Yılmaz TAŞÇI

Yılmaz TAŞÇI

Öğrenci Gözüyle Öğretmen

Öğrenci Gözüyle Öğretmen

Eğitim öğretim süreçlerinde öğrencilerin aktif şekilde katılımlarını sağlayacak öğrenme yaşantılarının tasarlandığı Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli üzerine değerlendirmelerimize ve örnek uygulamalar sunmaya devam ediyoruz.

Öğrencinin sahip olduğu bilgi ve becerileri aktif bir şekilde kullanmasını önceleyen, öğrencinin araştırma merakını arttıran ve öğrencinin beklentilerine cevap veren bir öğretim modeli olan 5E öğrenme modeline de (giriş-katılım, keşif, açıklama, genişletme-derinleştirme ve değerlendirme) ders kitaplarında yer verildiği de bilinen bir durum. Hazırlanan bu kitapların öğretmen ve öğrenciler tarafından verimli kullanılması ve amacına ulaşması için hem öğreten hem de öğrenenlerin, süreç odaklı değerlendirme anlayışlarını önemsemeleri ve değişimi doğru okumaları gerekmektedir.

Dikkat süresinin 7 dakika olduğu söylenen sınıflarda Öğretmenlerimizin derslerin işleniş sürecinde öğrencilerin dikkatlerini canlı tutması, farklı etkinliklere yer vermesi, kendini yenilemesi ve geri dönütler alması oldukça önem arz etmektedir.

Bu işin sırlarından biri hayret uyandırmaktır. Tarihten bir örnek: 400 milyon Çinliyi Hristiyanlaştırmak için CİZVİTLER, Çin’e yalnızca 10 rahip gönderdiler ve hedeflerine büyük oranda ulaştılar. Bunu iki yolla başardılar:

“Hayranlık uyandırma ve kendilerinden bir şey öğrenmeye istekli hale getirme.”

Öğrencilerde merak uyandırmak adına sınıf kapılarına haftalık olarak dikkat çekici notlar yazılabilir. İşaret levhaları yazılabilir. Bir örnek verebiliriz:

aee.jpg

Öğrencilere Başarı çizelgeleri Hazırlanarak kendilerine alternatif değerlendirme imkanları sunulabilir.

Mevlana Celaleddin-i Rûmî

“Sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” der.

Sınıf ortamlarında öğretmenler kendilerini öğrenci gözüyle de görebilmelidirler. Bunun için birçok anket geliştirilebilir.

Öğrencilerin öğretmenlerini değerlendirmesi ve öğretmenlerin bu konuda anket yapması öğretmene sağlıklı değerlendirme imkanları sunarak eğitimde kaliteyi arttıracaktır. Bazı faydalar şu şekilde sıralanabilir:

Geri Bildirim: Öğretmenlerin kendi performanslarını ve öğretim yöntemlerini değerlendirmelerine yardımcı olur. Hangi yöntemlerin etkili olduğunu, hangi alanlarda iyileştirmeye ihtiyaç olduğunu görmelerini sağlar.

Ders Kalitesini Artırma: Ders içeriği, sunum şekli veya öğrenciyle iletişim gibi alanlarda düzenlemeler yapılarak dersin verimliliğinin artması sağlanabilir.

Öğrenci Memnuniyeti: Öğrencilerin görüşlerine değer verilmesi, kendilerine söz hakkı tanınması, onların eğitim sürecine daha fazla katılmasını sağlayacak ve motivasyonu, aidiyet duygusunu güçlendirecektir.

İletişimi Güçlendirme: Öğrencilerin, doğrudan sözlü olarak ifade edemedikleri düşüncelerini yazılı olarak daha rahat paylaşma imkanları olacaktır.

Profesyonel Gelişim: Öğretmenler, kendi öğretim tarzları ve sınıf yönetimi becerileri konusunda farkındalık kazanarak gelişimlerine katkı sağlayacaklardır.

Okul Yönetimine Veri Sağlama: Okullar bu anketleri inceleyerek okulun genel eğitim kalitesinin yükseltilmesi yönünde stratejik kararlar alabilirler.

Öğretmenlerin temel görevi öğrencilerde hedefler doğrultusunda istendik davranış değişikliği meydana getirmektir. Derslere devam etmeyenlerin gerekçelerini takip etme, çözümler geliştirme, öğrencilerin sınıf içi-sınıf dışı etkinliklerini ve performans- proje görevlerini kontrol etme, öğretim materyallerini düzenleme, sınıftaki çalışma koşullarını geliştirme, öğretimi engelleyici faktörleri ortadan kaldırma gibi görevleri de vardır.

Öğretim etkinliklerinden istenilen verimin elde edilebilmesi için sınıfta düzenin sağlanması gerekir, veli-okul-öğrenci sözleşmelerinde haklar ve sorumluluklar takip edilmeli, akademik olmayan sorunlarla da karşılaşıldığında iletişim ve rehberlik gücü ortaya konabilmelidir.

Her öğrencinin başarılı olacağı bir alan mutlaka vardır…

Öğrenci için öğrenmeyi kişiselleştiren, bütüncül yaklaşımlar sergileyen, farklılaştırılmış metodlar kullanan, geribildirimde devamlılık sağlayan, proje tabanlı öğrenmeyi kullanan, kodlama ve algoritmik işlem becerisine sahip, dijital bir öğrenme ortamları tasarlayabilen, eğitimde küresel gelişmeleri ve değişimleri takip eden, kendini güncelleyebilen, öğrencilerinden de öğrenebilen, geleneksel öğrenmeyle birlikte dijital öğrenmeyi de kullanabilen, öğrenciyi merkeze alan bir anlayışla öğrenme sorumluluğuna sahip gençler yetiştirebilen, doğru sorular sorduran ve sorabilen öğretmenler yeni müfredatın hedefine ulaşması için okulların en büyük kazanımı olacaklalardır.

Sokrates “Menon” diyaloğuna atıf yapalım:

Uygun sorular sorarak, hiç geometri bilmeyen bir köleye bu geometri sorusunu doğru olarak çözdüren Sokratesin, kölesini bilmediği bir şeyi bildiğini sanarak araştırmaya gerek olmadığını düşündüğü durumdan çıkarması ve bilmediğini bildiği şeyi araştırmaktan zevk alacağı duruma gelmesini sağladığı gibi süreç odaklı çalışmalar ve eğitimde alternatif tekniklerin kullanılması kaçınılmaz olmuştur.

Öğrencilerin beklentilerine cevap veren öğretmenler sayesinde eğitim kalitesi de yükselecektir. Öğretmenin sadece öğrenciyi değil, kendisini de değerlendirmesi oldukça önemlidir. Bunun için öğrenci gözüyle öğretmen anketi örnek olarak sunulmuştur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz TAŞÇI Arşivi