Sözsüz İletişim İle İlgili Birkaç Kelam
Dil kulağa, hareketler göze hitap eder. (Kral ı. James)
İki dil konuşuyorum, beden dili ve İngilizce. (Mae West)
Yukarıdaki sözlerin neyi kast ettiğini elbette anlamışsınızdır. Evet, yanılmadınız beden dilinin önemine vurgu yapıyor.
Beden dili ile ilgili bu seriye bilindiği gibi daha öncede değinmiştim. Bu çok kapsamlı bir mevzuu olduğundan ve herkesin de aklında kalması babından ara ara bahsetmeye devam edeceğim.
Bilindiği gibi anlamların %55 i kişinin duruşu, jestleri ve mimiklerine; %38 i ses tonuna ve %7 si de sözsüz ipuçlarına dayanır. Burada totaldeki oranın yani sözsüz iletişimde ki kesimin %90 dan fazla bir değerde olmasını dikkatinize sunarım.
Peki, ben neden beden dili öğrenmeliyim? Bunu hiç düşündünüz mü?
Bu sorunun cevap seçenekleri oldukça fazladır. Örneğin, başkalarını daha iyi anlamak istiyorsam, olumlu bir izlenim oluşturmak istiyorsam, kişisel gelişimimi geliştirmek istiyorsam, daha yakın ve sıcak ilişkiler geliştirmek istiyorsam, özgüvenimi artırmak istiyorsam, politikacıların ve ünlülerin televizyona çıktıklarında aslında ne anlatmak istediklerini anlamak istiyorsam, başkalarını ikna etmek ve rahatlamak istiyorsam sözsüz iletişimi iyi kavramam ve öğrenmek gerekmektedir. Bence de böyle bir dil öğrenme olayından kendinizi mahrum etmek istemeyin.
Bu bir beceridir. Bu beceriyi geliştirmekte etrafımızı gözlemek ve okumakla olabilecek bir şeydir. Ama çoğu kişi teknolojik aletlere takılmaktan inanın bundan bi haberdir.
İnanın bana beden dili becerilerinizi geliştirdikçe, insanlarda kaçırdığınız jestleri ve ipuçlarını tekrar yakalayabileceksiniz. İnsanların günlük davranışlarında ki farkındalığınız artacak. Mikro ifadeleri kaçırmayacaksınız. (Daha sonra devam edelim…)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.