Uğur Özteke

Uğur Özteke

Hacı Ahmet Özdemir’i de vitesten attırdınız ya!

Hacı Ahmet Özdemir’i de vitesten attırdınız ya!

70’li yıllar mı, 80’li yıllar mı tam hatırlamıyorum ama bizim gençlik yıllarımızda bir şarkı vardı. Bu şarkının şu cümlelerini hiç unutmam;

“Neler oluyor hayatta

Bir de şu rüya gerçek olsa.

Sabah olup uyanınca

Her şey yine aynı kalsa…”

............

Gerisini sormayın bilmem.

Ülkede, şehrimizde öylesine hızlı gelişmeler ve akla hayale gelmedik şeyler oluyor ki tam da bu şarkının sözleri gibi.

Tamam bu günlerde neler olduğuna ve ne kadar korkunç senaryolar yazdığımızın bahanesi de var artık KORONA...

Artık kim kime ne söyleyecekse, kim ne bahane üretecekse, kim suçlanacaksa sebebi kaynağı belli KORONA...

Ruh halimizin bozulmasından tutun da, borçların ödenmemesinin sebebi belli.

Ve böyle bir ortamda gerçekten de çok uç noktalarda dolaşıyoruz.

.....................................

Bizim Konya basını bu konulara giremez ancak Konya basınında başlangıç noktasını sadece bizim biraz olsun birkaç kelime ile dile getirmeye çalıştığımız Ilgın Çavuşcugöl konusu meğer ulusal basının gündemine girmiş.

Kim ne derse desin, kim haklı kim haksız oralarını da bilemem ama Ilgın’da vatandaşın istemediği dahası Konya’da devletin temsilcisi birimlerinin yazılı olarak yasalara dayanarak onay vermediği bir şeyler Ankara’da güçlü isimlerin devreye girmesi ile olmuş durumdaydı.

Şahsen ben bizzat bunu resmi kurumlardan öğrenmiştim.

Bunu da yazmıştık.

Zaten bugüne kadar bürokrasiden de siyasetten de bir tek Allah’ın kulu çıkıp da yazdıklarımıza yalan yanlış demedi. Diyemez de; çünkü işin Konya ayağı belgeli.

Makastan sonrası da bizi aşar zaten.

........................

NELER OLUYOR HAYATTA kısmında ise bizim Konya basınının dillendiremeyeceği mevzu ulusal basına düşmüş.

Ona da amenna.

O yazılanlara çizilenlere inanırım da bugünkü AK Partili vekilimiz daha önceden üniversiteden tanıdığım, bildiğim benim Hacı Ahmet Özdemir abim eğer gerçekten yazılanlar gibi böylesine çileden çıktı ise burada da durulur ve “neler oluyor” diye de sorulur.

Biz de öyle yaptık zaten.

Ilgın Çavuşcugöl Mahallesi'nde gelişen ve ulusal basına düşen konuyu bizzat Sayın vekilimizden öğrenmek istedik.

Hacı Ahmet Özdemir Bey ile tam 45 dakika görüştük.

Bölgenin 52 yıllık tarihi geçmişinden başladık bugüne geldik.

Yarınını da konuştuk. 

Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Enerji Bakanlığı ile Çevre Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı ile burası için ne düşünüyordu? Ne planlanmıştı?

..............

Bunların hiç birini bugün sizlerle paylaşamayacağım.

Çünkü Sayın vekilim bize birebir anlattıklarının yazılmasını ve yeni tartışma konularının açılmasını istemiyordu. “Birilerinin gerilimle beslendiğini” hatırlatıyor “Köyüme, ilçeme ve şehrime dedikodu da olsa zarar vermek istemiyorum” diyordu. Saygı duyduk ve yazmayacağız.

................

Bu görüşme ile sadece şunu yazabiliriz evet o gün bir şahıs (ismi mevcut) "Sizi ne dinleyeceğim, memlekette satmadık yer bırakmadınız, bitirdiniz. Siz de hiç mi Allah korkusu yok?" demiş mi?

Demiş,

Bir demiş iki, demiş üç demiş.

Ve o anda sabır taşı çatlamış Sayın Özdemir’de “Köyü satan şerefsizdir. Köyü sattı diyen de şerefsizdir. Ben böyle terbiyesizlik görmedim” deyivermiş.

Ve bu şahıs daha sonra gelip Hacı Ahmet Özdemir’den de özür dilemiş.

NOKTA...

...........

Gelelim buranın bundan sonra ne olacağına?

Devleti yönetenler hiçbir vatandaşın buradaki köylünün ya da yıllardır mera arsasını, Milli Emlak’ın tarlasını kullananlar da dahil, hiç kimseyi mağdur etmemek adına 1 yerine 5 vererek önce insanların maddi olarak kaybını önlemeyi planlamış.

Kaybın ötesinde insanların maddi olarak kâra geçmesini bile sağlamış. Rakamlar belirlenmiş. Paralar bankaya bile yatmış.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu bölgedeki toplam 22 milyon ton kömürün çıkarılması işine devam edecekmiş.

Tabii burada bir doğanın denge meselesi var, bir de devletin denge olayı.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ülkenin geleceği adına elbette yeraltı kaynaklarını akarsu, şelale gibi su kaynaklarımızı enerjiye çevirip uluslararası arenada elini güçlü tutuyor ve tutacak.

Cumhurbaşkanlığı ve hükümetin politikası bu yönde ve bu şekilde ilerliyor.

Hani haberlerde biz de görüyoruz yaaa, Sayın Cumhurbaşkanının hemşerileri HES’e karşı eylem yapıyorlar.

Vallahi bu saatten sonra kim neyi yaparsa yapsın zarar görür.

Çünkü orada ne yapılacaksa ülke menfaati için. Zira uluslararası devler masasında güçlü olmak için cebin de dolu olacak kasan da dolu olacak. Kimseden para istemeyeceksin. Borç almayacaksın.

Biz de kızsak siz de kızsanız, güçlü olmanın birinci şartı bu.

Artık gerisi teferruattır.

.............

Ilgın’da devletin bölgeye dokunuşta küçük önemsiz gibi görünen bir iki konuyu daha ışık tutalım mı?

Bölgede maddi durumu öne çıkaran yöneticiler, siyasetçiler manevi anlamda da derinden sessiz işler yapıyorlar.

Mesela ne mi?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun birebir bilgisi ve direktifleri doğrultusunda Ilgın’da bir mahallede uyuşturucu imalatı tamamen yok edildi. Kökten temizlendi.

İki....

Belki birileri bilir pek çoğu da bilmez ama bölgede özellikle şehirlerarası ve uluslararası nakliyatçılık yapan kesime yıllardır kadın ticareti (fuhuş) yapan yaklaşık 80 kişi bölgeden tamamen temizlendi.

Bugün bölgede öyle bir tek kadına ve uygunsuz duruma rastlamak mümkün değil.

................

Şimdilik Ilgın ve Hacı Ahmet Özdemir meselesini noktalıyoruz.

İşin özü biz sayın vekilimizi seviyoruz. Kendisinin asla ama asla paralı pullu, akçeli işlerle ilişkisi olmadığını biliyoruz. Bunu da iddia ediyoruz.

Bazı konuların şahıs ve parti işini aşıp devlet politikası olduğunu söyleyip konuyu kapatıyoruz.

******

O TUVALET BORSA’NIN DEĞİL

Dünkü köşemizde yazdığımız Buğday Pazarı’ndaki tuvalet meselesi ne ses getirdi hayret!

Ülke yanıyor desek kimse kılını kıpırdatmıyor, virüs yeniden hortladı diyoruz kimse kâle bile almıyor, bir “çiş” dedik ortalık karıştı.

Dün yazımız için arayanlardan birisi de Borsa Başkanı Sayın Hüseyin Çevik Bey idi.

Konuyu Hüseyin Bey’e farklı anlatmışlar. Zaten yazımızın altına yapılan yorumlar da yanlış anlayanların olduğunu gösterdi. O zaman biz bir daha yazalım.

Söz konusu tuvalet Ticaret Borsasının tuvaleti değil.

3 yıl önce dün de altını çizdiğimiz gibi kaliteli mermer ve inşaat malzemelerinin kullanıldığı tuvaleti Borsa yaptırmış.

Bölge insanı o bölgede bulunan esnaflar dükkan sahipleri ve müşteriler için.

Ancak Buğday Pazarı’ndaki bu tuvalet derneğin imiş.

Kimse şimdi farklı düşünmesin.

Bir AVM yapılıyor, içinde de tuvaleti var.  Şimdi o tuvaletin temizliğini o inşaatı yapan mı kontrol edecek. O tuvalet oradaki derneğin imiş.

Yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için buraya dikkat çekelim istedik.

******

DUTLU MİLLET BAHÇESİNDEN BİR ENDİŞELİ DÜŞÜNCE

Kulakları çınlasın o günlerde Meram Belediye Başkanı Sayın Fatma Toru hanımefendi ikinci dönemde aday gösterileceğine öyle inanmıştı ki. Cumhurbaşkanımız “Millet Bahçeleri” yapacağız der demez belki de Türkiye’deki ilk millet bahçesinin tabelasını “Dutlu Millet Bahçesi” olarak çakmıştı.

.........

Şimdi o günlerden bu günlere gelelim.

Bugünlerde Allah beterinden saklasın Türkiye’nin dört bir yanından yangın haberleri geliyor.

Mesela hafta sonu Konya’da sanayide büyük bir yangın, önceki gün Çanakkale’de tarihi Gelibolu’da son açıklamalara göre 450 hektarlık alan kül oldu, yine dün öğle saatlerinde Artvin’de bir köy 70 hane yandı kül oldu gitti.

İnsanlarımız artık nereye baksalar yangın endişesi yaşıyorlar.

Şu sıcak yaz akşamlarında Konya’nın en serin ve müstesna bölgesi Meram’da da aileler huzuru bulalım derken akıllarına yine yangın endişesi geliyor.

Dün sabah bir dostumuz bu konuya dikkat çekerek bizi şöyle uyarıyordu;

Hacı Ahmet Özdemir’i de vitesten attırdınız ya!

Hacı Ahmet Özdemir’i de vitesten attırdınız ya!

Hacı Ahmet Özdemir’i de vitesten attırdınız ya!

“Abim günaydın. Burası Dutlu Millet Bahçesi. Maalesef buranın tek bir giriş ve çıkışı var. Allah korusun bir yangın olsa kaçış noktası yok. Kimse dışarıya çıkamaz” diyordu.

Biz hiç içeriye adım atmadık.

Eğer durum gerçekten böyle ise en kötü ihtimali düşünüp buraya ciddi anlamda bir el atmak lazım diye düşünüyorum.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Akıllı insan kimseyle yarışmaz. Böylece kimse ona karşı kazanamaz.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Sokaklar, caddeler, kaldırımlar yerlerdeki maske görüntüsünden kurtulduğu zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi