Henüz ocak ayında Çin’den Covid salgını ile ilgili haberler gelmeye başladığında, TESPAM olarak kamuoyuna verdiğimiz demeçlerde, sürecin taleple birlikte petrol fiyatlarını da etkileyeceğini belirtmiştik.

Daha sonra şubat ayında (ülkemizde alanındaki tek STK olan) “CBRN Defence” ile birlikte; DSÖ’nün Türkiye temsilcisine kadar konuşmacı olarak davet ettiğimiz, geniş kapsamlı ortak bir panel tertip etmiştik.

Bu panelin neticesinde ortaya koyulan ana konu başlıkları:

-Covid 19 bir pandemi halini alacak,

-Bu virüsün doğal bir mutasyon değil, bir laboratuvar projesi olma ihtimali daha yüksek,

-Petrol fiyatları ve ilgili birçok piyasa derinden etkilenecek,

-Uzun vadeli borçlanabilme mekanizmasına sahip olmayan bütün ülkeler çok ciddi sıkıntıya girecek!

Şeklinde olmuştu…

Yanılmış mıyız? Ne yazık ki hayır!   

Şimdi gelelim, o dönem katıldığımız her ortamda ifade ettiğimiz bu maddelerden, Covid19’un bir laboratuvar projesi olduğu hususuna…

Bu pandemi sürecinde küresel anlamda neler değişti?

-Çin ve bazı küresel finans gruplarının karşı olduğu Trump devrildi!

-ABD (kendi elini uluslararası anlamda çok rahatlatan ve bu sayede farklı Ortadoğu politikaları izlemesine de imkân sağlayan) en büyük petrol üreticisi olma konumunu kaybetti!

-Düşen petrol fiyatları sayesinde Rusya ciddi güç kaybı yaşarken, Çin pandemi sürecini de bir hayli başarılı! bir şekilde yöneterek, semirdi (ya da diğer bir ifade ile büyüme oranı azalsa da, en azından küçülmedi).

-Bu süreci önceden öngören bazı küresel finans grupları, pandemi henüz pek dillendirilmiyorken, petrol sektöründeki yatırımlarını ilaç vb. farklı alanlara kaydırdı. Tabii pandemi ile petrol talebi düşüp, fiyatlarla birlikte aynı oranda petrol şirketlerinin hisseleri de çakılınca, bu sefer de yatırımlarını yeniden petrol şirketlerine yönlendirdi!

-Küreselleşme daha da fazla dijitalleşerek yeni bir forma büründü.

-Sosyal medya ve teknoloji alanındaki devler daha fazla büyüdü!

-CO2 salınım hedefleri ilk defa yakalandı!

-Çin, ABD’deki başkan değişimi ile birlikte bütün dünyada pandeminin müsebbibi olarak algılanmaktan şimdilik feragat etti. Ve hatta hemen bunun akabinde RPEC isimli yeni bir Asya – Pasifik paktı imzalandı.  

-ABD yeni başkanı ile Ortadoğu, İran ve bölgesel askeri üs politikalarında eskiye döneceğine yönelik sinyaller vermeye başladı.

-ABD ve AB’deki birçok merkez bankasının parayı çağıran politikalarının, önlem paketleri dâhilinde tam tersine dönmesi neticesinde, profesyonel grupların oluşan likidite bolluğundan öz sermayelerini kullanmadan yeni fırsatlar yakalayabilmelerine fırsat doğdu…

Şimdi bu tabloda “kim kazandı, kim kaybetti?”, “Covid bir proje mi, yoksa değil mi?” gelin siz karar verin…

Öte yandan, şayet bu virüs bir proje ise, bunun arkasında olan böylesi profesyonel grupların sosyal medyada ifade edildiği kadar açık verecek ilişki zincirleri üzerinden süreci yönetmiş olabilecekleri hiç de mantıklı olmasa gerek…

Bakalım petrol fiyatlarının dahi algısal olarak yukarı yönlü meyletmesine sebep olan aşı gerçekten etkili olabilecek mi?

Ya da ilk başta etkili olsa bile, yeni pandemiler bizleri beklemekte mi?

Sanırım bundan sonra:

bağışıklığı, yaşam koşulları, temizlik ve hijyen konusundaki sosyal bilinci yüksek olan ve teknolojiyi daha fazla kullanan toplumlar ile,

sağlık, teknoloji ve ekonomi politikalarını doğru yöneten ve toplumuyla barışık olan devletlerin geleceği parlak olacak!

Ülkemiz ve milletimiz de böyle bir zeminde küresel anlamda daha fazla ön plana çıkacak…

Pandemiyle yeniden şekillenen uluslararası sisteme aslında millet ve devlet olarak gayet başarılı bir şekilde adapte oluyoruz… Farkında mıyız?