Necmettin Şimşek

Necmettin Şimşek

%1'lik Kesim, %99'u Geçti

%1'lik Kesim, %99'u Geçti

* Okumuyoruz, okumadığımızı hepimiz çok iyi biliyoruz. Hep konuşuyoruz ve okumadığımız konusunda koro halinde şikâyetçi gibi davranıyoruz. Ülkemizde kitap okumayanların oranı %73. Yılda ortalama 7 kitap ile ortalamanın altındayız. Amerika 17, Hindistan 16, İngiltere 15, Fransa 14, Almanya ve İtalya 13, Kanada 12, Japonya 11, Avustralya 9, İspanya 8 kitap ile gelişmelerine devam ediyor. Kitap okumaya en az zaman ayıran ülkeler Afganistan, Brunei, Pakistan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri. Bazen bazı şeyleri anlatmaya gerek yok. Sadece birkaç sayı her şeyi açıklar.

* Anlatımlarda, hesaplamalarda %99 oranı verilince onay verilmesi gerekir, inanılacak bir durum gibi gözüküyor olsa da bu yazımda aslında tam tersini anlatacağım. Günde en az 4 saat çalışıyorsan, ortalama 10.000 adım atıyorsan, egzersiz yapıyorsan, birikim yapıyorsan, 8 saat uyuyorsan, 10 sayfa kitap okuyorsan %1’lik kesimdesin. Ülkeleri öne çıkaran bu oranda olan insanların gayretidir. Türkiye’de en zengin %1’lik kesim ülkedeki servetin %40’ını alıyor. Dünyanın en zengin %1'lik kesiminin serveti, geri kalan %99'luk kesimin servetinin toplamına eşit. Dünyanın en zengin 62 milyarderin serveti de dünya nüfusunun en yoksul %50'lik kesiminin servetine eşit. Dünyanın en zenginlerinin yalnızca küçük bir kısmı bütün parasını miras yoluyla elde etti. Çoğunluk servetinin tümünü ya da önemli bir bölümünü kendi kendine yarattı. Yüksek servet sahiplerinin yaklaşık %84’ü kendi çabalarıyla zengin oldu. Yalnızca %5’i bütün parasını miras yoluyla elde etti ve %12’lik bir kesim ise hem miras hem de kendi çabalarının birleşimiyle servet sahibi oldu. Zenginlerin faal oldukları başlıca sektörler finans ve özellikle yatırım. Bunu imalat, teknoloji, iş hizmetleri ve inşaat izliyor.

* Ülkemizde dünyayı 5 aile yönetiyor diye bir efsane var fakat doğru değil. Walton ailesi, walmart'ın sahibi. Varlıkları 190 milyar$ civarında. Mars ailesi, mars şekerlemelerinin sahibi ve gıda alanında yatırımlara sahip. Varlıkları 126 milyar$. Koch ailesi, petrol, kimya, ticaret. Varlıkları 124 milyar$. Rockefeller ailesi, petrol endüstrisi. Varlıkları 3 trilyon$. Rothschild ailesi, finans piyasaları. Servetlerinin 2 trilyon$ olduğu tahmin ediliyor. Arabistanlı ve Hindistanlı zenginler bu 5 aileden daha zengin ve önemli teknoloji ve finans şirketlerine ortaklıkları var. Sorgulama yapmadan başımıza gelen her olayı böyle yaparak bu 5 aileye atıyoruz. Kendi gelişmişliğimize bakamıyoruz. %99 bu şekilde yaşıyor diye elimizde olan yetenekleri ve bilgiyi kullanmıyoruz.

*Sonuç olarak, her insan gibi her ülke de kalkınmak ister, kalkınma kolaylıktır. Her ülke kalkınma noktasında bazı avantajlara ya da dezavantajlara sahiptir. Kimi ülkeler zengin doğal kaynaklara sahipken, bazı ülkelerin ise genç dinamik nüfusu vardır. Bu noktadan hareketle kalkınma süreçlerini; sermaye, nitelikli insan kaynağı, teknoloji ve doğal kaynaklar gibi unsurlar belirler. Kalkınma, muhtevası itibarıyla geniş bir olgu olduğu için ekonomiden siyasete hatta kültürel hususlara değin tüm unsurlarla etkileşim içindedir. Özelleştirmek gerekirse, piyasa büyüklüğü, fiyat ve finansal istikrar, bilimsel gelişmeler, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü ve hatta diplomasiye kadar birçok alanla yakından ilişkilidir. Kalkınmanın en etkin aracı özgürlüktür ve asıl amacı da özgürlük olmalıdır. Çünkü özgür insan önce kendi dünyasına sonra da yaşadığı dünyaya ve insanlara katkı sunar. Özgür doğan insanın onuruna yakışır bir hayat yaşaması gelişmişlik meselesidir. Kalkınmanın odağı ve özü insandır. Doğal olarak insana dair acıların, yoksulluğun, yoksunluğun, eğitim, sağlık gibi tüm sorunların giderilmesi de buna dâhildir. Kalkınma insanlık için son derece anlamlı ve değer dolu bir kavramdır. Özellikle geçinebilirdik, onur ile özgürlük en önemli hususlardır. Herhangi bir toplumda kişinin özgür bir şekilde ve net olarak kendini ifade edebilmesi de gelişmişlik meselesidir. Yaşam süresi, okuryazarlık, işsizlik, kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi hâsıla, doğrudan yabancı sermaye yatırımları, eğitim, sağlık, teknoloji, gelir dağılımı gibi çok sayıda gösterge kalkınma için önemli ve anlamlıdır. Gelişmiş bazı ülkeler incelendiğinde, bir gelişmişlik göstergesi olarak çalışma saatlerinde ve günlerinde revizyona gitmek kaydı ile vatandaşlarına boş zaman oluşturdukları görülür. Hafta içi mesai gününün beşten dörde düşürülmesindeki maksat, insanların sosyal ve kültürel hayatlarına katkı sunmaktır. Çünkü kalkınma, iktisadi büyümenin, matematiğin ve rakamların ötesidir. Bir nevi kültür, ahlak ve yaşayış biçimidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Necmettin Şimşek Arşivi