CHP'li Özgür Özel'in Kur’an Kursu açıklamasına üç siyasi partiden tepki gelirken, Milliyetçi Muhafazakar geçinen İyi Parti bu açıklamayı maalesef destekledi.

Yeni kurulan diğer iki partide olumlu ya da olumsuz ses çıkmadı.

Bu tepkiler Yeterli mi? Kesinlikle Hayır.

Nüfusun çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede, inancıma, manevi değerlerime dil  uzatanın, Müslüman pazarında salyangoz satanın, sesini kesmek lazım.

Çünkü; onun yaptığı özgürlüğün gereği değil, milyonlarca kişinin kişilik haklarına müdahaledir.

CHP’li o şahıs neler demiş. Diyanet okul öncesi eğitim veremezmiş. Çocuklarımızı İslami usullere göre değil çağdaş dünya usullerine göre yani  Amerika Conileri (Askeri giysiler içinde olan, her an homoseksüel ilişki ya da sapıklık içindeyken medyada görebileceğimiz ruhsal dengesi bozuk, bozulmuş Amerikan vatandaşı.) gibi yetiştirmeliymişiz.

Hadi oradan siyo... kafalı.

Sen çocuğunu nasıl yetiştirirsen yetiştir, ama lütfen bana karışma.

Adam hakaretlerini doğrudan milletin inancına yapıyor.

Dinini öğrenen çocuklar üniversiteye gidince bilimin B'sini bilmiyormuş.

Neymiş, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın okul öncesinde evlatlarımıza eğitim vermesi çağ dışıymış.

İlk eleştiri, Cumhurbaşkanımızdan geldi, grup toplantısında gereken birçok şeyi bir arada söyledi. Cumhurbaşkanının bu konudaki açıklaması basında çokça yer aldığı için ben burada diğer iki siyasi parti neler demiş ona bakacağım.

İkinci ancak bana göre en Ağır eleştirenlerin başında, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan geliyor.

Erbakan bakın ne demiş?

Malum parti grup başkanvekili adeta 28 Şubat jargonuyla birtakım düşünceler söylemiştir. Bu açıkladığı düşünceler aslında Yeniden Refah Partisi olarak her fırsatta söylediğimiz CHP’nin genetik özelliklerinin bir tezahürüdür. Ne kadar makyaj yapsalar da ne kadar kıyafetlerini değiştirseler de doğuştan gelen genetik özellikler değişmiyor. Herhangi bir fırsat bulduğunda tekrardan gün yüzüne çıkıyor. Bin sene İslam’a bayraktarlık yapmış aziz milletimizin evlatlarına Kur’an öğretilmesi, dinin öğretilmesini çağ dışı olarak nitelemek hiç kimsenin haddine değildir. Özgür Özel tarafından dile getirilen bu zihniyeti şiddetle kınadığımızı açıkça ifade ediyorum.

Peki bu açıklama yeterli mi? Bana göre yeterli. Meclis’e girmeden bunları söylemek, girince yapacaklarının teminatıdır diye düşünüyorum.

Fakat bu açıklamayı vatandaş yeterli görmüyor çünkü bu adamlar nezaketten anlamazlar diyorlar. Bununda bilinmesini isterim.

Milli Görüş Lideri Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın yolundan gittiğini söyleyen Temel Karamollaoğlu’nun başkanlığındaki Saadet Partisi’nden daha sert bir açıklama beklerken oradan da suya sabuna dokunmayan, seçmenlerini hiç mutlu etmeyen sıradan bir açıklama geldi.

Saadet Partisi’nden Özel’in milyonları inciten açıklamasına ilişkin adını dahi anmadan bir açıklama yapmış,

Sayın başkan ne demiş?

“Vatandaşlarımızın bugüne dek hiç olmadığı kadar zor şartlarda hayata tutunmaya çalıştığı bir dönemde; “orta çağ zihniyeti” gibi anlaşılmayan, kullananların dahi o günkü iklimin bugün neye denk düştüğünü bilmeden kullandıkları anlaşılan kavramların ve ne ülkemize ne de insanımıza hiçbir faydası olmayan konuların tartışma meselesi haline getirilmesinin, hiç kimseye faydası yoktur." 

Peki sayın başkan ya zararını ne yapmalı?

Buradan bu açıklamayı yapan CHP’li o şahsa ilk ve tek söylemem gereken asıl "çağ dışı" olan sensin.

Sonra da bu çağ dışı şahsa soruyorum.

Anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığımızın görevini yapmasından neden rahatsızsın.

Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın Kur'an'ı, Peygamber efendimizin hayatını, manevi değerlerimizi öğrenmesi eğer Müslüman’san seni neden rahatsız ediyor?

Allah aşkına bu milletin dininden, diyanetinden, dinini özgürce yaşama, evlatlarını özgürce yetiştirme hakkından dilinizi elinizi ne zaman çekeceksiniz?

Yıllarca marifet gibi milli ve manevi değerlerimizi aşağılamaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? 

Artık siyaset cambazlığını lütfen bırakın.

Yeri geldiği zaman Peygamberimize sahip çıkacaksınız Kur'an'a sahip çıkacaksınız, yeri geldiği zaman da ağzınızda, dilinizdeki salyaları kusacaksınız.

Sayın genel başkan yardımcısı şimdiye kadar öğrenmediysen lütfen öğren artık.

Demokratik hukuk devletinin gereği olarak ailelerin çocuklarını kendi inanışlarına göre yetiştirme hakkı vardır.

Buna sen de genel başkanın da sen gibi olanlar da asla engel olamayacaksınız.

Bu hakaretleri, bazı siyasi partilerin yaptığı gibi görmezden gelinerek, susularak, hiçbir şey olmamış gibi yüksek siyasetçilik oynayarak kesinlikle savuşturulamaz.

Buradan iktidara talip olan milli görüşün iki partisi Saadet ve Yeniden Refah Partisine diyeceklerim var.

AK Parti’den uzaklaşan kararsız seçmenin gönlünü kazanmak adına sahici bir kaygınız varsa öncelikle birlik ve beraberliği sağlamak sonrada bu milletin değerlerine hakaret edilirken sözlerinizi gözden geçirmenizde ve bu konularda daha sert muhalefet yapmanızda fayda var diye düşünüyorum.