Türkiye ekonomisinin önündeki en büyük sorun ENFLASYON.

Peki kurtuluş için şu an görünen, tek yol nedir?

Hükümetimizin, alınan önlemlerle enflasyonun önleneceğini ama bunun kısa vadede olmayacağını söyleyip vaatlerde bulunması.

Peki bu vaatlere muhalefet ne diyor?

Ülkemizdeki enflasyonun dünyanın öteki ülkelerinde yaşanan enflasyon gibi olmadığını ülkemizdeki durumun çok kötü olduğunu hiper enflasyona doğru gidildiğini iddia ediyor.

Peki işin ehli olduğunu düşündüğümüz SİYASETTEN UZAK OLANLAR ne diyorlar?

Yaşanan bu enflasyon hiper enflasyon olarak değil çok yüksek enflasyon olarak tanımlanabilir diyorlar.

Hiper enflasyon denilebilmesi için enflasyon oranının yüzde 200’leri aşması gerekiyormuş!

Ülkemizdeki enflasyonla ilgili olarak henüz böylesine yüksek bir rakama ulaşılmamış!

Bu açıklamalardan sonra çok şükür demek gerekiyor galiba.

Beterin de beteri varmış, birde “hiper enflasyon” olsaydı halimiz ne olurdu?

Kısaca, çok yüksek enflasyona sevinin mutlu olun diyenleri duyar gibiyim.

Ben de buradan sesleniyorum, sayın yetkililer ne derseniz deyin ülkemizde bir enflasyon belası var.

Bu belanın da azını, çoğunu ya da hiperini ben bilmem, sadece canımıza okuduğunu bilir emekliyi ve dar gelirliyi ezdiğini söylerim.

Peki bu bela neden ortaya çıktı?

Yönetim hatalarından kaynaklanmış olabilir mi?

Tabii ki olabilir.

Dış dünya kaynaklı olabilir mi? Bu da olabilir.

Ama hepsinden önemlisi, üretime gerekli önemin verilmemesi ve kamuda yapılan israf dersem ne dersiniz.

Bu da yönetim hatalarından değil mi? Elbette.

Üretmek yerine paramız var diye her şeyi ithal etmeye kalkışan bir anlayışın sonucu bu değil mi?

Paramız var buğdayı da, çöpü de, samanı da, dışarıdan alırım diyen anlayışın hiç mi suçu yok.

Sonra iktidar partisi beş yıl önce İstanbul’u ve Ankara’yı neden kaybetti?

O zaman enflasyon da yoktu, bunu hiç düşündünüz mü?

Demek ki sorun dış kaynaklı olduğu kadar yönetim hatalarındanmış.

Enflasyon sorununun önlenebilmesi için israf kapılarının tamamen kapatılması gerekmez mi?

Elbette…

Peki belediyeler ve bizi yönetenler neden israf kapılarının kapatmıyor da sadece bizim kapatmamızı istiyorlar?

Bu açıklamadan sonra da, "Hocam itibardan tasarruf olmaz" diyorsanız çok yüksek enflasyonu da aşan hiper enflasyonlu günler bizi bekliyor haberiniz olsun.

Bu duruma karar verecek olan sizlersiniz!

Dün verdiğiniz yetki ile işbaşına getirdiğiniz kadroların ülkeyi şehrinizi gerçekten uçurduğuna inanıyor enflasyonu o yükseltmedi deyip düşüreceğini düşünüyorsanız oylarınızı yine onlara verin.

Yok, enflasyonun ve hayat pahalılığının uçuşa geçtiğini düşünüyorsanız o zaman gereğini yapın.

Bu noktada tek yetkili sizsiniz.

Atalarımız “kendi düşen ağlamaz” derdi.

Biz de diyoruz ki:

O halde söyleyecek sözümüz yok, çünkü kendi SEÇEN de ağlamamalı.

Saygıdeğer okurlarım bu yönetim darbe ile iş başına gelmedi.

Bu insanları biz seçtik. İcraatından memnun olmadığınız insanları değiştirmek yine bizim elinizde.

Belki de, “muhalefet liderleri güven vermiyor diyeceksin”

Unutma! Belediye başkanını seçeceksin, muhalefeti denemek için tam fırsat bu seçimler olabilir.

Sandık ortaya konduğu zaman gereken iradeyi göstermeyip sonra da ağlamanın şikayet etmenin bir yararı yok ki!

Rahmetli Erbakan Hocamız böyle konularla karşılaştığı zaman ne derdi bilirmisiniz?.. “akıl ne büyük nimet” derdi!

Bizde bu büyük nimeti kullanmalı bu hafta sonu yapılacak seçimlerde aklın gerektirdiğini mutlaka yapmalıyız.

Bu seçimler iktidarı değiştirmeyecek ancak seçmen çektiği sıkıntıyı bu seçimle anlatmalı şımarık belediye başkanlarına ders vermelidir.