Platondan Günümüze Değişim
2500 yıl önce ile günümüz arasında yaşanmışlıklara göre göreceli neler değişmiş bu hafta bununla ilgiliyim. Üniversiteyi ilk kuran kişi Platon'dur. 216 tane var ülkemizde. Alegorik olarak anlatmak bana daha mantıklı geliyor lafın tamamı sadece aptala söylenir. Platon alegorisine göre insan ruhunu siyah ve beyaz olan iki kanatlı at çekmekte birisi uysal diğeri ise hırçındır. Beyaz güzelliği ve asil duyguları ifade ederken, siyah olan günahları temsil eder. Sürücü ise akıl ve bilgeliktir. İnsanlar bu at arabası ile gökyüzünün ötesine açılırlar ve arabalarını iyi idare edebilenler gökyüzünün en üst noktasına çıkıp orada hakikatleri görürler. Platon'a göre iyi bir sürücü sadece kendi amacını gözetmez, atlarını da gözetir. Akıl ve bilgelik siyah atı öldürmek değil onu idare edebilmektir.
* Özellikle barınma akıl ile anlaşılacak gibi değil. OECD verilerine göre Türkiye’de yıllık kira enflasyonu %89’a ulaştı. 2. sıradaki Macaristan’ın 8 katı oldu. Konut yetersizliği ve yüksek enflasyon barınmanın daha sıkıntılı olacağına işaret ediyor. Türkiye’de kira fiyatları 2015 yılından bu yana yaklaşık 11 kat artarak uluslararası düzeyde eşi benzeri görülmemiş bir yükseliş sergiledi. Aynı dönemde Litvanya gibi ülkelerde bu artış %80-90 seviyelerinde kalırken, Türkiye’deki artış %1000’i aştı. Türkiye, bu oranla yalnızca 2025’te değil, son on yılda da OECD ortalamasının çok üzerinde bir seyir izledi.
* Enflasyonun en ağır bedelini alım gücü artmayan, hayat pahalılığı ise artmaya devam eden vatandaş ödüyor, ekonomiyi oluşturan temel sektörler arasında en ağır bedeli ödeyen ise sanayiciler. Bakan Şimşek, imalatın Türkiye ekonomisinin %23'üne denk geldiğini, hizmetler sektörü başta Türkiye ekonomisinin güçlü olduğunu, büyümeye ve istihdam yaratmaya devam ettiğini, imalattaki sıkıntıyı abartmamak gerektiğini söyledi. 5 Eylül'de açıklanan orta vadeli programdan bu zamana sanayinin oluşturduğu temel malların enflasyonu %53'ten %20'ye geriledi. Hizmet enflasyonu ise %86'dan %55'e geriledi. TÜFE ise şu an için %38'de. Enflasyon ile mücadeleye kimin en çok katkıyı verdiği ayan beyan görünüyor. %70'ler seviyesindeki kredi maliyetleri, ana sektörler arasında en ağır bedeli sanayicinin ödediği açık saçık belli.
* Yapay zekâ geleceği çizebilir ama yönü belirleyen insan olacak. Ekonomiyi okuyabilir, ama belirsizliği yönetecek olan sezgidir, iradedir, liderliktir. Veri analiz eder ama istikrar duygusunu teknoloji değil, insanlar inşa eder. Veriler toplandı, modeller kuruldu, tahminler saniyeler içinde üretildi. Yapay zekâ artık işsizlikten faize, büyümeden enflasyona kadar binlerce göstergeden gelecek senaryolar çıkartabiliyor. Ama ekonomi hâlâ hesap değil; his, beklenti, güven ve kriz yönetimiyle yürüyor. Tahmin etmek, yönetmek değildir. Yapay zekâ eğilimleri yakalar, ama kırılmaları anlayamaz. Bir merkez bankası başkanının bakışı, bir liderin niyeti, bir topluluğun beklentisi algoritmalara sığmaz. Ekonomide yönü belirleyen; sadece veri değil, verinin nasıl algılandığıdır. Ekonominin aktörleri bu verileri çok farklı yorumluyor olacaktır.
*Sonuç olarak, ağaca bakmaktan ormanı göremiyoruz. Sektörel olarak en çok yükü çeken sanayiciler olmasına rağmen gördükleri muamele çok manidar. Türkiye’de ihracat haberleri hep moral verici olmuştur, aylık ihracat rekor kırdı, tüm zamanların en yüksek ihracatı oldu gibi. Gerçekte ise 3 yıldır aynı seviyedeymiş. TÜİK’in açıkladığı nisan ayı dış ticaret gerçekleşmesinden sonra 2021 yılının başından bu yana olan tüm ayların toplam 52 ay ihracat ve ithalatının yıllık düzeyi aynı. İhracat 2022 yılının ağustos ayında 250 milyar $ sınırını aşarak 251 milyar $ olmuş ve sonraki yaklaşık 3 yılda neredeyse yatay bir seyir izlemiş. Yıllık ihracat 2022 yılında 254 milyar $, 2023 yılında 256 milyar$, 2024 yılında 262 milyar $, bu yılın nisan ayı ise 265 milyar$. Kedi kuyruğunu yakalamaya çalışır ama hiçbir zaman yakalayamaz.
Platon, insanları ruhlarının gelişmişlik düzeylerine göre altın, bronz, gümüş olmak üzere 3 gruba ayırmıştır. Altın ruhlu olan insanlar, toplumu yönetmeye aday filozof özellikleri taşıyan bilgelik erdemine haiz kişiler. Gümüş ruhlular ise Platon’un koruyucular olarak nitelendirdiği askerlerdir ve onlar da cesaret erdemine sahiptirler. Bronz ruhlu insanlar ise en alt tabakadaki para ve ticarete ilgili olan üretici gruptur. Yığını oluşturan bu grubun erdemi de ölçülülüktür. Platon'a göre ideal toplum düzenine ulaşmak, ancak ve ancak her grubun kendi görevleri ile meşgul olmalarını sağlamakla mümkün olabilir. Görüldüğü üzere 2500 yıldır altlar üst üstler alt olmuş. Para ve ticaret en üstte olduğu için dönem felsefi görüşlülerin çok umursanmadığı dolayısıyla adaletin zayıflığından yararlanan kötü siyahların baskın olduğu bir dönem.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.