Golcüsüz milli takım ve Konya Stadı gerçeği…
A Milli Futbol Takımımız, UEFA Uluslar Ligi B Ligi 4. Grup’taki son iç saha maçında Galler ile karşı karşıya geldi. Kayseri Kadir Has Stadı’nda oynanan maçta Millilerimiz iyi bir oyun ortaya koymasına rağmen final vuruşunu yapamadı ve maçtan 0-0 eşitlikle ayrıldı.
Montella, yine santraforsuz bir kadro ile sahada yer aldı. Barış Alper ve Yunus Akgün kanatlarda, Kerem gizli forvet pozisyonundaydı. Zaman zaman da bu üçlü arasında roller değişti ve Barış Alper santrafor oldu. Ama maalesef kendi takımında bek olarak oynayan Barış Alper yine bir milli maçı şut atamadan tamamladı. Koca bir ülke, dahası Almanya gibi bir gurbetçi futbolcu madeninin varlığının olduğu bir ortamda milli takımımızın santrafor bulamaması oldukça düşündürücü ve üzücü. Madem bulamıyorsunuz alın Cenk Tosun’u. Kendi takımında oynayıp oynamadığına bakmayın alın kadroda dursun. Hem ağabeylik yapar hem de çıkar çatır çatır futbolunu oynar. Olmadı mı al Beşiktaş’ın genç golcüsü Semih Kılıçsoy’u onu da mı beğenmedin kenarda Bertuğ Yıldırım gibi bir genç yeteneğin daha var. Bu oyunculara neden şans verilmiyor da ısrarla Barış Alper’den santrafor yapılmaya çalışılıyor. Barış’a da milli takıma da yazık. O çocuk da eleştiriliyor ve belli ki olumsuz etkileniyor. Bakın bir maçta Umut Nayir oynadı milli takım çok farklı bir hücum etkinliğine büründü. Yani Umut’un ölüsünün bile iş yaptığı milli takıma mutlak suretle bir santrafor özellikli oyuncu monte edilmeli. Aksi takdirde Galler maçında olduğu gibi bal yapmayan arı oluruz. Özellikle iç saha maçlarında bu formasyon iş yapmaz. Nitekim Galler maçında uçtuk, kaçtık, coştuk ama kaleyi bulan şutumuz yok, Bir tane Yunus Akgün’ün karşı karşıya kaldığı pozisyon ver onda da ofsayt şüphesi var onun dışında kaleyi bulan şutumuz yok. Rakip ise iki üç kez geldi ama her gelişleri olay oldu.
Netice itibariyle milli takımın iyi bir jenerasyonu ve müthiş yetenekli futbolcuları var ama Montella’ın inadı kırılmalı ve iyi bir golcü takıma monte edilmeli. En olmadı devşirme yöntemi kullanılarak orijinal bir golcü bulmamız lazım. Yoksa bugünü kurtarabiliriz ama yarınlar için yazık olur.
Son söz olarak şunu belirtmek isterim ki A Milli Takımımızın Anadolu’daki evi Konya’dır. Konya; şehriyle, stadıyla, zeminiyle, tribünüyle, organizasyonuyla milli takımın gerçek ve vazgeçilmez ev sahibi olmalı. Kayseri’de tribünlerdeki itici gücü göremedik. Hatta ne yazık ki kulüpçülük izlenimlerini aldık. Tribünlerde bazı kulüp takımının formaları dahası o kulübün oyuncularına yönelik sevgi gösterileri sırıttı. Oysa Konya, milli takım destekleme işini çok iyi yapıyor. Oyuncuları ileri itecek enerji, rakibin gardını düşürecek ıslıklamalara ihtiyaç var. Federasyon ve milli takım yetkililerinin özellikle kritik maçlarda geçmişte olduğu gibi Konya’nın yüksek enerjisinden yararlanmalı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.