Uğur Özteke

Uğur Özteke

“Uğur Başkan’dan korkma(!)”

“Uğur Başkan’dan korkma(!)”

Sizlerden ayrı geçen hafta sonunun ardından yepyeni sıcak, gündemi yoğun, işi gücü çok dolayısıyla kafalarda da soru işaretleri de bir o kadar fazlalaşacak yeni bir haftaya daha inançla, ümitle, heyecanla giriyoruz.

İsterseniz Türkiye’nin 1 numaralı gündemi ile yerel yazımıza başlayalım.

“SENİ TACİZ EDECEĞİZ ABİ”

Ayasofya’nın 86 yıl sonra yeniden camii statüsüne kavuşması ile ülkenin üzerinden yeniden bir pembe ümit dolu dalgasının bulutları geçti.

Bu rüzgar şehrimizde de esti ve esmeye de devam ediyor.

Cumartesi günü pek çok okurumuz ve sohbet ettiğimiz insanlar yeni heyecan dalgasının mutluluğu içerisindeydi. Bu arada bazı okurlarımız Konya’nın koordine olarak 24 Temmuz günü kılınacak Cuma namazında on binler, yüzbinler hatta milyonlarla buluşmak için oraya gitmenin hesabını yapıyordu.

Allah sizi inandırsın dün sabah yani pazar günü saat 09.04’te arayan okurumuz Zülfikar Koca abimiz selam sabah vermeden konuya lafın ortasından şöyle giriyordu;

“Uğur abi arkadaşlarla dün karar aldık. Her gün, her saat seni arayıp taciz edeceğiz. Sana her gün yazı yazdıracağız. Abi senin işini sana öğretemeyiz ama Uğur Başkan’a mı yazarsın, Hasan Başkan’a mı onu bilimeyiz. Yalnız Konya olarak 24 Temmuz’da biz Cuma namazını Ayasofya’da kılmak istiyoruz. Sen de bunu her gün yazacaksın. Ya da bize iş adamlarından otobüs işini ayarlayacaksın(!)”...

Haaa öğlene kadar Zülfikar abimiz aynı konu ile ilgili olarak iki kere daha aradı. Yani dün sabah üç kere “Ayasaofya’ya otobüs kaldırılsın yazı yaz” denildi.

..........

İnsanlarımızın heyecanını anlıyorum ve saygı duyuyorum.

Belki o tarihe kadar belediyeler, Ak Parti ve MHP teşkilatları ile Sivil Toplum Kuruluşları tarafından da böyle bir organize yapılabilir.

Hem düşünsenize Türkiye’nin 81 ilinden birden yapılacak böyle bir organizasyonla dünyaya vereceğimiz görüntü kadar, iç dünyamızda sıfır çeken iç turizm için de 24 saatlik bir can suyu olmuş olabilir.

******

MERAM BELEDİYE BAŞKANI İÇİN İLK GÜN KANAATİMİ YAZMIŞTIM HÂLÂ AYNI YERDEYİM...

Bugün öyle derin konulara girip şu sıcaklarda terlemek istemiyorum. Geçenlerde bir okurumuz Meram Belediye Başkanının takım elbiseli bisikletli bir fotoğrafını bizimle paylaşmıştı. Sonradan öğrendik ki son bir aydır Meram Belediye Başkanı Sayın Mustafa Kavuş belediyeye bisiklet ile gidip geliyormuş.

Sayın Kavuş daha aday adayı iken net bir şekilde yazmıştım.

Sayın Başkan benim 40 yıldır yakından tanıdığım bildiğim Hasan abimin kuzusudur. Aileyi yıllardır yakından bilirim. Hele bir ara kapı komşusu idik.

Mustafa Kavuş Bey’in belediyecilik tecrübesi uzun yıllar Tahir Akyürek Başkan’ın tedrisatında geçmesi ile oldu. Hep perde arkasında kaldı ama belediyecilikte her şeyi gördü, bakanlıkta görev aldı, duydu ve yaşadı.

Mesela Karatay Belediye Başkanı Sayın Hasan Kılca Bey de belediyecilikte inanılmaz tecrübelidir. Hukukçu kimliği ile birlikte yukarıda Sayın Kavuş için yazdığım her kelime kendisi içinde geçerlidir.

Yani Meram ve Karatay Belediye Başkanları bu şehirde önce ince siyasetçi ve ardından da paraya pula kısacası akçeli en ufak bir şaibeye karışmamış Sayın Akyürek’in ekibindendir.

Tekrar Meram’a dönecek olursak.

Sayın Kavuş çok zor bir mirası devraldı.

AK Parti ve Meram denildiği zaman hep kötü ve başarısız bir imaj Konya’nın hafızasına yerleşmiş durumda.

Belki de Sayın Kavuş ile AK Parti’nin Meram’daki kara alın yazısı da değişecektir. 

Meram’da eksik bir hizmet olursa elbette yazacağız. Ama uzun yıllar pek çok yerden birebir tanıdığım Sayın Kavuş benim için tertemiz, iyi niyetli, heyecanlı, idealist, tecrübeli, özellikle de Allah’tan korkan kuldan utanan haddini bilen bir değerdir.

Bir ay önceki bisikletli şovların ardından hâlâ bisikleti ile belediyeye gidip geliyorsa benim gönlümdeki göstergesinde hata yoktur demektir.

Allah yolunu açık etsin.

******

PİZZACI KURYELER

Pizzacı ya da ilaç sektöründeki kuryeler fark etmez. Hangi sektörde çalışırlarsa çalışsınlar hızla büyüyen şehrimizde motorlu kurye artık bir meslek halini aldı.

Bu arkadaşların dakika ile yarıştıklarını da biliyorum.

Ekmek parası uğruna kelle koltukta çalıştıklarını da biliyorum.

Hele hele sağlık sektöründeki kuryelerin trafikte bazı geçiş üstünlüğü gibi haklarının olduğunu da sonradan öğrendim.

Gerekçesi ve zorluğu ne olursa olsun bir gerçek var ki yasalar herkes için geçerlidir.

Sıkı okurumuz Halil Tosun Bey özelden yazarak bizden şöyle bir ricada bulunuyordu;    

“Selamünaleyküm Uğur abi; müsait bir zamanda özellikle öğleden sonra ve geceleyin çalışan, trafiğin olağan akışı içerisinde kah araçların solundan, sağından kah üç şeritli yolda yan yana giden araçların arasından adeta aptal cesaretiyle ve süratle, deyim yerindeyse kamikaze yapan pizza dağıtıcısı motosikletleri yazsanız, inan dua alırsınız.”

...........

Okuyucumuza bu hatırlatması ve duyarlılığı için teşekkür ederim.

Defalarca bu durumu yazdım. Yeter ki sizler isteyin. Bir daha, bir daha yazarım.

Allah trafikte yayalardan sürücülere özellikle bu şehirde cümlemizi ıslah etsin inşallah.

******

ATIK SUYA KORONAYI UĞUR BAŞKAN MI ATTI?

Bizleri yakından takip eden okurlarımız, dostlarımız bilirler. Bazen de çok dolduğum zaman yazarım.

Bizim mesleğimiz dünyanın en nankör mesleklerinden birisidir.

Kimseyi memnun etme gibi bir şansınız yoktur.

Tamam kimseyi memnun etmeyelim ama yüzde 90 doğruyu yazmaya çalışsak da gün içerisinde aldığımız 10 tepkiden biri Allah razı olsun olurken, dokuzu “Niye yazdın?”, “Senden başka yazan var mı?” oluyor.

Buyurun son tepki aldığımız konu.

Hükümeti destekleyen Demirören Haber Ajansının geçtiğimiz hafta sonu servis yaptığı haberden bir bölüm.       

“ATIK SULARDA CORONA İNCELEMESİNİN SONUÇLARI ÇIKTI!

Bir ildeki yoğunluk İstanbul’dan fazla

81 ilden ve 250 atık su arıtma tesisinden numune alımları gerçekleşti, 52 tanesinin ise analizleri tamamlandı. Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilge Alpaslan Kocamemi, çalışmalardan elde ettikleri sonuçları anlattı:

* İstanbul’da ilk nisan ayında numuneleri aldık. Nisan ayında atık sularda konsantrasyonlar düşüktü. Sonra mayıs ayında bu konsantrasyonlardaki yükselişi, vakalar ile gözlemledik. Haziran ayı itibarıyla vakalarda düşüş oldu, bununla birlikte konsantrasyonlarda da düşüş oldu.

* Halen İstanbul’da rutin numune almaya devam ediyoruz. Şu anki durumu soracak olursanız, İstanbul’da şu an aldığımız örneklerde virüsü tespit edemiyoruz ama tespit etme, etmeme sınırında gibiyiz

* Yani şunu söyleyebiliriz, biz her ne kadar bunu şu anda daha atık sularda gözlemlemiyor olsak bile İstanbul’da vaka sayısı artma eğiliminde gibi görünüyor.

ANALİZ SÜRECİ

Kocamemi, analiz sürecinde gelinen nokta hakkında da bilgi verdi:

* 81 ilin 52 tanesi tamamlanmış durumda. Tesis olarak bakıldığında da, 250 tesisten 130’u tamamlanmış durumda. Tabii bunlar, haziran ayını temsil ediyor. Numuneler alındığı gibi analiz edilemiyor çünkü laboratuvar sayısı kısıtlı.

* Analizlere bakıldığında atık suda SARS-CoV2’yi en yoğun olarak biz bugüne kadar, Konya ilinde gözlemledik. Konya ilini takip eden İstanbul’du.

* İstanbul ve Konya açık ara diyelim, onları takiben ise Bursa, İzmit, İzmir ve Antalya’nın bazı bölgelerinde virüs konsantrasyonlarına gözlemlenebilir mertebede rastladık.

* Ama şunu belirtmek istiyorum, gözlemlenemiyor olması virüsün olmadığı anlamına gelmiyor. Tabii ki bu ölçüm metodunun bir dedeksiyon limiti var. Bu limitin altında olanları biz gözlemleyemiyoruz diyoruz....”

..........

Yani bu haberden şunu anlıyoruz ki atık sularda yapılan bilimsel araştırmada Konya’daki oran birinci çıkmış.

Tamam mı? Tamam...

..........

Şimdi okurlarımız bizim bu konuyu BBN’de niye haber olarak yapmadığımızdan tutun, bire bir telefonda “Uğur Başkan’ın adamısın ya bu kadar da korkma. Bu bilimsel araştırma sonuçta. Yoksa bunu yazsan Uğur Başkan maaşını mı kesecek?” diyordu.

...............

Haydaaaa.

Yahu Allah aşkına bu okurumuza da öfke ile söyledim. Bizim ve hepimizin rızkı bellidir. Hele hele şahsımın Uğur Başkan’la hiçbir akçeli alışverişi olmamıştır.

Geçtiğimiz 15 yılda 150 defa yazdım. Tahir Akyürek Bey iyisi ile kötüsü ile benim sevdiğim ve saygı duyduğum bir başkandır. Elbette eksikleri hataları olmuş olabilir. Ama başkanın hizmetteki karnesinin karşılığı sandıkta aldığı oydur. Tahir Başkan’la maddi akçeli hiçbir bağım olmadı olamazda. Olsaydı resmi ya da özel birileri bugüne kadar çoktan bunu deşifre ederdi değil mi?  

Gelelim bugüne.

Bu işin Uğur Başkan ile ne alakası var Allah aşkına? 

Elinizi vicdanınıza koyun ve konuşun. Şimdi atık sudaki mikropları Uğur Başkan mı temizleyecek? Ya da yazdığımız zaman bu tehlikeli orandan Uğur Başkan mı sorumludur? Yoksa başkan atık sulara mikrobu kendisi mi attı?   

............

Tamam birilerine kızabilirsiniz. Haklı da olabilirsiniz. Yeri geliyor ben de kızıyorum, öfkeleniyorum. Hatta inandığım insanlar bu işleri nasıl yapabiliyor diye kendi iç dünyamda isyanları oynuyorum. Ama belki o konuda bizimde bilemediğimiz o insanları aşan durumlar olabileceği konusunda empati yapıyorum. Bazı konuları zamana bırakıyorum. Veee en önemlisi kimsenin vebalini alıp kul hakkına girmemeye çalışıyorum.

.............

Çok gerildik rahatlayalım.

Cumartesi günkü yazımıza bizzat telefon açarak bizi kutlayan insanların ilki değerli büyüğüm, Konya için büyük hizmetlerde bulunmuş ve imzasını atmış Ali Ataman abimiz idi. Ali abimiz cumartesi sabahı arayarak, “Uğur bugünkü Konyaspor ve kurban bayramı yazından dolayı seni bir kez daha tebrik ediyorum” diyordu.

Evet Konyaspor’un tarihinde ilk kez 1. lige çıkmasında o tarihi zaferin görünmeyen kahramanların birisidir Ali Ataman. Ve biz Ali abim ile bugünkü Konyaspor’un durumunu ve geleceğini de konuştuk.

Bu konuda ağız birliği yapmışçasına cumartesi günü arayan isimlerden biriside Feyzullah Ertaş Bey’di. Feyzullah abi de ikindine doğru arıyor ve “Akören’den yeni geldim. Gazeteyi yeni okuyorum. Bazen sana çok kızıyorum ama bugünkü Konyaspor ve bayram yazın harika” diyordu.

Bizim nankör mesleğin en güzel yanı bu işte.

Yeter ki biri aferin desin. O zaman gelsin ahırdaki eşşekler (!)

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Her halini anlatma değersizleşirsin. Herkese güvenme yolda kalırsın. Her sırrını açığa vurma yalnızlaşırsın.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Birbirimizi anlayabilmek için önce karşımızdaki saygı duymayı ardından da empati yapmayı becerebildiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi