Uğur Özteke

Uğur Özteke

MEDAŞ geri geri mi gidiyor?

MEDAŞ geri geri mi gidiyor?

Şahsen hava çok sıcak da olsa, çok soğuk da olsa her durumdan mutlu olan bir tipimdir.

Hiçbir zaman havanın durumundan rahatsız da olmam şikayetçi de…

Bu durumlarda hep bizimle kıyaslanmayacak kadar zor durumdaki insanlara ve canlılara bakarak işin şükür yanında olurum.

Cumartesi pazar sıcakların yine maşallahı vardı.

Cumartesi ve pazar iki gün öğle saatlerinde termometreyi dışarıya koyarak baktığım zaman 41 dereceyi de gördüm 44 dereceyi de.

Bizim Konyalı meslektaşlarım niye asfaltta yumurta pişirmediler ki?

Akşamda asfaltta yumurta haberleri niye hep Adana’dan gelir diye de düşünmedim değil.

Neyse yazı konularımıza geçelim.

................

Gerçi neyi yazalım?

Ya da neyi yazmalıyım, diye uzun bir süredir iki arada bir deredeyim.

Kavaf Holding’de DELTA Yayın Grubunda BBN HABER ve BBN TV çatısı altında çalışmaya başladığım günlerde, duruşunu çok sevdiğim ufuklu bir yöneticimiz bana şöyle demişti;

“Uğur abi çok yerel yazıyorsun. Burası (DELTA’yı kastediyor) senin için de yeni bir şans naçizane senin de artık ulusal yazmanı bekliyorum” demişti.

Allah var bu insanımıza inandığım için, değer verdiğim için kendimce böyle birkaç deneme de yaptım.

Laf aramızda bayağı da iyi olmuştu hani.

Ancak bizim yazmamız kadar okuyucularımızın o yazılara dönüşleri tepkileri de önemlidir.

Yani bizim karnemizde bu dönüş sayısı, yazıya etki ve tepki önemli bir ölçüdür.

Yerel ve ulusal yazılarımızı kıyasladığım zaman arada dağlar kadar fark vardı. Ve bizde tekrar yerelleştik.

Sonra arada bir ikisini ortaya karışık yapmaya çalıştım.

Bu gerçek samimi dostumuz geçen gün yine aynı şeyi ima etti “Abi maşallah jaguarsın. Ama niye Hacı Murat gibi gitmek için direniyorsun?”...

Hadi gelin çıkın işin içinden.

.............

Mesela bugün ulusal yazacak olsam televizyon ekranlarında Başkanın A takımından bir bakan ile AK Partili bir vekilin tartışmasını ele alır ve “Aferin size el ele verdiniz AK Partiyi eritiyorsunuz” diye bir yazı yazmak isterdim. (Gerçi yine bu konuyu yazmayı çok istiyorum. Çünkü Ankara’dan gelen bilgilerle şişiyorum).

..................

Ne var ki yine sizlerden gelenlerle mesela Şeker Tekke Mahallesinde pislikten, bitlerin sardığı evlerden başlayan falanca mahalledeki kamelyayı yazmak zorundayım.

Niye?

Çünkü bu bilgiler, fotoğraflar, videolar sizlerden geliyor. Sizler çabalıyorsunuz, bir yerlere ulaşmak istiyorsunuz çaresiz kalınca bize müracaat ediyorsunuz. Allah’a şükürler olsun biz bunları yazınca da yüzde doksan dokuz çözüm yolu bulunuyor.

İşte bunun için zaman zaman ortaya karışıklar ile durumu idare ediyoruz.

Ne olur anlayın bizi...

*******

ŞEKER TEKKE DEMİŞKEN

MEDAŞ geri geri mi gidiyor?

MEDAŞ geri geri mi gidiyor?

MEDAŞ geri geri mi gidiyor?

Geçtiğimiz haftadan bu yana bir okurumuz sürekli olarak Şeker Tekke Mahallesinde bir kötü durumdan söz ederek evi bitlerin sardığını söylüyor ve yardım istiyordu.

Cumartesi günü bu okurumuz tekrar aradı.

Şu anda kendisini resmi bir kurumda çalışıyor. Yol yöntemi de biliyor. Gerekli yerlere müracaat ettiğini de belirtti.

Amma velakin o günden bugüne battığı için yarım kalan bu inşaat alanının metruk alana dönüşmesi buraya da sürekli çöp atıldığı için bölgenin de fotoğraflardan anlaşıldığı gibi bakımsız kalması yüzünden bitlerin bölgede bulunan sitelerde daireleri sardığını söylüyordu.

Bizde bu okurumuzun bizimle paylaştığı fotoğraflardan bazılarını ve serzenişini ilgililere iletiyoruz.  

******

DAVUTOĞLU’NUN PROGRAMI AKILLICA İDİ

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu cumartesi günü Meram ve Karatay teşkilatlarının kongresi için şehrimizde idi.     

Bu kongrelerin yorumuna girmeyeceğim. Haberlerini de zaten gazetemizde, internet sayfamızda ve sosyal medyamızda gördünüz göreceksiniz de.

Bu kongrelerin pazar günü değil de cumartesi günü yapılması eğer bilinçli ise bence çok yerinde bir manevra idi.

Çünkü şehrin insanına bir cumartesi gözü ile bakın bir de pazar. Ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.

Konya’da bile herkes birbirine “Davutoğlu ne yapar?” diye soruyor.

Vallahi Hoca’nın ne yapacağını kimse bilmiyor ve bilemez de. Belki Hoca bile tam bir tablo göremiyordur.

Ama taaa Başbakanlığı döneminde Türkiye kendisine hayran iken, Konya’mızda bugün kendisine sövenler 1 gün takla atmak için, şov için, ihale alabilmek için, sadece kendi arabalarına değil şirketlerinin tüm arabalarına boy boy Davutoğlu posterlerini giydirirlerken biz aynı yerde yani bugünkü durduğumuz yerde, aynı şeyi söylüyorduk “ Hocanın ekibini takviye etmesi ve güçlendirmesi gerekir”...

Hoca aynı hoca ama ekibi zayıf.

******

HASAN KILCA’YI BAŞKANLIK MAKAMINDA GÖRMEK

Yıllardır Büyükşehir Belediyesinden tanıdığım sevdiğim ve saygı duyduğum insan Hasan Kılca Beyi Karatay Belediye Başkanı olduktan sonra makamında ilk defa BBN HABER ve BBN TV ekibi olarak ziyaret ediyorduk.

Bu ziyaretin detaylarını gazetemizde, internet sayfalarımızda ve sosyal medyamızda boy boy bulacaksınız.    

Ben bu ziyaretin sadece Başkan Hasan Kılca bölümündeyim.

Başkanlık Sayın Kılca’ya yakışmış.

Hani bazen bir ceket giyersiniz ya da gömlek, üstünüze tam olarak oturmaz, bir yerlerden bir şeyler çekiştirir ya da sırıtır ya.

Allah için Sayın Kılca başkanlık makamını doldurmuştu ve bu kısa süreçte ilçesine hakimiyetini de uzun söyleşimizde çok net olarak sergiliyordu.

Başkan olduktan sonra defalarca Sayın Kılca ile görüşmüştük.

Ama dedik ya makamda kendisini görüp dinledikten sonra şimdi içimizden gelen sesi buraya yazıyoruz “Helal olsun hayırlı olsun Sayın Başkan. Allah mahçup etmesin.”...

******

MEDAŞ BENİ YIKTI !!!

Cumartesi günü sabah saatlerinde Erenköy mahallesinin belli bir kesiminde birden elektrikler gitti.

Bir saat, iki saat geçti hâlâ elektrik kesintisi devam ediyordu.

Bu arada MEDAŞ’ı aramayıp bizi arayan mahalle sakinleri elektrik kesintisini bize soruyorlardı.

Bu kez biz MEDAŞ’ı aradık.

Görevli bayan kibarca “arıza” var dedi.

Peki...

Elbette arıza olacaktı. Olabilirdi de.

Amma velakin iki saat oldu üç saat, üç saat oldu dört saat...

Ve devam ediyor...

Öğle saatlerinde yarım saat gibi bir süre gelen elektrik tekrar gidiyor.

Ve elektrik kesintisi sürüyor da sürüyor.

Dışarıda hava sıcaklığı 41 dereceyi gösteriyor.

İnsanların dolaplarındaki yemekleri, etleri, tavuklar su salmış bozulmaya yüz tutmuş.

Bize 10 telefon geliyorsa biz bir defa MEDAŞ’ı arıyoruz.

Hep aynı cevap “ARIZA” var.

...............

Dayanamadım saat 16’da MEDAŞ’ın 1 numarası Sayın Genel Müdür Erol Uçmazbaş Bey’i rahatsız ettim.

Sabahtan akşama kadar devam eden, bu plansız kesintinin, önceden bildirilmediği için mağdur olan vatandaşları adına, komşularımız adına durumu öğrenmek istedim.

Erol Bey 16.10’da bakım esnasında bir arıza olduğunu ve 10 dakika sonra elektriklerin verileceğini söyledi.

Erol Bey’in bu bilgilendirmesinden 25 dakika sonra elektrikler gelebilmişti.

...........

Allah var millet “elektrikler saatlerdir kesik. Niye kesik?” diye bize sordukça dışarıya bakıyordum.

Hayırdır kar fırtına mı vardı? Yoksa tipiden direkler filan mı yıkılmıştı da Konya’nın göbeğinde hayat durmuştu?...

Oysa MEDAŞ özelleştikten sonra o kötü intibasını ve kötü çalışma sistemini son yıllarda hızla üzerinden atmış, biz hep eleştiren gazeteciler olarak bile (En başta da ben) artık MEDAŞ’tan övgü ile söz eder hale gelmiştim.

Mesela güzel ve başarılı günlerin bugün 1 numarası olan Erol Bey Konya’ya geldiği o ilk günden buyana A takımı ile büyük özveri ile Konya halkının gönlünde ve beyninde böyle güzel bir görüntünün mimari idi.

Ama o imaj cumartesi günü havanın sıcaklığı ile eridi bitti ve buhar olup uçtu gitti.

Hani bizim MEDAŞ yüksek teknolojiye geçmişti.

Bir hatta arıza olduğu zaman hemen diğer hat devreye giriyordu  

Şimdi nerede o MEDAŞ diye sorsam Erol Bey ve ekibi bana çok mu kızarlar ki?

Ama inanın böylesine saatlerce süren plansız ve bildirimsiz bir kesinti beni çok üzdü.

Haaaa bir küçük not.

Erol Bey de biliyor bu bölümü benim evin elektriği kesildi; et, tavuk bozuldu diye yazmıyorum.

Çünkü biz başımıza gelecekleri bildiğimiz için bu bölgede 6 yıldır jeneratörümüzü kullanıyoruz.

Cumartesi de kullandık.

Biz de bozulan çözülen olmadı.

Bir kısım komşunun acil durumunu da cumartesi günü bizim eve taşımışlar.

Olay şahsi değildir. Bu böyle biline istedik.          

Ama orada bir ARIZA var ARIZA sizce de böyle değil mi?

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Dün yaptığınız şey size hâlâ çok iyi görünüyorsa, bugün yeterli değilsiniz demektir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Çöplerimizi, çöp poşetlerimizi ağaç diplerine değil de çöp konteynerlerine atabildiğimiz zaman daha iyi adam oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi