Usta oyuncu İlyas Salman’ın sanat ile ilgili güzel bir görüşü var: “Sanat gerçeğin gibisidir.”

En genel anlamı ile yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesidir sanat. Son derece öznel, birçok kollara ayrılan ve kültürden kültüre değişir. Uygarlıkların gelişmesi ile orantılıdır.

Toplumların yaşayış biçimi sanatı doğrudan etkilemektedir. Toplantıları, kutlamaları, törenleri, yasları, kıyafetleri vb. saymakla bitmeyecek bolca etken vardır. Bu etkenler neticesinde insanların yansıtmak istediği her duyguyu dışa vurumu ile sanat eserlerini oluşturmaya başlarlar.

Günümüz yaşantısında da devam etmektedir bu durum. Konumu ve kültürel yapısı ile ilham verici bir coğrafyada yaşıyor olmamız hepimizi sanata biraz yönlendiriyor aslında. Hepimiz görsel veya işitsel güzel anlara yöneliyoruz. Tabii şahsi düşüncem biraz daha üzerine düşmemiz gerekiyor sanatın.

Sanatın estetik vurgusu insan ruhunu besleyen bir ögedir. Bu nedenle tüm toplumlarda, devletlerde ve her yönetim biriminde sanata olduğundan daha fazla önem ve değer vermek gereklidir.

*****

Sanatla uğraşmak için illa ki sanatçı olmak gerekmiyor. Amatör olarak da kendi çapımızda bir uğraş içerisine girmeliyiz.

Sinemayla ilgilenmek için oyuncu ya da yönetmen olmak gerekmiyor. Kendi minik senaryolarımızı yazıp cep telefonumuzla en amatöründen kısa filmlere imza atabiliriz. Kim engelleyebilir ki ya da birkaç kara kalem çalışması için ressam olmaya mı gerek vardır?

Bir heykeltıraş olarak belki şahane sanat eserleri ortaya çıkaramayabiliriz ancak birkaç basit alet edevat ve malzeme ile harika süs eşyaları tasarlayabiliriz.

Yeter ki kendimize güvenelim. Biraz cesaret biraz ilgi sanat için yeterli. Hatta işe sanatı ve sanatçıyı severek de başlayabiliriz. Çocuklarımızı bu yönde teşvik edip, fırsat buldukça sanatsal aktivitelere katılabiliriz. Bakın o zaman kendinizi daha mutlu hissedeceksiniz.