, okyanusa fırlatır.

Genç adam : – "Onun için fark etti ama…"

Ernest Hemingway

Kalın Sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa AYCAN Arşivi