Bireyin tek başına anlam taşımadığının altı defalarca çizilmiştir. Dahası bunun insanı diğer bütün canlılardan ayıran en belirgin özellik olduğunun pekiştirilmesine özen gösterilmiştir. Tek başına dünyanın tamamına sahip olmasının manasızlığı da sürekli vurgulanmıştır. Hem sağlam irtibat, hem birlikte hareket, hem de birbirini tamamlama adına devamlılık her zaman öne çıkmıştır. Böylelikle ayrılıklar, acılar, ıstıraplar yaşanmakta ve katlanılmakta ancak süreç akıp gitmektedir.

Ekibin değeri tartışılmaz bireylerden mürekkep olması başarının sağlanmasına katkı yapsa dahi yeterli olmadığı bilinmektedir. Olağanüstü şartlar hariçte tutulduğu takdirde ekiplerin düşünülmesi, değerlendirilmesi gereği ile birlikte geçmişleri olduğu bilinmektedir. Bu sebeple onlarda enerjiyi artırabilme adına zaman zaman bir takım değişikliklerin yapılabilmesi kaçınılmaz görünmektedir. Muhtemel gecikmeler telafisi zor hatta imkansız neticeler ortaya çıkarmaktadır. Kartların yeniden karılması, takımın yeniden konuşması gibi telaffuz edilebilecek basit müdahaleler, düşünülenden çok daha fazla başarı elde edilebilmekte, yakın, orta ve uzun vadede hedef çıtasını yükseltebilmektedir.

Bütün bunlar imkan dahilinde olmakla beraber ekipte bir şekilde yer alanlar, daha doğrusu oraya yerleştirilenlerin yerinden kıpırdamaya çoğunlukla niyetli olmadıkları da bilinmektedir. Üstelik bayrak yarışında yapılan değişikliklerde bunlar her zaman alkışçı, hemen yanı başlarında yer almakta dışarıdan her hangi birisinin ikaz kapılarını kapamaktadırlar. Birisinin bunları aşması belki de Çin Seddinin aşılmasından çok daha zor olabilmektedir.

Onlar çevrelediği makam ya da şahsiyet üzerinden kendi hedeflerini yansıtmakta zorlanmadığında ortaya her hangi bir enerji de çıkamamakta, olası bir kaynak süreklilik arz etmemektedir. Zira sıklet noktası biri ya da birileri tarafından sürekli gündemde tutularak başkalarının suyunu aktarmaya devam etmektedir.

Değişimler beklenen sonucu verebilmesi adına baştan aşağı ya da tersinden durumun algılanması gerekliliği ortadadır. Bunun sağlanabilmesi adına nokta değişiklikten öteye misyon ve vizyon algısında da mühim bir hareketlilik meydana gelmiş olması gerekmektedir. Böylelikle müdahale edilen noktanın sabitliğinde dahi yeniden bir şekillenme kaçınılmaz hale gelebilmektedir.

Büyük liderlerin odaklanan gündem ya da hedefin basamaklarının gerçekleşmesi sonrasında bu basamaklarda kendini öne çıkaran farkındalıklı şahsiyetleri de içine alan yepyeni bir ekiple devamı bayrak yarışını hem daha uzağa taşıdığı hem de geliştirdiği ruhla değişimi körüklediği böylelikle vasfının hakkını verdiği bilinmektedir. Belki de bayrak yarışında arada ufalanıp savrulma yerine kalıcı bir sütun haline gelebilmenin bir kaidesi olarak görülmekte, buna zemin hazırlanmaktadır. Her ne olursa olsun bunu başarabilmenin kolay olmadığını da hemen herkes görmekte ve dillendirmektedir. Fakat bayrak yarışının sadece büyüklerle ilgili olduğu kanaatine kapılmamalıdır. Esas bayrak yarışı bunun haricinde her an cereyan etmekte niceleri karambole yuvarlanıp uçsuz bucaksız dehlizler arasında ebediye intikal etmektedirler.

Konumu ne olursa olsun bayrak yarışlarında gönüller Mutlak Varlık merkezli çarptığında olumlu ya da olumsuz yani yükselişler veya çöküşler “Hızır Ata” desteği ile bireyi, kurumu ve de toplumu muhafaza etmektedir.