Korana morona derken, korona ile kardeş gibi olduk galiba. Şöyle bir bakıyorumda güzel güzel yaşayıp gitmeye alışacağız gibi.

Aman böyle olsun ne olur.

Eğer biraz akıllı, biraz da tedbirli olabilirsek biz bu işi kıvıracağız inşallah.

Hafta sonu ne oldu?

Geçen haftadan ne kaldı derseniz?

Yazılacak çizilecek malzeme çok.

İyisi de var kötüsü de.

O zaman hemen ajandamızdaki notlardan hızla başlayalım.

******

ILGIN İÇİN BAKANLIK

MÜFETTİŞ GÖNDERMİŞ

Hatırlıyorsanız geçtiğimiz günlerde Ilgın Çavuşcugöl Mahallesinde Sayın Bakan Kurum’un SİT alanı olabilmesi için Konya ve ülke adına yaptığı çok güzel çalışma Sayın Cumhurbaşkanımızın da onayı ile resmileşmişti.

Burada büyüklerin ve bölge insanlarının ortak amacı, bölgenin geleceği kurtulsun idi. 

İşte tam da bu sırada orada kömür çıkarma çalışması yapacak şirketin, başta DSİ Bölge Müdürlüğü ve Valiliğin olumsuz raporuna rağmen Ankara’dan süratle kömür çıkarma iznini aldığını üstü kapalı bir şekilde ima etmiştik.

Bunun ardından o bölgedeki kadınlarımız, erkeklerimiz sokaklara dökülmüşlerdi.

Tabii böyle bir dönemde eylem yapmak yasal olmaz. 

O günlerde bizleri arayan vatandaşlar “30 kadına 60 jandarma ile nasıl önlem alındığını” üzülerek anlatıyorlardı.

Bu işler yasal çerçevede olursa her şey sonunda hallolur.

Adalet er ya da geç yerini bulur.

Hem bir de bu toprağın altı var değil mi?

Esas korkulması gereken ilahi adalet olmalı.

Şimdi bu konuda müjde gibi güzel bir gelişme duydum.

Haaa maksat hasıl olur olmaz. Orası bizim boyumuzu aşar.

Bizim yazımızdan sonra Bakanlık bir müfettiş görevlendirmiş.

Müfettiş Bey görevini yapıyor ve çalışmalarına başlamış.

Zaten adamlar işin özünde yasal olmayan bir şey yapmıyorlar.

Sıkıntı Konya’nın yasal değil, uygun değil diye yazdığı rapor Ankara’da bir çırpıda “Yasal ve uygun hale getiriliveriyor”...

Ama biz vebal olarak da, kamu adına görev yapma adına vazifemizi yapmış olduk.

Bizim Ilgın’da ne fabrikamız var, ne de klasik tabiri ile bir dikili ağacımız...

******

MEHMET BAYKAN’I

KONYA YİNE SEYRETTİ YAAA...

Ana akım medyadan bir tanesi, ama sadece bir tanesi Mehmet Baykan’a “çamur atma” adına bir başlık attı.

Ne oluyor neler yazılmış diye de bir dostumuzda bize o linki göndermişti.

Haberin içeriği, başı sonu bomboş.

Ama sinek misali mide bulandırır mı?

Onu bile yapamaz mide bile bulandırmaz. Ama çamur at izi kalsın. Artık izde kalmıyor ya.

Ben olaya sadece yine Konya tarafı ile bakıyorum.

Mehmet Baykan’ın elinden tuttuğu sahip çıktığı, bir yerlere getirdiklerinden tık yok yahu.

Pes dedim pes.

Yahu burası nasıl bir memleket?

Korku dağları sarmış.

Menfaat okyanusundan iç iç doymuyoruz.

Yahu Konya bir ayağa kalk bir ayağa.

Bir silkinin. Bir dik durun ya.

“Konya benim ikinci memleketim” diyen Reis’in kaç tane Konyalı Genel Müdürü var?

Hem de böylesine stratejik bir Genel Müdürü.

Sosyal medyasından tutun da şurada buruda yazılan çizilenlere bakıyorum.

Karadeniz’den bile Baykan’a destek çıkılıyor Konya’dan tık yok.

Allah için içimden geçeni söylüyorum, eğer Konya ses verseydi ben bu satırları yazmayacaktım.

Konya’da Mehmet Baykan’ın adam ettikleri ses vermeyince Genel Müdür-gazeteci ilişkisinde en uzakta olan ben dayanamadım.

Bir Karadenizli kadar cesur olup kendi şehrimizin adamına sahip çıkamıyoruz ya.

Haaa bu durum benim için ilk değil. Garipsemiyorum da. Sadece ve sadece şehrim ve şehrin insanı adına üzülüyorum o kadar.

.............

Bununla bağlantılı olabileceğini düşündüğüm bir şeyi ifade edeyim.

Dün sabah Konya dışında bir Anadolu şehrinde bürokrat olarak birinci derece makamda değil ama üçüncü derece makamda görevli Konyalı bir bürokrat ile görüştük.

Kendisi son derece üzgün idi.

Çünkü o ilin yerel siyaseti, o makama o şehrin bir insanını getirmek için taaa bakana kadar ulaşmışlar.

Ve Sayın Bakana bizzat, “Burada niye bir Konyalı var, kendi insanımız yok” diye sormuşlar. Sorabilmişler. Bu cesareti göstermişler. Hem de Konya’dan çok daha küçük bir ilin siyasetçileri. 

İşte biz öyle yerler, öyle makamlar gördük ki bir Konyalının bir makamda kalabilmesi çok çok çok zordur.

O makamın kıymetini de sadece biz Konyalılar bilemiyoruz.

Bu gidişle bunu da bilemeyecek gibiyiz. 

******

ZİYA YALÇINKAYA SAĞLIK KÜLTÜR

SPOR DAİRE BAŞKANI OLMUŞ

Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ın Selçuklu Belediyesinden A takımından ve uzun yıllar Selçuklu Belediyespor Kulübünün Başkanlığını yapan A. Ziya Yalçınkaya Bey Konya Teknik Üniversitesu’nin Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı olmuş.

Ziya Bey’in bu makama getirileceğini aylardır biliyoruz duyuyoruz. Sadece o kritik günlerde pişmiş aşa su katmamak adına bu gelişmeyi görmezden duymazdan geldik. Şimdi iş resmileştiğine göre kendisine ve üniversiteye hayırlı olsun diyoruz.

*******

MEĞER SAĞLIK İL MÜDÜRLÜĞÜ

İÇİN NE KADAR ÇOK ADAY VARMIŞ 

Hani hep diyoruz ya bu siyaseti sevmiyoruz diye.

Evet siyaset gerçekten yapılacak bir iş değil.

Hele hele akıllı adam işi hiç değil (Yapanları tenzih ediyoruz)

Para ile pul ile yapılmaz bir okka bal ile de yenmez.

Her şeyden önce samimiyet yok vefa yok.

Geriye dönüp bir baksanıza.

Siyaset çöplüğü haline gelmiş nice değerlerimizin yüzüne bakan yok.

Oysa bunların hepsi birer memleket insanı. 

Geçtiğimiz hafta Konya dışından gelen bilgi ile Sağlık İl Müdürlüğünde yeni tayin durumu varmış.

Allah var önce buna inanmak istemedim.  

Şu tarihi süreçte her il müdürü değişir de Sağlık İl Müdürü değişmez sanırdım meğerse yanılmışız.

Bu makamların siyasi olduğunu unutmuşuz(!)

Ama tekrar söylüyorum Sağlık Bakanı Sayın Koca bu süreçte ne kadar başarı oldu ise bizim Sağlık İl Müdürü Sayın Koç da başarılı idi.

Demek ki siyaset dedikleri bu işte.

Yarın bir gün Sayın Koç da “eski” ler arasına girecek.

O zaman peki kim Sağlık İl Müdürü olacak?

İşte kulislerde siyasilerin söylediği ve arkalarında durduğu bazı güçlü isimler;

Mehmet Koç
Hasan Küçükkendirci
Hasan Öznavruz (Osmaniye il Sağlık Müdürü)
Sinan Bahçeci (Mersin İl Sağlık Müdürü)
Adnan Tekin
Gökhan Darılmaz
Abdülcelil Kalem
Kerim Yeşildağ (Aksaray İl Sağlık Müdürü)

...........

Hayırlısı Allah’tan.

Şahıs olarak mesleğimiz gereği bizim için kim gelir kim gider, fark etmez.

Bu iş siyasilerin tercihidir.

Hangi sektörde hangi alanda kim gelir kim gider. Ne fark eder ki?

Nasıl olsa biz HANCIyız.    

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Unutmayın başımıza gelen kötü şeyler üzülmemiz için değil güçlenip ayağa kalkmamız içindir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Konya’nın şehir merkezinin kangreni olan düğün konvoyu işini kökten çözebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.