Şu salgının en büyük zararlarından birisi de ekonomik olduğu kadar ruhen de bizi hasta edecek olması.

Şimdi hafta başından bu yana bakıyorum da millet olarak kim kime gücü yeterse giydiriyor.

En ufak nemden huylanır hale geldik.

Bunu birbirimiz ile tokalaşmamak, sarılmamak hasret gidermemek adına söylemiyorum.

Alınganlık olarak da huysuzluğumuzu dile getirmiyorum.

Ruhsal olarak gerginlikten, yarınımızı görememekten gittikçe agresifleşiyoruz.

Ne demek istediğimi isterseniz biraz örnekleme ile açayım.

.......................

Bir okurumuz yazmış;

“Uğur abiciğim; selamünaleyküm, hayırlı sabahların olsun.

Hakkını helal et rahatsız ediyorum ama vallahi kafayı yiyeceğim, aklım almıyor bu Hıfzı Sıhha Kanununa.

İyi güzel genelge yayımlıyor İçişleri Bakanlığı.

Uyan var mı yok.

Bir yakınım var Konya’da bir firmanın maden taş ocağında çalışıyor.

Genelgede diyor ki, "Çalışanları inşaat alanında/maden alanında şantiyede konaklayarak yapımı devam eden büyük inşaat ile madenler (bu madde kapsamında inşaat ve konaklama aynı şantiye içinde ise izin verilir. Başka bir yerden çalışanların gelmesine ve şantiyede kalanların başka bir yere gitmelerine izin verilmez. Çalışma alanı sadece inşaat/ maden sahaları içinde geçerlidir.”

................

Şimdi nasıl oluyor da Konya’dan kalkıp şehrin en ücra köşesine bir servisin içine sosyal mesafe kurallarına uymadan onca insan götürülüyor?

Hiç polis kontrol noktası yok mu be abi?

Biz bu illet virüsten yasakları delerek mi kurtulacağız abi?

Adamların mal yetiştirme gibi ihracat gibi dertleri yok abi sadece personel yatmasın paramız boşa gitmesin.

Stok yapmanın derdindeler.

Konya Valiliği neden bunları takip etmez anlamış değilim.

Genelgeye bakıyorum bir de uygulamaya tam zıt.

Sayın Valim Cüneyt Orhan Toprak Bey yazımızı okursa ricam yasağa rağmen şehirden personel götüren devletin kanunu yok hükmünde gören bu densizlere gereken cevabı vermesi tek temennimizdir.

Hayat Eve Sığar diyoruz ama bunu insanlara zindan edenler hakkında derhal soruşturma başlatılmalı.

Hatta bu firmada şoförün biri bu çalışma evraklarınız sahte dediği için adamın işten çıkışını vermişler abi. Hani işten çıkarmalar 3 ay süre ile durdurulmuştu. Böyle işler döndükçe insanların devlete güvenci kalmıyor. Böyle olmasın istiyorum”...

............

Biz bu okurumuzu yakından tanıyoruz. Gerçekten şehir ve ülke sevdalısı, temiz, saf, iyi niyetli Reis hayranı çilekeş bir insandır.

Ama burada da bir şeyin hakkını teslim etmemiz gerekir.

KONYA olarak şu zor günlerde çok şanslıyız.

Bunu da laf olsun diye söylemiyorum.

Şimdi geriye doğru bir yaslanın ve düşünün.

İş vereninden işçisine, işsizinden esnafına; hangi çapta olursa olsun esnaf, sanatkar kısaca bir kişiye de iş verse 100 kişiye de işverse patronlara, devlet memurundan emeklisine kadar Konya olarak şu tarihi ve zor günlerde elle tutulur gözle görülür bir tek olumsuz kötü bir şey yaşadık mı?

Peki nasıl oluyor bu işler?

Üreticisinden çalışanına dünya bir sağa bir sola yalpalarken biz nasıl oluyor da normal hayatımızı bazı küçük detaylar dışında sürdürüyoruz?

Başta Valimiz Sayın Cüneyit Orhan Toprak Bey olmak üzere, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Emniyet Müdürü Mustafa Aydın ve personeli, Sağlık İl Müdürü Prof. Dr. Mehmet Koç ve sağlık çalışanları, siyasiler, bu isimlerin altında görev yapan bürokratlardan en alt birimdeki işçi kardeşlerimize kadar herkes Türkiye’ye örnek tek yürek olmuş durumdalar.

Kimse öyle oturduğu yerden gelişmeleri küçüksemesin. Ankara’ya, İstanbul’a bir bakın.

Kim haklı kim haksız, kim doğru yapıyor kim yanlış yapıyor? O yorumu ben yapamam.

Ama yapacağım tek yorum Konya’da yaşayan tüm insanlarımız en tepeden en alt kesime kadar şanslıyız şanslı.

Bunu bilir bunu söylerim.

Hangi sanayicinin “çalışamıyorum” diye bir feryadını duydunuz?

Ya üreticinin, “Ben üretemiyorum. Ürettiğimi satamıyorum” diyeni oldu mu?

Tamam yeri geldiği zaman bizde sizlerin sesi gözü ve kulağı olarak sıkıntılı durumları dile getiriyoruz ama bunları asla genele oturtamayız. 

Girişte durumdan şikayetçi olan okurumuza da yazdım, “Tamam sıkıntılı bir durum varsa yazalım. Ama sen rahat ol, yamuk yapan varsa bil ki onu da Türk polisi bir gün mutlaka yakalar.”

******

DAHA DÜN GÖRDÜM HERKESE POLİS Mİ TAKACAĞIZ?

Alın size bir kare.

Çok öfkelendiğim için çektim.

Saat 11’i geçmişti.

Kunduracılar üst geçidine doğru yaklaşıyoruz.

Şu günlerde kağıt çöp toplaması yasak olan bir üç tekerlekli hem de tıka basa dolu vaziyette yolu ortalamış tam gaz gidiyor.

Kimi solluyor?

Yine orada olması yasak olan bir başka üç tekerlekliyi.

Şimdi polis bu adamları durdursa ceza yazsa “Şu günde günah değil mi?” diye feryat edenler çıkacak.

O zaman bunun ortası nedir baylar bayanlar?

Herkes kurallara yasalara uyacak.

Haddini bilecek.

İş için de, aş içinde olsa bence maddi ve manevi olarak hepimiz önce haddimizi bileceğiz.

...........

Bunu şunun için bu kadar açık yazıyorum.

Bizim insanımız gerçekten uyandı (!)

Teknolojinin gelişmesi ile de herkes her şeyi çekiyor.

Buyurun bize ulaşan bir fotoğraf karesi.

Sokağa çıkma yasağının olduğu pazar günü bu kare bize ulaştı.

Polis araçları durduruyor.

Ambulansı da durdurmuş.

Vatandaş soruyor “Polis ambulansı niye durduruyor?”

Vatandaş kendi penceresinden duygusal olarak bunu görüyor.

Bu okurumuza da yazdım.

Vatandaş şunu düşünüyor mu acaba?

Siren çalmadan acil bir durum olmadan yavaş yavaş polis kontrol noktasına gelen ambulansı polis elbette durdurup sürücüsüne soracak.

Çünküüüüü bu ülkede ambulanslar içinde kimlerin nasıl taşındığını bilmeyenimiz duymayanımız kaldı mı?

******

DEVLETE TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ

İşte bir sorun ya da eksik olduğu zaman hemen bizimle paylaşan samimi bir abimiz bu kez şunları yazıyordu;

“İyi akşamlar güzel abim; eşim migren hastası 2-3 gündür sık sık başına ağrı girince hastaneye götürmek istedim. Sokağa çıkmak yasak benim iş gereği iznim var ama işi sağlama aldım. 112’yi aradım 2 saatlik izini 5 dakikada aldım telefonuma mesaj geldi bu mesaj işimi gördü.
27.............TC Kimlik/Pasaport Nolu kişiye 01.05.2020 17:17 - 19:17 saat aralığında sağlık kuruluşuna başvurma izni verilmiştir. “

...............
Sağlık Bakanlığına tüm çalışanlarımıza teşekkür ederim
Sizin aracılığınızla teşekkür etmek istedim. Hakkınızı helal edin....”

.............

Sonuç şanslıyız baylar bayanlar.

Eksikler, hatalar olabilir.

Bu milleti kontrol altında tutabilmek hem de diğer yandan asayişinden huzuruna üretiminden tüketimine ortalık güllük gülistanlıkmış gibi tıkır tıkır hayatın devamını sağlamak her babayiğidin harcı değildir.

İlk başa dönüyorum ve şehri yöneten bürokratlarından siyasilerine en üst makamından en alttaki işçi kardeşlerimize kadar teşekkür etmek boynumuzun borcudur.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Asla kış mevsiminde bir ağacı kökünden kesme. Moralin bozukken olumsuz kararlar verme. Bekle, sabret, fırtına geçer, yine bahar gelir... 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Temizlik, temizlik diye yeri göğü inlettiğimiz bu günlerde Nalçacı’da kırmızı ışıkta beklerken camı açıp yere tükürmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.