Prof. Dr. Turan Akkoyun

Prof. Dr. Turan Akkoyun

Niyet - Akıbet

Niyet - Akıbet

İnsan, bir diğer insanla oldukça farklı şartlar altında karşılaşır, tanışır bazılarını bir daha hiç hatırlamazken bazılarıyla kısa vadeli, bir kısmıyla da ömürlük dostluklar kurar. Herkesin bu hususta kendince yaşadıkları, tecrübeleri kadar farklı tutum ve davranışları da olabilir. Kimisi oldukça çabuk ısınıp kaynaşırken, kimisi temkinli davranır, kimisi de önceden kestiremediği imtihanların akabinde böyle bir menzile yönelir. Genellikle bunun stratejik bir yol haritası bulunmaz zira dostluklar veyahut zıttı durumlar ticari bir işletme tarzı sürdürülemez sürdürüldüğünde adı bu olmaz ve de olmamalıdır. “Niyet hayır, akıbet hayır” sürecin sadece birilerine ait olmadığını da aktarmaktadır.

Yeni başlanılan ve bilhassa daha önceden dostlukların ya da onun zıttı hususların söz konusu olmadığı bir görev yerinde adımlar ve karşı yaklaşımlar çok cepheli basamaklarda seçenekleri de kendiliğinden artırmaktadır.

Dünyada seçkin bir yer yakalayan Türk kadınının ilk miting eyleminin anılması pratikteki kazanımları yanı sıra pusuya çekilenlerin geriden, arkadan kendilerini korunaklı bir yere saklayıp sanki mıntıkayı savunurcasına atışları boşa çıkmıştır çıkmasına ama seçeneklerden önemli bir kısmını da kullanılamaz hale getirmiştir. Kullanılamaz hale getirenlerin şahsi çıkarlarından başka bir hesaplarının olmadığını zaman göstermekte gecikmemiş, ileriye doğru adımlar onların daha da gerilere çekilip saklanmalarına yol açmıştır. Fakat basamaklardaki adımları son derece temkinli hale getirdiğinden doğal gelişimler yerini itinaya bırakmıştır.

Dünyanın geldiği noktada yapay zekanın durumunu anlatmanın fazlaca bir gereği olmadığı ortadadır. Gençlikle ilgili bir kurumda böylesine gerekli bir hususu doğrudan idari mekanizmadan takip etmek pragmatik gelmediğinden bir öğrenci topluluğunun oluşması, oluşturulması ve onların kendi ayakları üzerinde çağdaş dünyanın derinliklerine uzanmasına katkı yapılması hatırı sayılır bir kazanım olacağı düşünülmüştür. Bu hususu da sadece o ana kadar dahil oldukları kurumun ve binanın dışındaki gerek iç gerekse dış paydaşlarla sürdürmelerinin önü açılmıştır. Böylelikle hayata hazırlanma, e-ticaret, bankacılık gibi akademik, bölgedeki ya da bölge dışındaki yükseköğrenim kurumlarıyla irtibatta sosyal, kadına şiddet, Büyük Taarruzun yüzüncü yılı gibi farkındalık kazandırıcı etkinliklere yelken açılabilmiş, kitle iletişim araçları da kendilerine yoğun ilgi göstermişlerdir.

Kurumlar arası işbirliğinin akademik, sosyal ve kültürel yol haritasıyla çok daha etkin hale dönüştürülmesi mümkün olabileceğinin göstergesi olarak “Kadına Şiddet Eylem Planı” çerçevesinde düzenlenen etkinlikte Türk milletine, kültürüne hiçbir maddi karşılık beklemeden hizmet gerçekleştiren Kırzıoğlu’nun çalışmalarında Türk kadını dinleyicilere aktarılırken ilçe basını konuyu burada bırakmayıp ayrı medya ürünü halinde haberleştirerek niyetin boyutunu çok daha olumlu akıbete taşımıştır.

Görev üstlenilen yörenin kültürel değerlerinin hatırlanması ve hatırlatılması da aynı niyet çizgisinde basamakların çoğaltılması ya da azaltılmasında tercih konusu olmuş, son bir asır içerisinde dünyaya gözlerini burada açmış ve yetişmiş, sonrasında yüksek tahsil için İstanbul’a geçmiş ulaştığı akademik noktayı Türklüğün günümüze ulaşan yaşam biçimi Yörüklük ve Yörükleri yerlerinde “dağ dağ, oba oba” bularak ele almış olan şahsiyetin anma etkinliğinin ilçenin online basınında “hatırladı” ibaresiyle hedef kitleye ulaştırılması küçümsenmemesi gereken bir kazanımdır. Aynı şekilde ilçenin “değerlerinin farkında değil” ifadesinin yazılı basınında birinci sayfa manşetiyle aktarılması sonraki yerel araştırmalara çıkış noktası niteliği arz etmektedir.

Kısaca niyetlerin sonucunu önceden tahmin etmek mümkün olmasına karşılık ulaşabileceği mutlak noktayı tespit etmek hem imkansız hem de gereksizdir. “Niyet hayır, akıbet hayır” olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Turan Akkoyun Arşivi
SON YAZILAR