KONYA HABER
Konya
Parçalı az bulutlu
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3624 %0,44
48,5512 %0,70
4.845,64 % 0,36
Ara

Rahat olun Konyaspor Sessiz

YAYINLAMA:

Elbette Merkez hakem kurulu atamalarını bu başlık altında hakemlere duyurmuyor ama buraya gelen ya da bizim gittiğimiz yerde hakemler bizi lime lime etmeye devam ediyor. Her sezon öncesi kendime bu sene hakemleri yazmamaya gayret edeceğim diyorum. Ancak dayanılır gibi değiller, Futbolcuların, hocaların hatta milli takımın başına yabancı getirildiği bir ülkede hakemlerin ne özelliği var demeden kendimi alamıyorum…

Konyaspor camiası sessiz, sedasız, edepli yaklaşımlarla bu ligi sürdürmeyi devam ediyor. Arada bir başkan çıkıyor. Biraz sesini yükseltip kibarlık çerçevesinde açıklamalar yapıyor. Saha dışına çok çıkmadan edeple yaklaşıyorlar meselelere, ne güzel bir camia değil mi? Ancak işin birde diğer boyutu var. Ülkemizde futbolu yönetenler, ağlayana emzik veriyor. Ağlamayanı eziyor. İkinci yarının ilk maçından bu tarafa bir bakalım, hangi maçta güzel bir yönetim oldu. Konyaspor bugün zaten maçta varlık gösteremedi. Dediğimiz kaç maç var. Kocaman bir sıfır.

Alanyaspor karşılaşması ise bu zaman kadar olan hataların aslında çok masum hatalar olduğunu gösterdi. Atılan goller yenilen goller verilen kararlar bu nasıl bir yönetim anlayışı anlamak mümkün değil, hakem olmadan oynansa maç inanın daha az tartışma olurdu. Konyaspor’un sayılmayan ilk golünde var sistemi nasıl devreye giriyor da, Skubic’e yapılan faulde devreye giremiyor. Biri açıklama yapsın! Bu maç hakkında fazla yazmaya çizmeye gerek yok gördük ki bir maç bir takımdan alınıp nasıl diğerine verilir. Ders konusu gibi işlenecek bir maçtı.

Bu maç özelinde hak veriyorum; Maçın skorundan ve son 15 dakikalık psikolojik durumdan aslında pek de konuşmak istemediler. Kabul ama halen lig ikincisi konumundasın ve bu hafta evimizde iki haftadır tartışmalı kararlar ve çalınan 5 penaltı ile Konya’ya gelecek bir Galatasaray var. Bu maçtan öncede sadece sosyal medyadan atıp tutmak olmamalı.

Galatasaray  maçında önce bu stadı bir doldurup, psikoljik baskıyı ele almak gerekiyor. Her şeyden önce hakemin verdiği kararlardan emin olabilmesini sağlamak gerekiyor. Sonra 90 dakika boyunca herkese ve herşeye rağmen nasıl şehri müdafaa yapılır göstermeli.

Bu yıl bir fırsat yılıydı ancak her senede şampiyonluğa oynamıyoruz. Bu gururu ve başarıyı sürdürebilir yapma adına bu maçı kazanmak gerekiyor. Futbol takımlarının düşüş dönemlerinde, ayakları yeniden yere sağlam basması için bir İstanbul galibiyeti her zaman doping etkisi yapar, takım özgüven için acil bir galibiyet alması lazım ve bu maçta tamda aradığımız maçtır. Maçın saati günü hava durumu bahane edilecek bir maç değildir. Herkes her fırsatta şehrin ve takımın sahipsiz olduğunu söylüyor ancak önce ben ne yaptım demekle başlıyor asıl iş,  herkes üzerine düşeni yapmalı eleştiri veya tebriği maç sonuna bırakmalı diye düşünüyorum.

Galatasaray’a yenilmek ligin sonumu hayır, kazanırsak şampiyon mu olacağız hayır, fakat bu özgüven bize kesinlikle gerekiyor ve en az şampiyonluk kadar önemli.

Yönetime bir hatırlatma yapmak gerekirse, serzenişleri maçtan sonra değil önce yaparsanız daha etkili oluyor.

Günün sözü; Haksız güç zalim, güçsüz hak çaresizdir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *