Güzel bir hafta sonu yazısı için güzel şeyler yazmak istiyorum. Yalnız başta şu virüs olayı olmak üzere birkaç sıkıntılı konu kafamı karıştırıyor.

İsterseniz son ayların gündemi şu salgın olayı ile başlayalım. Şehri yönetenler, ülkeyi yönetenler gelecek adına hep güzel şeyler söylüyorlar. Bu büyüklerimize saygı duyuyorum; çünkü onlar bu olayı güzel yönettikleri kadar bu ülkenin ve bu ülke insanların geleceği için önce ekonomi. Tamam günlerdir diyoruz önce can sonra canan. Eğer büyük bir aksilik olmaz ise canı kurtardık şimdi sıra cananda. Canda ne olur ipin ucunu salıvermeyelim. Gerçi sizlere söylemedik; ama çaktırmadan biz geçtiğimiz hafta Ankara-İstanbul turu yaptık. Konya’dan sonra Ankara ve İstanbul’a baktığımız zaman olayın çok farklı olduğunu gördüm. İnşallah bunu pazartesi gününe bırakalım diyoruz.

Ama şimdilik şu tek cümleyi söyleyeyim bizim Konya; Ankara’dan üç İstanbul’dan on üç gömlek daha iyi durumda.

******

EKONOMİ YAVAŞ YAVAŞ KIPRAŞACAK, KIPRAŞIYOR DA…

Özellikle turizm konusunda atılan adımlardan endişe duyuyorum. Hafta sonu bu konuya da girmiyorum, yalnız ekonomi demişken gelecek demişken iş adamlarımızın durumu demişken bir samimi dostun, iş dünyasından bir kardeşimin şu yazdıklarını asla sizlerle paylaşmadan geçemeyeceğim. Çünkü bu bir vicdan meselesi; gelin önce şehir sevdalısı ülke sevdalısı kardeşimizin bize yazdıklarına bir göz atın.

“Uğur abi;

Hepimiz çok kötü olduk esnafın, sanayicinin, işleri de çok kötü ama iyi olanlarımız da maalesef çok şımarık insanlar oldu. Onlar şımarık da maalesef çalışanlarımız işçilerimiz de eskiden bir aidiyet duygusu vardı. Allah seni inandırsın bunların hepsi kayboldu.

Ne oldu bize?  Üzülüyorum. Allah’ım hepimizin yardımcısı olsun.

Sizler hep doğruları yazın ne olur.

Yazamadığımız zaman da hiç olmazsa olmayan bir şeyi olmuş gibi yazmayın.

Size güveniyoruz.

Allah sizleri ve bizleri doğru güzel insanları mahcup etmesin inşallah…”

.....

Şimdi bu tespitlere katılmamak mümkün mü bu güzel istek ve dualara katılmamak mümkün mü biz tüm güzelliklere ve iyi dileklere âmin diyoruz.

*******

RESMİ ARAÇLARIN TRAFİK ZORUNLULUĞU YOK MU?

Bu fotoğraf karesini kırmızı ışıkta beklerken ben çektim.

Bu araç ana yolda ve önceden arkada plakasının olmadığını gördüm garibime gitti neyin nesidir, kimin fesidir diye yanaştım.

Araç Büyükşehir Belediyesi’ne ait.

Aklıma geliyor, sizin de aklınıza gelir mi? Bu kadar çok kameranın olduğu yollarda plakasız araçlarla seyirde özel ve resmi bir durum söz konusu olabilir mi?

Tabi bu arkadaşın da günahını almak istemem, ekmeğiyle oynamak istemem; ancak bu tür belediye araçlarından tutun tüm resmi plakalı kurum ve kuruluşların araçlarının muntazam olması gerekiyor. Bu araçların plakalarından farlarının durumlarına kadar o kurum ve kuruluşlara yakışmayacak şekilde seyir halinde olmaları bence hiç şık değil.

*******

GELELİM ŞEHİR HASTANESİ İLE İLGİLİ SON İDDİAYA

Şehir Hastanesinin açılmasında gecikme olacakmış. Bu da nereden çıktı demeyin.

Ama son iddia bu ya.

Biz de önce dinledik şöyle derler;

“Hastanemiz için sene başında yüzde doksan dokuz bitti demişlerdi

Hatta Ekim 2019'da resmi ağızlardan Nisan 2020 diye açıklama gelmişti.

Yine bu yıl içinde defaatle çok kısa süre içerisinde açılacağı haberlerini medyada okuduk.  

Ama bugün itibari ile açılışla ilgili hiçbir resmi bilgi yok.”

…….

Gelelim son bomba iddiaya;

Büyüklerin bu konuda tarih verememesinin tek nedeni bölgedeki obruklarmış. Toprakta çift taraflı göçük varmış diyorlar.

İnşallah öyle değildir çünkü pişmiş aşa soğuk su katmak istemeyiz. Dahası onca emek, harcanan onca para ve sağlık için Konya’yı şaha kaldıracak bu güzelim yatırıma zeval gelmesini kimse istemez.  

İnşallah pazartesi günü Konya’ya dönünce daha güzel müjdeleri sizlerle paylaşırız.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Ne kadar akıllı olursan ol yine de bir deliye danış; çünkü akıllılar beyinleriyle, deliler ise yürekleriyle düşünür ve yürek, beyinden daha az yanılır...

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Verdiğimiz sözler kadar verdiğimiz randevu ve saatlerine de sadık kalmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi adam oluruz.